• ifistanbul 2007'de gösterilecek olan joshua michael stern'ün yönettiği film. oyuncu kadrosu oldukça iç açıcı gözüküyor. (nick nolte, jessica lange, ian mckellen, aaron eckart gibi) müziklerini de philip glass yapmış.

    ukteyi veren: sathaner (16.11.2006 22:55)

    filmi izledikten sonra gelen edit: ian mckellen nasıl güzel oynamıştır dedirten, filmdeki defterlerin içinde kaybolasımın geldiği, çıkışında en az iki ağlayan gördüğün filmdir. defalarca seyredilmelidir. gabriel gibi bakabilmenin yolları aranmalıdır.
  • philip glass'in ne kadar iyi bir besteci olduğunu kanıtladığı bir başka filmi, müzikli masal, masal masal içinde...
  • tam bir pazar günü izlenesi film olmuş. ağırlıklı olarak dram havasında geçse de film, ağızda bıraktığı tat bir dramdan daha fazlası, daha tatlısı...

    brittany murphy'den haz duymasam da bu filmde çok tatlı bir karakterdedir kendileri, insanın zachary gibi öpesi geliyor kendisini, öhömm..

    nick nolte yardımcı rollerden birinde olmasına rağmen kesinlikle rolünün hakkını vermiş.

    --- spoiler ---
    ve şüphesiz filmin yıldızı ian mckellen...böyle güzel bir ses, böyle güzel bir oyunculuk yok. mckellen'in filmde oynadığı gabriel finch karakteri gibi olabilmeyi eminim ki isteyenler olmuştur. ben de kalemde yaşayıp geçek dünyadan kendimi soyutlayabilmek isterdim...
    --- spoiler ---
  • neverwas, insanın herşeyini kaybettiği, hasta, yalnız, bedbaht ve terkedilmiş olduğu o korkunç anda dahi, varolmasını ve hayata devam etmesini sağlayan yegane şeyi, kişinin son umidi; hayalgücünü anlatıyor. çaresiz ve umitsiz kaldığımız zamanlarda, umidi de hayal etmek gerekiyor çünkü. ve ona gönülden inanmak.

    hiç beklemediğim bir darbe vurdu bu film bana, hakkında bir fikrim olmadan izledim ve bitiminde darma dağın olmuş durumdayım. muhteşem bir kadro, harika oyunculuk ve hayatın gerçekleriyle, çoğu "ciddi" filmden daha içiçe olan bir film. gözümden yaş geldi be.
  • acı tatlı bir iz bırakan, masalsı ama gerçekçi film. özellikle filmin bir şekilde üzerine kurulduğu neverwas kitabını insanda okuma isteği yaratıyor. ian mckellan ın yüz ifadeleri, duruşu ve oyunculuğu tek başına herşeyi anlatmaya yeterli oluyor. zachary ve babası duygulandırıyor, arada bir acaba diye sorarken sonunda herşeyi kavrayıp rahatlıyoruz bir yandan da masalın içerisinde mi ilerliyoruz merak ediyoruz.

    --- spoiler ---

    açıkçası filmde bir süre masalın gerçekçıkma olasılığından şüphelendim, bu da klasik kurguya uzak bir durum değil aslında. zack in kim olduğunu unutması da tılsım * daki çocuk kahraman jack sawyerın kara ev * deki büyümüş halini hatırlattı bana. ama aslında için işinde başka işler varmış.

    bu çözümleme de insana doğru geliyor aslında bir yandan. yine de ben nedense masallardan umudumu kesemiyorum. neyse ki zack in hikayesi jack sawyer kadar karanlık olmadı.( sonuçta kimse hayat hikayesini stephen king yazsın istemez )

    --- spoiler ---
  • masal tadında olan güzel ve etkileyici filmlerden biridir. big fish, stardust, the fall, midnight in paris gibi filmleri seviyorsanız bir an bile düşünmeden hemen izleyin.
    ian mckellen için ise söyleyecek kelime bulamıyorum, gerçekten muhteşem oynamış.
  • an itibariyle star tv de yayınlanan sinema filmi.
  • ian mckellen'ın döktürmesi bir yana, filmi izlerken elinde fotoğraf makinası, monitörü/tv'yi/perdeyi çekmek istiyor insan sürekli, son derece başarılı görüntüler mevcut. sountracki de güzel ancak klişelerden sıyrılamamış, yanlış biçimde anlatılmış, kötü kurgulu bir film.
    bir de tarafımca "götü kalkık sinema eleştirmeni" edasıyla tanımlanmış film, kabul ediyorum. ama görüntüler muhteşemdi.
  • filmde kullanılan, william blake'in auguries of innocence şiiridir.
    fakat sadece şu kısmı;

    a truth that's told with bad intent
    beats all the lies you can invent.
    it is right it should be so;
    man was made for joy & woe;
    and when this we rightly know
    thro' the world we safely go.
    joy & woe are woven fine,
    a clothing for the soul divine;
  • ian mckellen'in harikalar yarattığı, brittany murphy'nin bir kere daha kendisine aşık ettiği, altinci afm bagimsiz film festivalinin en hoş sürprizlerinden olan keyifli film.

    senaryo çok ince düşünülmüş kanımca. masal* temelinde ilerleyen hikaye, filmin içine serpiştirilmiş çizgi kesitler ve flashbacklerle desteklenerek elit bir senaryoya dönüştürülmüş. filmi izleyen herkes sıcak bir gümsemeyle çıkıyor salondan. pek çoğu da babasını arıyor sonra.

    --- spoiler ---

    doğanın tam ortasındaki gabrielin şatosu ne muhteşem bir yerdedir öyle, yağmurla beraber müthiş manzaralara ev sahipliği yapar film boyunca. izlerken derin bir nefes alma gereksinimi uyandırıyor insanda.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap