• halbuki, doğum gününde yapılan kuru kuruya kutlama yerine ücretsiz ulaşım olsa daha şık olurdu.
  • otobüsteki teyze ve amcaların önünde, bir çocuğun birinci sınıf karnesini aldığı gün duyduğu güzel sözler karşısında hissettiği mahcubiyeti yaşattırdı bana. "ehi" demekle yetindim otobüste bangır bangır "doğum gününüz kutlu olsun" diyen mekanik ses karşısında. milletçe böyle sevecenliklere ihtiyacımız var evet. hoşuma da gitti.
  • (bkz: ekşi sözlük hiçbir siki beğenmeme timi) gene iş başında anlaşılan.

    bugün bindiğim otobüste kartımı okutmamla beraber anons eşliğinde bir alkış tufanı koptu sevindirik oldum, ehe mehe diye sırıttım ne yalan söyleyeyim. hiç tanımadığım bir insan elimi sıktı, doğum günümü kutladı kibar bir şekilde. bişeyi de beğenin be abicim amma negatif insanlarsınız. he mossad seni takip ediyor, cia'nın gözü de sende zaten.
  • sabahın köründe uyku sersemi bindiğim otobüste farklı bir ses duyunca, ulan acaba yetersiz bakiye mi diyor diye afalladım bi önce. ama bir kaç otobüse daha binince alıştım, hatta havalı havalı basıp arkama bakmadan devam ediyorum. ama tabiki; kardeşim bugün doğum günün, bugünlük bizden olsun dese daha bir hoş olurmuş.
  • doğum günümde istanbulkart kullanmamama neden olacak düzenleme.
    madem bi güzellik yapmak istiyosun o zaman bedava geçir, kuru kuruya millete doğum günümü duyurmak nedir? ben istemiyorum birader böyle kişisel bir bilginin otobüsçe duyulmasını.
    tam türk işi bir özellik. hem kişisel bilgilerimin gizliliğini ihlal ediyor hem de bunu bana hiçbir faydası olmayacak boş bir iş için yapıyor.
  • bu durumda,

    uğur gürsoy'un silik karakteri kalabalık içinde işaret edileceği için doğum gününde eve kapanır, işe gitmezdi. arkadaşına "buna daha hazır değilim!" diye yakınırdı.

    yiğit özgür'de validator kare kare kişiliklere göre kutlama yapardı. magandaya "doğum günün kutlu olsun amuğa oyyim", süslü kadına "doğum günün kutlu olsun zilli", huniliye ise "höppelek şömşelek" derdi; maganda "sağ ol yarrağam", süslü kadın "ehi ehi" derdi, hunili duygulanırdı.

    umut sarıkaya'da ise kadın anam ekranda belirip "yavriiim, doğum günün kutlu olsun, sana pasta yaptım" deyip, "anne pastası"nı gösterirdi.
  • "ulan yine para kalmamış mı içinde ya" diye düşündüren uygulamadır.

    akbil ekranında bir sürü şey yazıyor ama ben o küçücük yazılara dikkat kesiliyorum:
    tahsil edilen: 1,15
    kalan bakiye: 3,00
    ekranda koca koca "doğum günün kutlu olsun, allah analı babalı büyütsün" falan yazıyor ama ben o küçücük "1,15 tahsil edilmiştir" yazısını görüyorum. 5 saniye sonra hatırladım ve rahatladım. sabah sabah sesim çatlayarak "fazla akbili olan vağr mıı, parasını vereceğim" demekten kurtuldum. günün ilerleyen saatlerinde bankalar ve google da kutladı. şu an çok mutluyum! bu kadar samimî arkadaşlara herkes sahip olamaz.

    bari parayı almasaydı.
  • insanı doğup doğduğuna pişman ediyor. ya otobüse biniyorum saat sabahın 8’i sırası mı şimdi basbas bağırmanın? makinaların sesi de acayip yüksek. utandım hee. herkes sana bakıyor filan. madem böyle bir bok yiyorsunuz doğum günü olan kişiye o gün ulaşım indirimi yapılsın. kuru kuru makinayı bağırtıyorlar.
  • basarken çekiniyorum millet makine ne dedi diye bakıyor. hadi o değilde madem böyle bir uygulama var 1 gün için bedava olmalı.
  • doğruysa, kişisel bilgilerin gizliliğini ihlâl eden uygulamadır.

    bir veritabanında doğum gününün kaydı olup da bunun bir alet ile sesli olarak ilan edilmesi mekanik bir iştir. dolayısı ile gerçekte bir kutlama falan yok. etrafta bulunanlara kişinin bilgilerinin bildirilmesidir. hâlâ olmayan kişisel verilerin korunması kanunu'nu ihlâlidir. daha pek çok şeydir de, yazmayayım; ama, kısaca, gereksizliktir.
hesabın var mı? giriş yap