7082 entry daha
  • kendisi hariç herkesi günahkar, çıkarcı, yarınını düşünmeyen, saygıyı haketmeyen ve sövülüp sayılması gereken kişiler olarak görürdü. bu nedenle hayatı boyunca kimseye yardım etmemiş ama kendi zora düştüğünde alem-i cihanın etrafında bir fino köpeği gibi fırıl fırıl dönmesini beklerdi.

    yaşadığı iddia edilmezdi ki keza etrafınca sadece hayatındaki sayılı günlerini hızlıca tüketmesi gerektiğine inanılan, eşi dostu olmayan, ağzından tükürlüklerle herkese hakaret eden biri olarak tanınırdı.

    gülümsediği nadir görülürdü. gülmenin anlamını dahi bilmez, güldüğünde yaşlanmış suratında oluşan iğrenç şeklin tasavvuru dahi yapılamazdı. çocuklarının bir kere olsun başını okşamamış, tüm kahrını çeken karısını birgün olsun sevindirmek aklının ucundan geçmemişti.

    sosyal bir varlık olmaya, sadece hastalandığında, fatura ödemeleri yaklaştığında, evin erzak ihtiyacı doğduğunda yaklaşırdı. öyle ya bunlar için çevresindeki varlıklarla konuşması gerekirdi. ağzından küfrün ve kibrin eksik kaldığı bu nadir anlarda onu tanımayanlar normal biri olarak görürlerdi.

    bu anlarında dahi hep bir sonraki yaşamında karşısına çıkacak zorlukta kime nasıl yaklaşması gerektiğini hesap ederdi. kah çocuklarından birine, kah da karısına seslendiğinde ya ödenmemiş bir fatura, ya vidası çıkmış bir ev aleti, ya da yerini unuttuğu bir şeyi sorardı.

    günleri beyhude geçerdi ama bu beyhudeliği dahi dünyanın en mühim şeylerini yaptığı zaman dilimleri olarak görürdü. gün ağarmaya görsün, aceleyle kahvaltısını yapar, sanki bir yere yetişecekmiş gibi üstünü başını düzeltir ve hemen sonra uykuya dalardı. uyandığında ikindi vaktinin yaklaştığını görür yine bir panikle yemeğini yer, ötede beride gördüğü insanlar için sayar söverdi.

    takvim yapraklarından öğrendiği birkaç gereksiz bilgiyi çok ulvi meseleler olarak konuşma aralarına ekler, bunları bilmeyenleri de cahil cühela olarak yaftalardı.

    milyon yıllık insanlık tarihinde kendi yaşadığı zaman diliminin, daha doğrusu kendi hayatının belki de en büyük meselelerden biri olduğuna inanırdı. ölümü ya da ölmeyi hiç düşünmez hatta bunun bütün bir dünya için bir eksiklik olacağına inanırdı. bu inanışı öyle güçlü öyle azametliydi ki kendisi hariç tüm canlıların kendisinden sonra rahat edemeyeceğini düşünürdü.
  • babası gibi olmayacaktı fakat yorgun olduğu bir gün, aynada babasını görünce her şeyi anladı.
hesabın var mı? giriş yap