• yani, diyor ki; gemiyi batırdık. siz yüzüyormuş gibi yapın.
  • senelerini bu alana vermiş biri olarak ben anlıyorum da söylediklerinin yapılanlarla bir alakası yok.

    ya bu ortodoks heterodoks meselesi bitmez ama en ufak ölçekte (birey, firma gibi) neoklasik iktisat bireylerin en doğru kararı verdiği, herkesin her şeyi bildiği, rekabetin tam anlamıyla var olduğu uçan kaçan dünya düzenine dayanır çünkü analiz kolaydır. sonra gelen zibilyon tane iktisat okulu (avusturya, postkeynesyen, marksist, feminist ve nicesi) bu varsayımları gevşetir. psikoloji ekler, felsefe ekler, sınıf mücadelesi ekler, adalet ekler vs. işte davranışsal iktisat insanlar böyle aşırı zeki rasyonel değil birçok bilişsel sorunu olan tiplerdir derken nöroiktisat iktisadi kararlarda beyin dalgalarına falan bakarak (mr'da falan ne çıkıyorsa doktorlar daha iyi bilir bunu) yorum yapar. başlıklarında ne kadar beyinsiz olduğumuza dair çok örnek vardır. akla gelmeyecek birçok şey konu edilmiştir çünkü iktisat temelde optimizasyondan ibarettir ve farkında olmasak bile elimizdeki eksik bilgilerle sürekli optimum karar vermeye çalışırız.

    eğer üniversitede ekonomi maceranız iktisada giriş veya mikro/makro dersleriyle bitmişse muhtemelen neoklasik ve keynesyen iktisat anlatılmıştır. iktisat bölümlerinde düşünce tarihi dersinde vs. üstteki diğerleri "bakın böyle şeyler de var" diye anlatılmış olabilir. bazılarına yeni söylemiş olabilirler bunları.

    makro ölçekte ise imf gibi kurumlar her devlete kredi karşılığında enflasyonu hedefle, bütçeye odaklan falan der ve alayına gider tarzı tek tornadan çıkma, zaten ekonomisi zıvanadan çıkmış ülkelere itelenen genelde sıkılaştırıcı bu politikalar ortodoks olarak nitelenir. ama görüldüğü üzere cinsiyet eşitliği bile iktisadın konusu olabilir ve 2 paragrafta yazdığım bu şeyleri (iktisadi politikalar nasıl olmalı ve neler dikkate alınmalıdır?) son 10 yılda tartışan muhtemelen 200 tane kitap bulabilirsiniz. tüm bunların bizim politika ile ilgisi ne ben de bilmiyorum, hele nöroiktisat ne alaka en ufak fikrim yok. başka bir ünlü filozofun dediği gibi çok düşünmeyin kafayı sıyırırsınız.

    bir de ülkede nöroiktisatla ilgili deney yapabilecek laba sahip olan üniversite sayısı bir elin parmağını geçmez, davranışsal deneyler için donanımı olan biraz daha fazladır. son dönemde devletler açısından bu mevzular ilgi çekti hatta dürtme kavramından yürüyüp nobel ödülü aldı thaler. dert kabaca bir durumda şartları değiştirmeden bireyleri nasıl bir şey yapmaya ikna ederiz minvalinde politikalar önem kazandı. covid'de nasıl daha fazla el yıkatırızdan tutun obeziteyle mücadeleye kadar...neyse konu nerelere geldi.
  • en azından arapça kelimenin kullanılmadığı, anlaşılmayan açıklama.

    birilieri “süfli” demişti; süfli ne demek abi ya?
  • ekonomik kavramları çokça kullanmak, ekonomistler arasında “anlaşılmamak” için özellikle uygulanan bir usul.

    günlerden bir gün tarihteki en uzun süre görev yapmış fed başkanı alan greenspan, aldıkları kararlar sonrası senatoya hesap vermek üzere senatörlerin karşısına geçtiğinde, senatörün biri “sayın başkan ilk kez söylediklerinizi anladım” der.

    greenspan de “eğer beni anladıysanız, demek ki yanlış konuşmuşum” cevabını verir.

    nebati'nin bu laf salatasında söylediğinin anlamı da şu: bizim uyguladığımız ekonomi modeli yeni bir model ve dünyada da bu tarz modellere yönelik bir değişim söz konusu.

    yalandan kim ölmüş, salla gitsin.

    hemen kendi düşüncemi ekleyeyim: yok öyle bir şey. burada hep yazdık çizdik.

    bunların hepsi uydurma, rte oy kaybetmesin diye yalandan sebeplerle faizi düşük tutmak için yaratılan bahaneler.

    *

    (bkz: fed başkanı'nın abd senatosuna hesap vermesi/@dragonlady)

    (bkz: dolar bizim paramız ama sizin probleminiz/@dragonlady)

    (bkz: 2022 hayat pahalılığı/@dragonlady)

    *

    edit: link düzeltildi.
  • (bkz: uyanık nebati)

    hammaddelerin üzerinde bulunan artı sıfır sıfır dört bakterilerinin 320 fahrenayt ısısındaki sülfürik asitle karbon monoksitin analizinden meydana gelen aş o aş iki negatif elementinin bakteriler üzerinde gösterdiği etkiyle mal daha kaliteli çıkmaktadır.
  • (bkz: laf salatası)
    (bkz: kavram karmaşası)

    her ne kadar anlamasalar da, cahil kesim üzerinde bayağı etkili oluyor..

    dinliyorlar, dinliyorlar, "lan bu adam epey bilgili diyorlar"
  • yav sen bebelere zıbın üreten bi islamcısın nebbbati. her tarafın neo- blast ekonomi olsa n'olur.
hesabın var mı? giriş yap