nazım hikmet
-
"özlemin azı çoğu olmaz, ağırdır işte."
-
atatürk zamanında 1938 yılında orduyu isyan suçundan 28 yıl küsür ay hapis cezası almıştır. demokrat parti zamanında çıkarılan afla serbest bırakılmış ve rusya'ya kaçmıştır. benim gözümde ali galipten, şeyh saitten, bozkırlı zeynel abidinden, anzavur ahmetten, çapanoğlundan tek farkı şiir yazmasıdır. yoksa bi farkları yoktur. adam olsaydı atatürk hapse attırmazdı.
-
3 mart 1938 tarihli piraye'ye mektubundan ;
'' ve tıpkı eski
acıklı hikayelerdeki
yalınayak, karlı yollara düşmüş
yetim bir çocuk gibi bu yürek
mavi gözleri ıslak
kırmızı,küçücük burnunu çekerek
senin bağrına sokulmak istiyor ''
1 nisan 1938 tarihinde piraye'ye yazdığı mektubu ise şöyle bitirir :
''....ve unutma ki ,
daima iyi şeyler düşünmeli
bir mahpusun karısı'' -
50 küsur yaşındasın. doğduğun büyüdüğün yer artık senden çok uzak. elinden alınmış ve itilmiş bir geçmişle, tanıdığın herşeyden çok uzakta, binlerce yıllık tarihin içinden akıp geçtiği bir nehrin kenarındasın. kafanı yukarı kaldırıyorsun şehrin ışıklarından bir an uzaklaşıp. ve soğuğu içine çekerek paltonun ucundan, kendine sakin ve yorulmuş soruyorsun: artık "memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak".
25 kilometreden karlar içinde görünmekte olan moskova'nın gecesinde dolaşmış bir şair. -
çok yakında ilk kez yayımlanacak 100 dizelik bir çocuk şiiri ortaya çıkacak nâzım'ın...
kim bilir, belki 3 haziran'a, ölüm yıldönümüne yetişir şairin... -
kurtuluş savaşı yıllarında emperyalist ingiltere'yi elestiren bir siiri:
"adalı haydudun titresin tacı
kırılan bir zincir uğultusu var
doğudan batıya göçen bu seste
ey matem diyarı,göz yaşını sil!
kanlı bir tacidar uğruna degil;
kurtuluş içindir döktüğün bu kan.
nuhun beklediği güvercin gibi
dualı dudaklar özleyen ruhlar
bekliyor asyanın kızıl kuşunu
ıstırap içinde bütün bir cihan
asyadan umuyor kurtuluşunu. "
(bkz: bu dünyadan nazım geçti) -
sevmek mükemmel iş delikanlım.
sev bakalım.
mademki kafanda ışıklı bir gece var.
benden izin sana ,
sev sevebildiğin kadar.
çok severdim bu şiiri zamanında şimdi nerde okusam kalbimde garip bir ağrı... -
hapishanede dahi 24 saat yetmeyen , üretken insan
-
pablo neruda'nın nazım hikmet için yazdığı şiir. baktım ön sayfada hatırlatayım dedim bende. yazarımıza ayrıca teşekkürler.
pablo neruda
nâzım'a bir güz çelengi
(...)
sana şili'nin kış krizantemlerinden bir demet
sunuyorum
ve soğuk ay ışığını güney denizleri üzerinde parıldayan
halkların kavgasını ve kavgamı benim
ve boğuk uğultusunu acılı davulların, kendi yurdundan...
kardeşim benim, adanmış asker, dünyada nasıl da
yalnızım sensiz.
senin çiçek açmış bir kiraz ağacına benzeyen
yüzünden yoksun
dostluğumuzdan, bana ekmek olan,
rahmet gibi susuzluğumu gideren ve kanıma güç katan
zindanlardan kopup geldiğinde karşılaşmıştık seninle
kuyu gibi kapkara zindanlardan
canavarlıkların, zorbalıkların, acıların kuyuları
ellerinde izi vardı eziyetlerin
hınç oklarını aradım gözlerinde
oysa sen parıldayan bir yürekle geldin
yaralar ve ışıklar içinde.
şimdi ben ne yapayım? (...) -
(bkz: haziranda ölmek zor)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap