• miadını doldurmamış, geçerliliğini bu gün de yarın da hatta kıyamet kopana kadar sürdürecek bir sözdür.
  • "daha önce "türk milleti demiyoruz" diyen asrın liderimiz, bu defa daha net izah etti, "türkçülük bölücülüktür" dedi.
    haklı aslında.

    alman almanken, ingiliz ingilizken, italyan italyanken, japon japonken, rus rusken, yunan yunanken... senin türk'ken türk olmaya kalkman, bölücülük değil de nedir?

    pata pata pata, sabah ayazının kör karanlığında ağ atmaktan dönen bir küçücük balıkçı teknesinin arkasında nazlı nazlı salınan mendil kadar türk bayrağı'nı gördüğünde, hiç sebepsiz yüreğin taşıyorsa kardeşim, hayran hayran seyrediyorsan... fransız bayrağı gördüğünde mesela, sana bir şey ifade etmiyorsa, e bölücüsün işte.

    farzedelim çanakkale'de, bir dakikalık saygı duruşundan sonra istiklal marşı'nı söylerken, elinde olmadan gözlerin doluyorsa kardeşim, durdurmaya çalışsan da dudaklarının titremesini engelleyemiyorsan... bak kaç yaşına geldin, hâlâ yeni zelanda milli marşını duyduğunda duygulanmıyorsan, bal gibi bölücüsün.

    dünyanın tee öbür ucunda, arjantin'de yürürken mesela, veya belki güney afrika'da restoranda, hiç ummadığın anda türkçe konuşan birilerine rastlayıp, teyzeoğlunu görmüş kadar yakın hissediyorsan, hollanda'da bir dükkanda türk markası havlu görüp, sanki o güne kadar hiç havlu görmemişsin gibi titizlikle inceleyerek, hissettiğin tuhaf gurura kendin bile şaşıyorsan kardeşim... ingiltere'de metroda gördüğün belçikalı seni hiç alakadar etmiyorsa, japonya'da markette denk geldiğin portekizli umurunda bile değilse, hiç boşuna inkar etme, bölücülük ruhuna işlemiş senin.

    göğsünde ay yıldız bulunan sporcu o 180 kiloluk halteri kaldırırken, ağırlığı adeta sen omuzluyormuşsun gibi şekilden şekile giriyorsan, hayatında basketbol topuna bile değmeyen büyükannen seninle beraber oturup 12 dev adam'ı seyrediyorsa, voleybolun kaç kişiyle oynandığını bilmeyen annen filenin sultanları'nı seyrederken heyecandan çığlık atıyorsa, sen daha kısa pantolonluyken, baban elinden tutup milli maça götürdüyse... o çok sevdiğin teyzenle enişten, bugüne kadar bir defa bile avusturya milli takımı kaşkolu takmadıysa, kusura bakma ama, siz ailece bölücüsünüz kardeşim.

    şehirde büyümene rağmen "orda bir köy var uzakta, o köy bizim köyümüzdür"ü her duyduğunda burnunun direği sızlıyorsa, "havasına suyuna taşına toprağına, bir başkadır benim memleketim"i dinlerken, her defasında için cızz ediyorsa, kendini bildin bileli sadece yabancı parçalar dinlediğin halde "biz heybeli'de her geceee" diye başlasam, arkasını ezbere getirebiliyorsan, aşık veysel'in yunus emre'nin pir sultan abdal'ın dadaloğlu'nun sözlerini nereden bildiğini bilmeyip, ana rahminde çip yerleştirilmiş gibi şakır şakır biliyorsan, buna mukabil, arkadaşlarınla rakı sofrasına oturup malezya halk türküleri okumuyorsan, düğününde bolivya müziğiyle halay çekmiyorsan, sevgiline hintçe şarkılar mırıldanmıyorsan kardeşim...
    muhtemelen farkında değilsin, doğuştan bölücüsün.

    suçumuz büyük yani.
    hadi gelin itiraf edelim.
    kendi suç duyurumuzu kendimiz yazalım
    ..."

    yılmaz özdil - "ne mutlu türküm diyene..."
  • "türk" kavramının bu sözde nasıl anlamlandırıldığı bilmeyenleri gösteren başlıktır.

    "ne mutlu türküm diyene," sözünü söyleyen kişi türklüğe öykünmez veya "türük" kelimesinden türevlenen "türk milletini" övmez. aksine, cumhuriyetin ilk dönemlerinde bizzat atatürk ile getirilen "türkiye toprakları içerisinde yaşayan tüm toplum türktür," üst kimliğine gönderme yapar, topraklarda yaşamasının bir neticesi olarak edindiği üst kimliği anlatır. bu cumhuriyetin ilk dönemlerinde fransa'dan alınan anayasayla aynı durumdur.

    misal, bir çerkes, zamanın behrinde göçüp karadenize yerleşmiştir; ama türkçe konuşmaktadır. alt kimliği çerkestir; ama türkiye cumhuriyeti sınırlarında yaşadığı için ve türkçe konuştuğu için üst kimliği türktür.

    ez-cümle, "türk" kelimesi cumhuriyet döneminden sonra bir ırkı değil, toprak içerisinde yaşayanları anlatır hale gelmiştir. o nedenle, sözde bir yanlışlık yoktur, doya doya söyleyebilir ve kullanabilirsiniz.

    ne mutlu türküm diyene!
  • atatürk sayesinde her gün haykırarak söylediğim söz. kesinlikle ırkçılık barındırmıyor türk hisseden herkes gururla söyleyebilir.
  • bu günleri görerek , daha fazla alay edilerek
    eskiyi hatırlayıp
    dertlenmeyelim diye kaldırmışlar demek ki...
    politikada ileri görüşlülük budur işte!
  • yürekten kopup gelen haykırış.
    ne mutlu türküm diyene
  • ortak değerlerdendir
  • bazı ırkçıları rahatsız eder ve bunu ırkçılık olarak görürler
  • efendim bize bu uygun görüldü, elimizde bu vardı bizde bundan mutluluk duyuyoruz. hayır yani biz de isterdik ne mutlu insanim demeyi ama daha insanlığa gelemedik, ana rahmine ilk düstüğümüz yerin dilinden, dininden, ırkından duyduğumuz mutluluk ve gurur damarlarımızda dolanan asil kanlar öyle büyük yer kaplıyor ki, çoşkun seller gibi taşıyoruz.
    sonra işte düşünemiyoruz öyle mel mel bakıyoruz.

    sahi mutluluk neydi ?
  • (bkz: andımız)
hesabın var mı? giriş yap