• eski takım arkadaşından* bir hayli etkilenmişe benzeyen basketbolcumuz. her fırsatta çıkarma ağzından şunu hidocuğum.

    (bkz: #16317774)
  • hidocuğum canım benim sakatmışsın olsun, savunma filan mücadele gene on numara fekat şu yıldız edasıyla kasmadan ve zorlamadan leblebi gibin kullandığın toplara biraz dikkat, o hücumlar ağaçta yetişmiyor, savunmada kasarken bunu biliyo olman lazım. jordan abim bilem daha zorlayıp deneyip deneyip uvraşırdı öle zart diye her topta adamların üstünden feydevey filan fıydırmıyordu. her sorun halloluyor da işte karakterli oyun, yürek filan bunnar öğrenilemiyor herhalde, bak tıfıllara, endere filan mesela, çakı gibi adamlar hepsi, muazzamlar. her akşam yatarken şu efezlen faynıl 4a gittiğiniz senin de artık yıldız sayılmaya başlandığın zamanları hatırlasan da orda bodiroganın seni nasıl ezdiğini, nasıl ayaklarının titrediğini hatırlasan biraz he canım, daha yol çok öle hemen olunmuyor. başarılarının devamını dilerim.

    senin huanhuan'ın...
  • harika bir savunmacıdır esasında.

    kaç sayı atmışa bakanların formsuz bulması normal.

    14 eylül 2009 türkiye sırbistan basketbol maçındaki gibi her maç aynı savunmayı yapsın, isterse 28 de sıfır atsın.
  • 14 eylül 2009 türkiye sırbistan basketbol maçı ardından yapılan röportajlarda hücumunun gerçekten kötü olduğunu kabul etmesi ve sakatlığının da verdiği etkiyle maç boyunca kendisine duyduğum kızgınlığı alıp götürmüştür. ama kötü oynadığı da bi gerçek.
  • sirbistan milli takimi'nin mac boyunca caldigi top kadar tek basina top calmistir, (4, yaziyla dort) 7 ribaunt almistir. 2 asist yapmis (ki biri maci getiren asist ersan'a), savunmada gorevini basariyla yerine getirmis, bir de sakat sakat oynamistir.

    ben hucumdaki basarisini savunmada unutturan degil, hucumdaki basarisizligini savunmasiyla telafi ettiren basketci severim. hidayet de boyledir. olgundur, kendisinin farkindadir, takimi ileriye tasiyordur.

    gidip de "cok fade away atiyorsun hidayet, birak bu isleri" falan demekle olmaz bu isler. maci sadece hucumda degil, savumada da izleyiniz.
  • basketbolu çok sayı atan takımın kazandığını zannedenlerin 14 eylül 2009 türkiye sırbistan basketbol maçından sonra eleştirdiği şahsiyet. hidayetin şut istatistikleri ona yakışmayan düzeydeydi. ama basketbolu az sayı yiyen takım kazanır a canlar.
  • eleştirilere hak vermemek elde değil. finallerde ne kadar doğru tercihler yaptıysa da bu maçta (bkz: 14 eylül 2009 türkiye sırbistan basketbol maçı) o kadar yanlış tercihler yaptı hücumda. ama bunun sebebini "ben yıldızım ben atarım" dan çok takıma olabildiğince katkı sağlamaya çalışmak olarak görüyorum. artık kendini kanıtlama mecburiyetinde olmadığını takdir edersiniz heralde.

    sonraki rakiplerle olan maçlrın zamanı için bu maçların kazanılması, grubu 1. bitirmemiz gerekli, doğrudur. ancak ben inanıyorum, esas ihtiyaç olunduğu anda- ki bu umarım final olur olmasa da yarı final ya da çeyrek final- sahneye çıkacaktır. sahneye çıkması, kendine gelebilmesi için ve hido nun geçen seneki performansına dönmesi için süre almaya ihtiyacı var. bizim de iyi bir hido ya ihtiyacımız var.

    ayrıca sakatsa oynamasın demek de ayıp oluyor biraz. nowitzki yi överken "adam hem de sakat sakat oynuyor yahu" derken, hido ya haksızlık yapmamak gerek. hido da sakat sakat oynuyor ama iyi oynayamıyor. fedakarlıksa fedakarlık.. suçlanacak biri varsa tanjevic tir; ancak hido nun kazanılması için sırbistan maçı gayet feda edilebilir bir maç. o yüzden tanjevic de doğru yapıyor bence. slovenya maçı için de geçerli bu. o maçı da gerekirse kaybedebiliriz hidayeti kazanmak için.

    bu maçı da kazandık; ancak kazanamasaydık da hido nun kendine gelebilmesi için şans vermeye değerdi. umarım, çeyrek-yarı finallerde kendine verilen desteğin karşılığını verecektir. nba finallerindeki gibi bir hidayet, takımı zor yoldan da olsa madalyaya hatta kupaya götürebilir zira.
  • iyi oyuncu, güzel oyuncu, kaliteli oyuncu. fakat şunu unutmamak lazım ki herhangi bir ülkenin millî takımına çağırılmak oyuncular için gurur olmalıdır. hidayet için de pek tabiî öyledir. bu durumda ister nba'de oynasın, ister space jam'de oynasın, "amerigo beni daha çok kral yapar, gelmeyeyim, sallamışım millî takıma" diye bir tepki vermesi zaten beklenemez. bunu söylememesi de kendi gururuna yakışandır bence. başkaları bunu diyor diye demeyenlerin olumlu bir özelliği değildir bu. olması gerekendir zaten. bunun milliyetçilikle ilgisi ise 0 ile -1 arasındadır. aksine eğer bir basketbol organizasyonu, başka bir basketbol organizasyonunu dolaylı veya direk yoldan baltalayabiliyorsa, göz zevki dışında bir yararı olduğunu söyleyemeyiz bunun. galatasaray da arda'yı millî takıma göndermese çeşitli bahanelerle, tekme yiyor dense, bunu tüm takımlara uyguladığımız vakit dünya kupası'nda oynayacak futbolcu çıkaramayız.

    onun dışında eskiye göre çok daha fazla geliştirmiştir kendisini. yıllar önce hatırlarım, kendisi hep sağ çarprazdan üçlük atan ve sokan birisiydi. şimdi pası çok iyi, içeri girmesi çok daha iyi, riband kovalaması iyi, defansı iyi, şutu zaten iyi. he olur 15'te 1 de atabilir 0 da atabilir bu kendisinin kötü bir basketbolcu olduğunu tabiî ki göstermeyecektir.

    gerçi şu reklamlarda beni her hafta 2. evimiz olan aydan siyavuş'tan da soğuttu ya, neyse. eheh.
  • nba finali diyorum su kobe'nin, dwight'in, wade'nin,tony parker'in oynadigi, ligde final oynamis oyuncuyu 2-3 kotu macta bilmemnerenin neresine koyan insanlar icin oynayan basketbolcudur.

    dunyaca unlunun turk tivisinde siradanlasmasi rituelinin kurbanidir.
  • senelerdir kendilerini bir gıdım geliştiremeyen türk basketbolcularının arasında paha biçilemez bir madendir efenim kendisi.

    çalışmanın ve azmin bir insanı nerelere getirebileceğinin en güncel örneğidir efenim kendisi.

    basketbol kelimesinin başında bulunan "b" harfinden zerre anlamayan ve eleştirel konuşmaya meraklı yurdum insanın son gözdesidir efenim kendisi.

    türk basketbol tarihine adını altın harflerle mi yazdırmıştır, platin harflerle mi yoksa normal harflerle mi bilemem ama türkiye için yaşayan efsanedir efenim kendisi.
hesabın var mı? giriş yap