ilenç
-
-
(bkz: ahmet necdet sezer türkçesi)
-
(bkz: kada)
-
(bkz: ah)
-
bedduanın karşılığı olarak bulunan 20. yüzyıl türkçesinin güzide bir kelimesi. ilenme dense daha gerçekçi olmaz mıydı sorusunu sorduran kelime.
-
erkek ismi olarak kullanılıyor bu.
tamam özgün olsun anlaşılabilir ama ilenme, beddua etme gibi bir anlamı olduğundan neden bir insan çocuğuna bu ismi koyar şaşırmaktayım ben biraz.. -
cümle içinde kullanalım;
"...
ilenç. işte beni bu selenli harfiyle hiç bırakmıcek olan ilenç,
gittiğim her yere götürdüğüm, gittiğim görünmeyen köpeğim
ilenç.
..."
(bkz: bir fotoğrafın arabı) -
''bütün yalnızlıklarınızın ilenci
korusun çoğulluklarınızı
cinnet koyun erdemin adını
maskelerinizi kuşanıp yalanlarınızı çoğaltın
hepiniz mezarısınız kendinizin...''
zelda nilgün marmara -
kargış, beddua. hayır duanın karşı kutbunda.
her dilencinin bir ilenci vardır. bir örneği için (bkz: alacaklı dilenci)
küfür ile ilenç aynı şey değil, yakın yerlerdir.
"beşiğin altın olsun, içinde kızıl kan olasın."
"obruk yutsun seni."
fethiye'den müthiş bir ilenç: "naha yaradan allah! yüyücüyle su dökücü** görsün yüzünü.."
(bkz: iyi dilek/@ibisile)
(bkz: naha) (naha doñuz ol da yer türt!)
(bkz: yanaradan gidesice)
(bkz: kıran giresi)
(bkz: geberesice)
(bkz: ariston/@ibisile)
(bkz: adı batasıca)
(bkz: allah bin türlü belanı versin) -
kelimelik'te sürekli kullandığım kelime.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap