• benim karikatür üstüne asıl merak ettiğim mevzu şu:

    latin alfabesi kullandığımız için karikatür baloncuklarından ilk önce en soldakini okuyoruz, sonra sağdaki, sonra bir aşağıdaki soldaki, son bir aşağıdaki sağdaki...

    atıyorum araplar ilk olarak sağdakini mi okuyor?

    edit: evet öyleymiş. şimdi çinliler yukarıdan aşağı mı okuyor onu araştıracağız
  • ekşi itiraf: oğuz aral'lı çiçeği burnundakiler köşesinden aklımda kalmış bir bilgi mi yoksa kendim mi icat ettim bilmiyorum ama o zamanlardan beri sadece konuşma balonlarını okuyarak anlaşılan karikatürü kötü buluyorum. çizgi hiçbir şey katmamışsa "kötüymüş" diye damgalıyorum. karikatürü zaten okumuş olduğumdan ve bu bilgiyi paylaşmadığımdan da bu yaptığım aslında hiçbir işime yaramıyor.
  • kalem ve kağıt ın yanı sıra tablet ve pc ile de çizilebilecek sanat türüdür.

    geçmiş zamanlarda amatör günlerine katıldım ve çizimlerim hep tablet ile yapılmıştı. oky baktı çalışmalarıma, dedim ki tabletle çizdiğim için bazı çekincelerim var. oda şey dedi "neden ki tablet te kalem kullanmıyor musun.” “üstelik tabletle çizdiğini sen söyleyene kadar anlamadım” dedi. (gerçi bunda daha yeni uyanmış olmasının da etkisi olabilir) yani demem o ki iyi bir işe kimse neden böyle bik bik bik demiyor. kaldı ki yılmaz arslantürk te otis abi serisini full tablet ile üstelik vektörel yapıyor. penguen dede bir kişi varmış oky öyle dedi ama adını unuttum.

    ama tablet ile çizerken şunları yapmamaya dikkat edin.

    -dergi için düşünüyorsanız renklendirmeyin, saman kağıt olduğundan renkler sizin gördüğünüzden daha koyu çıkacak buda çok kötü olacaktır. onlar renklendirir

    -asla klavye ile yazı yazmayın balonlar vs yine tabletin kalemi ile yazın, kötü olsa dahi onlar siler kendi kaleografları ile tekrar yazarlar.

    -photoshop vs kullanırken shift tuşu ile keskin düz çizgiler çizmeyin elinizle çizin bırakın biraz yamuk olsun sağa sola titresin.(dış karelerde kullanabilirsiniz)

    -yüksek çözünürlükte çalışın. eğer bir sayfalık ve 10-15 karelik bir hikaye ise en az 2500x3000 gibi çözünürlüklerde tek kare ise de 1000x1200 gibi çözünürlüklerde çalışın.

    -çok kareli çizimlerde ara ara çıktı alın ki acaba küçük mü çiziyorum bazı şeyleri , yada insanlar rahat görüp okuya bilecekler mi diye göre bilin..

    - katmanlı çalışın yani atıyorum en altta beyaz kağıt olsun sonra karelerin olduğu katman sonra taslak çiziminiz sonra orijinal çizim sonra da yazılar olsun daha da abartabilirsiniz taramalar ayrı katmanda renkler ayrı katmanda şeklinde.

    bunlara dikkat ederseniz ve çizim stiliniz ile konunuz da iyiyse dergilerin amatör günlerinde kimse sizin işlerinize aa bu tabletle çizilmiş kabul etmiyoruz demez ;)

    tablet ile çizmenin negatif yönleri de var.

    ilk aklıama gelen taramalarınız asla kalem ve kağıt taki kadar ayrıntılı ve çok olmaz.
    ikincisi sanal bir ortamda çalıştığınız için orjinal işiniz asla olmayacaktır. kendi yaptığınız işin ancak kopyasını eliniz ile tutabilirsiniz.

    merak edenler için tablet ile yapılmış işlerime https://soner-aktas.com/ bakabilirsiniz.
  • belli bir çizim özellikle de desen yeteneği olması gerekir karikatür çizmek için. daha sonrasında doğru malzeme, doğru çalışma programı gerekir. karikatür çizmek istediğinizi söylediğinizde önce doğrusunu çiz sonra bozarsın diyen resim hocalarına da inanmayın, onlar kendilerinden özel ders almanız için bu yönde yönlendirir.

    yaklaşık 4 sene leman dergisinden ahmet yılmaz'ın zoru ile gördüğüm her şey çizmem istendi. çizdiğim komik olduğunu düşündüğüm balonlu, kompozisyonlu işleri çöpe attı hep. önce çizmeyi öğrenmek gerek mekanları, eşyaları, insanları, hayvanları, ifadeleri akla gelecek her şeyi. daha sonrası çizim tarzı oluşturmaya bakar. o da piştikçe kendi gelişir. önemli bir emek ve sabır işidir aslında.

    çizgi ile ilgili gelişim bittikten sonra işin kompozisyon boyutu gelir ki bu çizgi geliştirmekten daha zordur. yiğit özgür'ün ilk bir kaç seneki eserlerine bakarsanız çoğu komik değildir. hatta espriler vasat olmasına rağmen çizgi bakımından çok başarılıdır. şu an ise çizgi ikinci planda kalır onun karikatürlerinde. kompozisyon geliştirmek için mükemmel bir gözlemci olmak ilk şart, bu gözlem yeteneğini en başarılı işleyen cem yılmaz kesinlikle. çizerliğinde işlediği konuların hemen hepsine gösterilerinde rastlarsınız. gözlem'in dışında çok güçlü bir hayal gücü olmazsa olmazdır. zaten gözlemleri hayal gücü ile desteklediğinizde önemli kompozisyonlar yakalarsınız. ve bu iki önemli noktadan sonra işin püf noktası, basit anlatımdır. çok balonlu karikatürlerde bile basit anlatım karikatürü akıcı yapar. güzel çizilmiş bir karikatürde, iyi bir kompozisyonu basit şekilde anlatmazsanız okuyan için sıkıcı olur. lafı dolandırmak karikatür için olumsuz bir durumdur. lafı dolandırmadan, uzun balonlarla okuyucu sıkmadan güldüren en başarılı isim umut sarıkaya'dır bana göre.

    malzemelere gelince. her çizer farklı malzemeler kullanabilir. bu konuda çok fazla tavsiye veremem ama hiç bir tablet tarama ucunun, kaligrafi kaleminin, schoeller kağıdın verdiği etkiyi vermiyor çizerken. tablette çizilenler kağıt kalemle çizilen kadar sıcak, samimi de olmuyor. tarama ucu ile çizmek gerçekten ustalık ister, mürekkep olarak da çini ve ıstampa mürekkebini karıştırmak daha iyi bir etki verir. 1 ve 2 numaralı kaligrafi kalemleri de incelik kalınlık verme açısından başarılıdır.

    evrensel karikatür'e hiç girmedim. başlı başına bir sanattır, ve o konu ile ilgili bilgi verebilecek yeterlilikte görmemekteyim kendimi.
  • etimolojik olarak latince "caricare" sözcüğünden türemiş kelime. caricare sözcüğün türkçe tam karşılığı bulunmamakla beraber, "tefe koyup çalmak" manasına denk düşüyo denebilir.

    karikatürün anlamı da bilindiği üzere hicveden çizgi... işte bu yüzden karikatür elbette muhalefetten ibarettir. karikatür hiçbir zaman taraf olmamıştır yada olmamalıdır. karikatürün prensibi herkese göre öteki taraf olabilmektir zaten. hangi parti iktidara gelirse gelsin karikatür eleştirilecek yanlarını gösterir çünkü karikatür bir eleştiri mekanizmasıdır. günümüzde resme gitgide yaklaşan karikatürü kendine has bir sanat yapan da budur.

    karikatürün derdi kişiler değil onların temsil ettikleridir. bundandır ki, kişiler temsil ettikleri değerlere benzetilerek gösterilir bize. bu bir bütünlük duygusu uyandırır. karikatürist formda bozmuş olduğu estetiği işte tam da bu bütünlük duygusuyla geri verir ve bunu yaparken, bir hükümetin politikalarına da kafayı takabilir, bir ineğin trene bakmasına da. önemli olan oradan ne çıkardığıdır.

    karikatürün yapmadığı birşey varsa o da, idealize etmek ve methiye düzmektir. bu grafik tasarımın ve dalkavukların işidir.
  • kafada onlarcası yaratıldığı halde çizim becerisinin zayıflığından ötürü düşlenenin heba olduğu cânım kalem veleti.
  • gunumuz karikaturu bol yazili resimli roman gibi olmustur. karikature bakarak degil anca yazilanlari okuyarak anlayabilinecek duzeye gelmistir ve uzucudur. karikatur cizerek anlatma sanatidir, yazarak degil.
  • karikatür sözcüğü, italyanca ''carattere- karakter'' ile ''caricare - hücum etmek, yüklemek'' sözcüklerinden üreyerek meydana gelmiştir.

    başlangıçta, insan yüzlerini abartarak, tuhaflaştırarak resmetmek biçiminde anlaşılan karikatür, giderek yaşama ilişkilerinin mizahına dönüşmüş, değişik ülkelerde başka isimler almıştır. ingiltere'de ''cartoon'' sözcüğü ile belirlenmiştir. günümüzde ''dessin d'humour'', ''graphic humour'' deyimleri de kullanılmaktadır. genellikle karikatür ve cartoon sözcüğü geçerlidir. ülkemizde bu sanat, karikatür olarak isimlendirilir.

    karikatür sözcüğü öteden beri ansiklopedi ve sözlüklerde, kısaca ''insan ve eşyanın abartılarak çizilmesi'' diye tanımlanır. bu tanım, karikatürün sözcük anlamından ve başlangıçtaki örneklerinden gelen bir tanımdır. bugün, karikatür yapısına daha uygun bir anlamda ''çizgi ile mizah'', ''çizgide mizah'' yapma sanatı diye tanımlanıyor.

    karikatür sanatı son çözümlemede bir çizgi sanatıdır. karikatürün çizgisinde oluşan mizahın, başka bir biçimde, yazı, söz, hareket vb. anlatılamaz olması, bu sanatın ayırıcı niteliğidir. karikatür yeni bir sanat.. her yani sanat gibi, kendini oluşturdukça tanımı da değişmekte, yeni sanatçılar devir devir yeni ufuklar açmakta bu sanata.. genel olarak karikatürün gelişmesi, kendini bir yandan salt resim gibilikten, diğer yandan da çizgiyi yazıya dayanan bir mizahın aracılığından kurtarmak biçiminde oluşmaktadır.

    (alıntı: başlangıcından bugüne türk karikatürü / cem yayınevi - karikatürcüler derneği.1971)
  • karikatür insanların, varlıkların, olayların, hatta duygu ve düşüncelerin doğala ters düşen, olağanla çelişen gülünç yanlarını yakalayıp bunları kimi zamanda yazıyla desteklenmiş abartılı çizimlerle bir gülmece anlatımına dönüştürme sanatıdır.

    (alıntı: türkiye'de karikatür, çizgi roman ve çizgi film / üstün alsaç)
  • karikatür alanında dünya çapında ün yapmış bazı müzeler şunlardır;

    - gabrovo mizah ve yergi evi / house of humour and satire (bulgaristan)
    - basel karikatür sanatı merkezi / cartoonmuseum basel (isviçre)
    - kamiyubetsu karikatür ve çizgi roman müzesi / kamiyubetsu cartoon and comic museum (japonya)
    - wilhelm busch müzesi / wilhelm busch museum (almanya)
    - canterbury kent üniversitesi karikatür araştırma merkezi / british cartoon archive (ingiltere)
    - varşova karikatür müzesi / muzeum karykatury (polonya)
    - belçika bantkarikatür sanat merkezi / belgian comic strip center (belçika)
    - omiya belediyesi karikatür sanatı müzesi / omiya municipal cartoon art museum (japonya)
    - tolentino karikatür müzesi / museo internazionale della caricatura di tolentino (italya)
    - angouleme çizgi roman müzesi / le musée de la bande dessinée d’angoulême (fransa)
    - florida uluslararası karikatür sanatı müzesi / international museum of cartoon art (amerika birleşik devletleri)
    - kamiyubetsu karikatür ve çizgi roman müzesi / kamiyubetsu cartoon and comic museum (japonya)
    - san francisco karikatür sanatı müzesi / cartoon art museum (amerika birleşik devletleri)
    - istanbul büyükşehir belediyesi karikatür ve mizah müzesi / istanbul municipality cartoon and humor museum (türkiye)

    bunlardan başka orlando florida’da ivey’in müzesi (1967), 30 yıllık geçmişi bulunan national gallery karikatür müzesi’ni sayabiliriz.

    göteborg’daki isveç müzesi, küba’daki san antonio mizah müzesi, ingiltere’deki ulusal karikatür sanatı müzesi (britain’s national museum of cartoon art), hollanda’daki (eindhoven) tom smit’in evi, almanya’daki greiz müzesi, yunanistan’daki karikatür müzesi, meksika’daki karikatür sanat müzesi ve fransa’da marsilya belediye kütüphanesi mizah departmanı, ayrıca belçika’da bulunan louvain üniversitesi, a.b.d.’de bulunan ohio state, michigan state, bowling green state üniversite kütüphaneleri mizah ve karikatür sanatına ilişkin bölümleriyle birer müze görevi yapmaktadırlar.
    ---
    (alıntılar: atila özer / karikatür müzeleri, 1999)
hesabın var mı? giriş yap