sorunsallar (1)
  • türkiye tarihini okumadan sadece etrafınıza bakarak mhp'nin, milliyetçiliğin arkasına sığınarak eşkıyalık yapanların partisi olduğunu görürsünüz. link
  • türkiye tarihi okuyup araştırıp etrafınıza bakmasanız dahi eşkiya olarak gördüğünüz için vatan haini ilan edilebilirsiniz.
  • türkiye tarihini okuyup araştırınca sadece püskevit verdiklerini görürsünüz.
  • türkiye tarihini okuyup araştırırsanız sözlerinden en çok cayan ve şiddete meyilli bir oluşum olduğunu görürsünüz.

    örnekler:

    apo'yu asacağız diye oy patlaması yaşar --> apo'yu ipten alır
    başkanlığı getirtmeyeceğiz der --> başkanlığı bizzat getirir
    muhalefeti pkk ve kandille iş birliği ile suçlar --> terörist başının mektubunu okutturur ve sözüne değer verir
    yargılamazsam namussuzum der --> bahsettiği kişiye her fırsatta destek çıkar

    işine gelince ülkü ocakları ilim irfan merkezi der ama ortamda bulunan kimse bunu ciddiye almaz ve -birkaç istisna dışında- şiddete meyilli cahil ve düşük zekalı insanlardan oluştuğunu bilir. son olayda bir kez daha görülmüştür ki en üstten en alta şiddeti savunurlar. hatta kadın vekilleri bile şiddet olayını sosyal medyadan savunmaktan çekinmez. işlerine gelince aziz sancar da ülkücüydü derler ama ocaklarda çatlı'nın resminden çakıcı'nın güzellemesinden geçemezken aziz sancar'ın doğru dürüst anılmadığını görürsünüz.

    evet mhp sokakta bahçeli'ye laf söyleyen garibandan hesap sorabilir, buna gücü yeter. fakat makam ve kuvvet sahibi olup binlerce kişi içinde zürriyetsiz diyenlerin ise ayağına gitmekten çekinmez.

    not: ülkücü eskisi.
  • kurucularının fettullah gülen ve abdullah öcalan'ın da zamanında üyesi olduğu komünizmle mücadele derneğinden çıktığı, bu sebeple bazı kilit rolleri nasıl üstlendiğinin anlaşılamamasının çok saçma olduğu partidir. bu üçlünün her birinin ülkedeki çıkar çatışmasını tırmandırmak için farklı gruplara gönderilmek üzere yetiştirildiği de gayet açık.

    (bkz: komünizmle mücadele derneği)

    kaynak: abdullah öcalan'ın sorgu kayıtları.
  • (bkz: ittihat ve terakki cemiyeti)
  • herhangi bir hareketi kalmamış partidir.
  • bazı yamyamların ve insanlık düşmanlarının mensubu olduğu parti.
  • “ne mutlu türk’üm diyene”
    “bir türk dünya’ya bedeldir”
    küçük yaşlarda bu sözler bana sadece gurur veriyordu. öyle ya türküm, dünya’ya bedelim, ne mutlu bana.
    ilerleyen yıllarda bu sözleri sorgulamaya başladım. belki de bir türk’ün dünyaya bedel olmadığını anladığım içindir. hatta yaşadağımız çağda 100 türk bir japon’a bile bedel değildi.

    mustafa kemal atatürk neden bu sözleri söyledi ki, belki dünya’nın en vizyoner, en akıllı adamı neden bu sözleri söyledi, türk’e türk propagandası yapacak kadar çapsız mıydı?

    yıllarımı aldı sebebini anlamam. çünkü biz eğitimi “fulbright” anlaşmasından aldık. bazı şeyleri anlamamız zor.

    fransız devriminin etkisiyle yükselen milliyetçilik akımı sonrası, osmanlı imparatorluğuna bağlı;
    rum milliyetçiler bağımsızlığını ilan etti, devlet kurdu
    bulgar milliyetçiler bağımsızlığını ilan etti, devlet kurdu
    macarlar, romanya, sırbistan ve karadağ, eflak-boğdan milliyetçileri de bağımsızlığını ilan edip devlet kurdular.

    osmanlı çaresizdi bunlara karşı, sadece ve sadece bir milletin milliyetçilerine aman vermiyordu, türk milliyetçilerine, namık kemaller, mustafa kemaller, ismail hakkıların hayatı sürgünlerde geçti, namık kemal’i sürgüne gönderen sebep “vatan yahut silistre” eseri idi.

    osmanlı’nın son dönemlerinde “türk” ırkı böcek gibi ezilmesi gereken bir ırktı, eğitimsiz bırakılmıştı, çiftçilik ve askerlik dışında hiçbir alanda yoklardı.

    işte mustafa kemal ve bir avuç arkadaşı türk’ün düşen başını yeniden ayağa kaldırmak için hayatlarını verdi.

    en yukarıda verdiğim sözleri de türk’e türk olduklarını hatırlamaları içindi. türk öğünecekti, çalışacaktı, güvenecekti.

    türkiye cumhuriyetini kurduktan sonra da türk’lere unutturulan özelliklerini yeniden kazandırmak için çok çalıştı, türk dil kurumunu kurdu, dili bile unutturulan bir ırka. türk tarih kurumunu kurdu, türk, tarihi ile övünsün diye, hatta mirasının büyük bölümünü bu 2 kuruma bıraktı.

    şimdi size bir soru; türk’ün başbuğu kimdir? devlet bahçeli’mi, yoksa mustafa kemal atatürk’mü?

    “keşke birileri bahçeli’ye corona bulaştırsa” yazılan bu.
    bir vatandaşımız şu twiti attığından dolayı 10 ülkücü! tarafından ölesiye hırpalandı ve bu durumu da mhp genel başkan yardımcılarından sayın erkan akçay büyük bir keyifle paylaştı.

    erkan bey, bu ülkede türk’ün bayrağına, istiklal marşına, hakaretler ediliyor. dahası türk’ün başbuğuna her gün küfürler ediliyor, hepsini geçelim, daha 3 yıl önce kendi partinizin mv adayı şöyle bir açıklama yaptı.
    "hakkımda kara propaganda yapıyorlar, atatürkçü diyorlar"
    https://www.mynet.com/…ine-tepki-yagdi-110104209372

    bu adamın ağzı burnu kırılmış görüntüleri var mı elinizde?
    devlet bahçeli, mustafa kemal atatürk’ten daha mı yücedir sizin gözünüzde?
    şayet öyleyse siz hangi milletin milliyetçilerisiniz?
    sizin ülkünüz ne?
  • devletin önemli kararlarında söz sahibi olamayan ancak iş mahalle kabadayılığına, adam dövmeye, basit işlerle uğraşmaya gelince her zaman ön sıralarda gördüğümüz parti.
hesabın var mı? giriş yap