george hogg

• lise yıllarında, kıro tikisi bi arkadaşımın ayakkabılarıma bakıp; "bi kaldır bakiim, kaldır kaldır... hıı diilmiş" demesiyle varlığını öğrendiğim pahalı bi ayakkabı markası. ("corcuk" olsaymış altında yazarmış efenim..)
• hala divaresede satılan ayakkabı markası
• çin'de yaşadıkları the children of huang shi filminde de anlatılan ingiliz maceraperest.
  
  http://en.wikipedia.org/…i/george_hogg_(adventurer)
• hala devam edıyormu bılmıyorum ama 80 lerin sonu 90 ların bası cocuk olan kusak bu markayı belkı bır cok modelı olmasına ragmen kolej genclıgının gıydıgı puskullu suet ya da derı parlak okul ayakkabı olarak bellemıstı .genellıke burlington (baklava model) çoraplarla sonbahar da yada okul tatıl olmasına yakın gıyılırdı.zıra kısın bu markanın yerını gates ve tımberland alırdı hanı sozde bu tıkı genclıgı formayı daha modern ve marka halıne getırıp kendını dıger arkadaslarından farklı tutmaya calsıyortdu ya aslında belkıde bılmeden kendını bunları gıyerek bır standarta sokuyordu.cunku hemen hemen o ayakkabıyı alabılen herkesde aynı model vardı alamayanlarda taklıdını giyiyordu.
• tiki sembolü olduğu iddia edilen, nişan evvelinde alınmış parlak derili ayakkabı. pahalı fakat şık. ^***
• bundan yıllar evvel, daha lisedeyken, henüz timberland meşhur olmamış, barbour ortalıkta yokken bir gün okuldan eve gelince portmantonun üstünde kutusunu gördüm. hemen gazellelerimi ve çantamı çıkarıp bi sıçramada kutuyu kaptım. ilk başta içinden babaannemin başörtüleri çıkacak diye çok korktum ama korkum yersizdi. elimdeki kutuda topuk arkası yeşil çizgili bir çift george hogg vardı. kuzenim artık giymediği için çok da iyi baktığı george hogglarını bana vermişti..
  
  tabi ertesi gün okula giderken ayaklarıma geçirdim.. tekinin tabanı ile topuğun önündeki boşlukta yer alan metal logosunun çivileri biraz gevşediği için her adımda mahmuz gibi ses çıkarıyordu. ben de o sesle daha bir havalı yürümeye başlamıştım. okulun kapısından girer girmez farkedilmiştim adeta. ve daha ilk teneffüste yanıma gelen bir çocuk bir süre ayaklarımı süzdükten sonra:
  
  - vaaaayy george hogg haaa, demişti..
  
  artık benim de george hogglarım vardı. onları daha çok kişiye sergilemeliydim. hemen sahaya dalıp alt sınıflardan birini oyundan çıkararak oyuna girdim. george hogglarımla basket bile oynayabilirdim. nitekim o gün her teneffüs oynadım da...
  
  ...
  
  eve geldiğimde merdivenleri zor çıkabildim.. ayakkabı vurmuş, basketbol oynadığım için köseleler ayaklarımı yara içinde bırakmıştı ve en önemlisi george hoggların bir tekinin tabanı yırtılmış, diğerinin de zaten gevşek olan metal logosu düşmüştü..
  
  ertesi gün okula yine gazellelerimle gittim. dün o havalarda uçan ben değilmişim gibi davrandım. bir kaç tiki dışında george hogglarımı giymediğimi farkeden olmadı. ayaklarım iyileşince okula tekrar george hogglarımla gelecek, yanımda da basketbol oynamak için gazellelerimi getirecek böylece daha havalı bi fikre imza atacaktım..
  
  tabi olaylar hiç de düşündüğüm gibi gelişmedi. eve geldiğimde ayağımda şöyle bir görmek için george hogglarımı dolaptan aldım. ilk aldığımda bir gariplik sezdiysem de çok önemsemeyip yere bıraktım. yere düştüğünde çıkan seste de bir gariplik vardı. ve nitekim ayakkabıyı giyince garipliğin sebebini anladım. george hogglarımın boyu uzamıştı! nasıl olur ne demek bu diye düşünürken bir yandan da elimde evirip çevirdiğim ayakkabılardaki değişikliği çözmeye çalışıyordum.
  
  derken antrenin kapısı açıldı ve içeri babaannem girdi:
  
  - baktım yırtılmış kösele taktırdım altına, sapasağlam oldu...
• su anda ogrendigime gore turk markasiymis. gozumde bitmistir diyecegimi sandiniz ama takdir ettim.
• kösele ayakkabılarının tasarımları güzel. pezevenk ayakkabılarına benzemiyor, lakin pahalı. 375 tl civarıydı.
• aldıktan 3 ay sonra köselesi erimişti. gösterişli, havalıydı falan ama bir daha almadım tabii.
• evet bir dönem gösteriş peşinde olan bazı lise gençleri tarafından yanlış kullanılan;sağlam,rahat ve şık olan ayakkabı markası. hala divarese mağazalarında satışı yapılmaktadır,ayrıca casual modelleride mevcutur.