homeboy

• zenciler arasında kanka, dost manasında kullanılan bir kelime ... ayrıca yine zencilerin tercih ettiği bir marka ...
• tıpkı nigger gibi homeboy da zencilerin birbirleri arasında sırıtarak kullandığı ama bir gayrizenciden duyduğunda sinirlendiği kelimelerdendir.
• mickey rourke'un senaryosunu yazdığı, michael seresin'in yönettiği 1988 yapımı film. başrollerde mickey rourke ve christopher walken var. rourke johnny walker isminde serseri ve kovboy özentisi bir boksör rolünde. rourke'un serseri imajının oluşmasında çok etkili olan bu filmin snatch filmiyle olan benzerlikleri de dikkat çekicidir. filmin müzikleri de eric clapton tarafından yapılmıştır.
• michael seresin in yonetmis oldugu benim gibi boks sever bir sahsi derinden etkilemis 1988 yapimi film.
  mickey rourke basindan almis oldugu darbeler sonucu kafatasi kismen hasarli bir boksoru canlandiri.bu boksor ayni zamanda lunaparkta midillilerle ilgilenen kiza ilgi duymaktadir.
  maca cikmasi sakincali olsada onu kandirarak son bir musabaka ayarlayan christopher walken
  bir yandanda yapacagi soygunun detaylarini planlamaktadir.
  olaylar gelisir..
  clapton un muzigiyle birlikte daha bir ice isler .
• (bkz: tomboy)
• misal; widowmaker, nemo ramjet, thug love, marlboro insani(a.k.a tekel2000 insani), shab, spincrus, ripple.. bunlarin hepsi homeboy'dur, hommie'dir, gangstadir, kara kicli rapcilerdir.
• (bkz: widowmaker and the other calibrated)
• dinlemekten asla bıkılmayan adorable parçası:
  
  i'm tripping into the back of my mind
  and your words like angels crash inside
  and a word and a movement and a touch
  and a word and a movement and it's all too much
  it's all too much
  
  i never understood what it meant to be
  i never understood what it meant to be misunderstood
  and even if i did, i don't think i'd care less
  and even if i did, i don't think i'd care less
  
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  
  i want to drown beneath the waves
  i want to dig myself a shallow grave
  and hold you up for all to see
  i want to cut you up, i want to watch you bleed, ever so slowly
  
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  
  i can't follow what i don't believe in
  i can't follow what i don't believe in
  and that's why there's nothing left of me
  'cause i don't believe in you
  
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  you're so beautiful
  doo-doo-doo-doo, you're my homeboy, you're my
  homeboy
  doo-doo-doo-doo, you're my homeboy, you're my
  homeboy
  beautiful
  oh god, you're so beautiful
• komşunun oğlu. klasik ilk okul çağlarında en iyi arkadaş olan liseden sonra adını bile hatırlamadığınız kişiler sizin için homeboy'dur. küçükken iyi arkadaş olduğunuz için ismi ile hitap etmek araya mesafe koyar kanka diyecek kadar da yakın değilsinizdir işte o zaman homeboy yada kısaltılmışı homie imdadınıza yetişir :ç
• müziini clapton ın yaptıı miki rouke filmi.