• ikinci şahıs konumundaki bazı kişilerden(repeat after me; more than one source) duyduğumuz kadarıyla;
    sağda solda "spina mı? hayranlarımdan birisi işte. ehehe." tarzında beyanatlar vermekte olan birisi imiş.
    beyanattan da anlaşıldığı üzere; anatomisinin bir kısmını yukarı kaldıracak nitelikteki bir iltifatı, hayranlık belirteciymiş gibi algılama fasilitesi oldukça iyi çalışan bu arkadaşımız bilmelidir ki, "ufak bir iltifatı hayranlık olarak algılamak" ile "tanımadığı bir insana hayran olmak", eş değerde salaklıklardır.

    kendi içinde çelişkiye düşercesine yaptığı hareketlerinden birisi olan 'bir sözünden dolayı herhangi bir şahsı yargılayıp köpeklerine yem etmek', zaten yeterince değerini düşürmüştü, son hareketiyle iyice küçülmekte.
    umalım ki hepsi bir hezeyan olsun, yanılgı olsun.

    iltifata layık olmak; iltifat almaktan zordur.
  • hep fazla sandığım, hep az kaldığım.

    olmayan.
  • birden diğer eşimi bulmuşum gibi beni çarpan kadın.bir şekilde geçmişlerimiz de aynı çıkıyor ufak detaylarımız da. sohbetleri tatlı kılan aşk arkadaşı.
  • biz onla omur boyu birlikte olup birbirmizden sıkılmadan yasayabiliriz.
    hani sair -nazım hikmet- demiş ya
    "şu elmanın yarısı biz, yarısı koca dünya"
    die.. işte biz onla elmanın yarısıyız. yarısı da bizim gelecegimiz olan umut dolu yasamımız...
    (bkz: evlendik mutluyuz)
  • çok tatlı bir şeymiş, diş doktorları yasaklamış bunu.*
  • iste izmirden şahane bir insan daha. bir insanın hem muhabbet hem guzel hem de zeki olabileceginin somut kanıtı bağyan.
  • bazen her insanin hayatinda bisiler kotu gider .benim ise bazen hayatimda bisiler iyi gider cogu zaman sonbahari yasar ruhum yapraklar hic yesil degildir benim agaclarimda. bahcelerim demek isterdim ama hayatima giren her insan bi cicegimi kopardigi icin artik bir bahcem bile kalmadi icimde yavas yavas duvarlar ordum guclu saglam duvarlar,yuksek duvarlar sonbahar hala iceri siziyor ama artik o sahip oldugum birkac cicegi kimse koparamaz.
    hic kimseyle anlasamazken onu ruhumun en guzel ,en sonbahar gecirmez kosesıne koydum,kimsenin yaninda uyuyamazken bir tek onun yaninda guzel ruyalar gordum ruyamda onu gordum. uyandıgımda yanımda oldugu ıcın bınlerce kez tesekkur ettim tanriya. bir siyah beyaz fotografa hapsettik masumiyetimizi kimisi bizi asik sandi kimisi bizimle orda olmak icin herseyini vermeye hazirdi ama biz birbirimize yettik.
  • güzel olduğu kadar şirin de bir sözlük yazarı.ben çok sevdim.
  • girdiği entrylerden çok gittiği zirvelerle gözebatan kişilik
  • efe ruhlu egeli... izmir'ini, ailesini, arkadaslarini arkasinda birakip ankara'ya osym biletiyle geldi... bozkir'a bakan penceresinden `kordon boyu''nu gormeyi, sarap icince kizarmayi basardi...
    french culinary insitutetan gelen burs teklifini reddedip kendini calculusa verdi... zirveden zirveye kosarken verdigi bir arada sunger pizza'yi kesfetti...
    karda yuruken dustugu, dolayisiylada karda asla ve asla araba kullanamayacagi gerekcesiyle araba ruyalari bir sureligine ertelendi... ready steady cookun ankara cekimini gerceklestirmeye karar verdi (bkz: trt ari studyosu)... tarcini ve eva cassidy'i * sevdi...amerikayla turkiye arasindaki zaman farkinin nasil hesaplanacagini cok iyi ogrendi...
hesabın var mı? giriş yap