aynı isimdeki diğer başlıklar:
  • beyaz ölüm gerçekten. ayrıca başarılı bir yerli yapım.
  • turuncu sokak lambasının eşliğinde, çıkardığı eşsiz ses ile yürürsün boş yollarda..
  • yeryüzünü olağanüstü güzelliğiyle bembeyaz kaplayan hava olayı.
  • bir türlü sevemediğim doğa olayının ana ögesi. allahtan bu kış kar yağmayan / yağmayı aklının ucundan bile geçirmeyen bir yerdeyim. gelsin yağmurlar, gitsin rüzgarlar, dolular.
  • bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş;
    eşini gaib eyleyen bir kuş
    gibi kar
    geçen eyyâm-ı nevbahârı arar...
    ey kulûbün sürûd-i şeydâsı,
    ey kebûterlerin neşîdeleri,
    o bahârın bu işte ferdâsı:
    kapladı bir derin sükûta yeri
    karlar
    ki hamûşâne dem-be-dem ağlar!

    ey uçarken düşüp ölen kelebek,
    bir beyâz rîşe-i cenâh-ı melek
    gibi kar
    seni solgun hadîkalarda arar;
    sen açarken çiçekler üstünde
    ufacık bir çiçekli yelpâze,
    nâ'şın üstünde şimdi ey mürde
    başladı parça parça pervâze
    karlar
    ki semâdan düşer düşer ağlar!

    uçtunuz gittiniz siz ey kuşlar;
    küçücük, ser-sefîd baykuşlar
    gibi kar
    sizi dallarda, lânelerde arar.
    gittiniz, gittiniz siz ey mürgân,
    şimdi boş kaldı serteser yuvalar;
    yuvalarda -yetîm-i bî-efgan! -
    son kalan mâi tüyleri kovalar
    karlar
    ki havâda uçar uçar ağlar!

    destinde ey semâ-yı şitâ tûde tûdedir
    berg-i semen, cenâh-ı kebûter, sehâb-ı ter...
    dök ey semâ -revân-ı tabiat gunûdedir-
    hâk-i siyâhın üstüne sâfî şükûfeler!

    her şâhsâr şimdi -ne yaprak, ne bir çiçek! -
    bir tûde-i zılâl ü siyeh-reng ü nâ-ümîd...
    ey dest-i âsmân-ı şitâ, durma, durma, çek.
    her şâhsârın üstüne bir sütre-i sefîd!

    göklerden emeller gibi rîzân oluyor kar,
    her sûda hayâlim gibi pûyân oluyor kar.

    bir bâd-ı hamûşun per-i sâfında uyuklar
    tarzında durur bir aralık sonra uçarlar.

    soldan sağa, sağdan sola lerzân ü girîzan,
    gâh uçmada tüyler gibi, gâh olmada rîzân,

    karlar.. bütün elhânı mezâmir-i sükûtun,
    karlar.. bütün ezhârı riyâz-ı melekûtun...

    dök hâk-i siyâh üstüne, ey dest-i semâ dök,
    ey dest-i semâ, dest-i kerem, dest-i şitâ dök:

    ezhâr-ı bahârın yerine berf-i sefîdi;
    elhân-ı tuyûrun yerine samt-ı ümîdi! ...

    cenap şahabettin
  • kar yağarken hava ısınır. karlar erimeye başlayınca ise hava sıcaklığı düşer. bunun sebebi, su buharının kar tanelerine dönüşürken, yani donarken, dışarıya ısı vermesidir. su buharı, yeryüzüne düşmeden önce, aşırı soğuyarak kar tanesine dönüşür. özellikler türkiye nin doğusunda yamaçlarda biriken karlar bir çok çığ düşmesine neden olur.
  • gece 3 kar yağıyor, bir odada tek başıma, içimde binbir sıkıntılarla, kar sevincini kimseyle paylaşamadığıma ağlıyorum. ben bu kadar yalnızlığı haketmedim.
  • (bkz: ticaret)
  • geçen istanbula (bir lokma) kar yağdığı zaman annem instagramdan kar paylaşanların fotolarına bakıyor o sırada murat boz da kendi profilne foto koymuş pencerenin önünde boğaz manzaralı ne güzel dimi anne dedim derin bir iç çekti eeeee
    oğlum dedi kar zenginin damına fakirin amına yağarmış hayatın kısa özeti
  • bulundugum sehire kar yagiyor. dustan cikmis, balkonda oturuyor ve bu entry'yi yaziyorum.

    kar da kum gibi, uzerindeki izler silinmeye mahkum.
hesabın var mı? giriş yap