• eğer bir değişiklik olmaz ise cenk taner'in yakında çıkacak yeni kitabının ismidir. 2. bir andıran otu vakasıyla karşı karşıya olmamız muhtemel.
  • yamulmuyorsam yakın zamanda marjinal kitaplar'dan çıkacak olan bir cenk taner kitabı.
  • kasım ayında andıran otu ile beraber çıkıyor.
  • geliyor ulan geliyor!

    herhangi bir kitabın çıkışı için sabırsızlanıyorum hayatımda ilk kez. evet frank zappa "so many books, so little time" demiş ve de doğru demiş, bir yandan okunacak milyonlarca kitap var diyorum kendi kendime ama.

    gel artık kasım ayı.
  • kitabından önce şarkısı geldi. cenk taner'in "yoldan çıkmış şarkılar" albümünde bir şarkı olarak.
    sözleri de pek hoş, özellikle ankara'yı da işin içine dahil etmesi bambaşka olmuş. dinleyiniz, dinletiniz efendim.
  • yoldan çıkmış şarkılar'da klip -cenk taner'in tabiriyle görsel malzeme- çekilmesi beklenen ilk şarkı.
  • sözleri şöyle olan cenk taner şarkısıdır;

    mutluluktan tutuklanmıştım bir zamanlar
    ama boş bulundular kaçtım
    kaçkınlar defterine yazılmış adım
    hem kaçkınım hem deli
    ne gidiş belli, ne dönüş

    sonra günlerden bir gün sanırım cumartesi
    dünyanın bir yerinde bir şey oldu, güzel oldu
    bizim denizde yüzmek bize yasak oldu
    taş kaydırdık kıyıdan, ellerimiz pis oldu
    yine de duramadım söylemeden
    ne sen özgürsün şimdi ne de ben

    özgür olduğunda marmara, görüşürüz bir ara
    özgür olduğunda ankara, buluşuruz bir ara

    mutlu olmak imkansız derneği’nde
    kurucu üye sıfatıyla
    herkeslere yemek var bu gece
    bütün içkiler bizden, iç gönlünce

    sonra yine bir gece, bilmem kaç kişiydik
    yarımız insafsız, yarımız imkansız
    içi yanmış bir tayfa, sorular derin
    içmişiz bir fil gibi, artık ne varsa
    yine de duramadım söylemeden
    ne sen özgürsün şimdi ne de ben

    özgür olduğunda marmara.
  • engin güneysu'nun yönettiği klibi de şöyle olmuş;

    http://www.youtube.com/watch?v=hjzi8tita1w

    severiz..
  • kitap versiyonun sadece şarkı sözleri ile ilgili olduğunu okumuştum o yüzden hemen davranmadım okumak için ama bugün elime geçti ve hiç de öyle değilmiş; andıran otu'nun daha hacimlisi ve daha fazlası. tarz aynı ama daha fazlasını içeriyor, kaptan'a daha fazla erişiyorsunuz, yavaş yavaş sızıyor bünyenize. yıllar önceki heyecana geri döndürdü beni, umarım o da andıran otu gibi imzalı hale gelir kaptanın kargacık burgacık içi dolu fıçıcık yazısı/karalamasıyla.
  • "solukça esmerden, hatta karakurudan, saçları siyah bir dostum var. senin kadar damardan ve senin kadar kandan bir adam. akdeniz güneşinin (ki analar gibi meraklıdır oğullarına) içinde, kırmızı yarımadalar kadar dertli, bereketli, iber'den çizmeye, girit'ten izmir'e, bu zeytinli coğrafya, uyutmadı bizi dünyanın en güzel yatağında. ve esmerden , güneşli, zamansız dostum. namlusunda kuşlar besleyen adam. her sabah ne yazdığını unutan, böylece gösterişsizliğin ve cesaretin sırrına varan kardeşim. 'madem adaletsizlik ve her çeşidinden yoksullukla dolu bu dünya, o zaman her gün uyanırken ilk hareket: protesto ediyorum! diye bağırmak olabilir ancak' " (syf. 13)
hesabın var mı? giriş yap