• erkek olmasını dilerdim, ne yazık ki kadın. yeni badim.
  • hikmet temel akarsu'nun bir romanı. yalnız bir mesele var ki romanın kapağına bakınca "yahu bu nihlilist dediğimiz şey ezoterik tarikat üyesi falan gibi bir anlama geliyordu da ben mi unuttum?" diye insan düşünmeden edemiyor.

    http://www.idefix.com/…asp?sid=i13ydrdd0r0rg6x1ti8n
  • ilk gördüğüm anda bana anime karaterini hatırlatan, sıcak kanlı yazar. it sektör'ünde çalışanların asosyal olduğu yada asosyal olduklarını çok iyi gizledikleri yönünde bir tezi var. zamanla antitezimi hazırlayıp sunacağım.
  • bir boğa burcu insanıdır. şen kahkahalarını daha çok duymak üzere diyelim. kuzeniyle olan iletişimini gördükçe çok uzaklarda olan kuzenimi özlediğimi farkettim.
  • sohbeti hoş, sürükleyici ve sıcakkanlı bir nihilist kendisi. tanıştığıma pek sevindim kendisiyle. kuzen! seni de unutmadım.
  • "o kadar yokum ki görmüyorlar" diyerek paradoksa giren insandır, çelişkinin ta kendisidir. yitiktir. yazıktır.
  • devrime kadar anarşist ve komunist arkadaşlarıyla birlik içinde çalışır.
    sonrasında ''hadi yoldaş bak devrim yaptık gel halaya katıl'' dediklerinde:

    '' siktirin gidin lan beni yalnız bırakın''

    diyen insandır nihilist.
  • içinden şarkı geçen tramvay
    için için dalga geçen tramvay...

    yanlış bir ülkede yanlış bir zamanda doğma talihsizliğine uğramışlardan biri. herkesin ben varım ben varım diye kıçını yere çaktığı plastik, spastik ve kesreste bir devr-i devranda var olmaktansa yok olmayı seçmek en büyük erdemdir.

    hele ki kof, son kullanma tarihi geçmiş, bokunda boncuk olduğu lanse edilen ürünlerin satılması için amansızca reklam bombardımanına tutulan ve salaklasan kitlelerin peşinden gitmekten imtina eden bu kişi üstelik kenardan geceyim yol sizin olsun diyerekten bay hiç kimse olmamayı seçmektedir.

    anlamaktansa yargılama kolaylığına düşmeye tenezzül etmeyen yürekli bir biçimde istenilen değil istediği bir hayatı ve yolu seçen bu kişi ne yazık ki çatır çatır bunun bedelini ödüyor. bu gayet normal bir durumdur ve hatta iyidir.

    çünkü istenilen bir hayatın bedelini ödemek tanrının eline canlı canlı düşmekle eşdeğer bir bedeldir.

    diğer yolu seçmek son derece zahmetli ve korkutucu gözkür. nasıl ki araba ilk çalıştırılışta normalden fazla bir efor harcar da ilerleyen zamanlarda yakıt sarfiyatı normalleşir işte bu kişi çoktan kontak anahtarını cevirmiş ardında bıraktığı mesafe çok menzile daha doğrusu isteklerinin katına ulaşmaya ramak kalmıştır. hatta beş bile geçmiş olabilir.

    nazarımda kendisi sanki hayalindeki bir arkadaşla oynaya oynaya bir ormana dalmış, birden bire anlamış da sanki orman yiten bir çocuk olduğunu evine dönmek istiyor dönemiyor intibası vardır. yanılmış olabilirim.

    zaten bu hayatta kim yanılmaz ki ancak aptallar kuş beyinliler şımarık çocuklar çaptan düşmüşler yanıldıklarını kabul edemezler ve bu da onların mahvolmalarına sebep olur. god save the queen diyerekten kelamlarımı nihayete erdiriyorum.
hesabın var mı? giriş yap