• daha bundan 4 yıl kadar önce, türkçe yazılmış ve iyi kötü 27 senedir (o zaman için) uygulanan ve üç tane cumhurbaşkanı seçtirmiş anayasayı adam gibi yorumlayamadıkları için askerden muhtıra yiyen ülkenin evlatlarının, kendi akıllarınca alaya almaya çalıştığı eylemdir. ülkenin bütün vatandaşları için yazılmamış mıydı bu anayasa? hem de türkçe, hem de modern çağda yazılmış? kanunlar desen keza onlar da öyle.. eee, neden o kadar hukuk fakültesine ihtiyaç duyuyoruz? bizi mi kekliyorsunuz yoksa, hani hukuk evrenseldi?

    demek ki mevzu öyle değilmiş. bir metnin türkçe olması ve herkes için yazılmış olması, herkes tarafından doğru anlaşılabilmesi için yetmiyorsa, çağlar boyu ve ilahi kaynaklı bir kitap olan kur'an-ı kerim'in tefsir ilmiyle anlaşılıyor olması seni neden şaşırtıyor ki? her taraf tıp kitabı kaynıyor, birçok hastalığın sebepleri, endikasyonları internette veya bu kitaplarda yazıyor. bakıp bakıp doktorluk yapıyor muyuz?

    kaldı ki senin anayasan veya diğer kanunların, sadece belli konuları kapsamı içine alır. kur'an-ı kerim, insanın bütün hayatını düzenler. ailesini, hukukunu, sen inanmasan bile öteki dünyasını, geçmişini ve geleceğini. bu karakterinden dolayı, tek parça olarak indirilmemiş, belli olaylarla ayet ayet indirilmiştir. böylece günlük hayatta olan bitenle bir örneklem oluşturulmuştur. birtakım kafirlerin "neden tek parça indirilemiyor" eleştirisine cevap olması açısından en'am suresi tek parça olarak gelmiştir, o ayrı.. yani diyeceğim, hayattan kopuk, afaki bir metin olmadığı, insan hayatını bütünüyle kavradığı için yaşamla ilgisi vardır. düzenleyici yapısı yüzünden de kapsamı geniştir. tefsir ihtiyacı bu noktada doğmaktadır. bu ise bir eksiklik değil, inananlar için bir genişlik sağlar. tabi tefsir nedir okumamış insanlar için bu sadece alay konusudur, o ayrı..hristiyanlarda falan böyle şeyler olmayabilir çünkü onların kitabı, sosyal hayatı bu denli düzenleyen bir kitap değildir. islâm, insan hayatının herşeyini, yatak odasını dahi düzenler. inanan inanır, inanmayan kendine başka yol çizer.

    kur'an tefsir ediliyor. pardon birader, bu anadolu coğrafyasında 1000 yıldır türkler var. 1100'lerde konuşulan türkçe ile bugün konuşulan türkçe aynı mıdır? bir konunun o zaman izah ediliş şekliyle bugünkü aynı mıdır? peki mevzular aynı mıdır? kur'an, işin aslını anlatır. fakat bunu yaparken de "mucizevi" bir şekilde, her çağa uyabilecek bir sistematikte olan bir lisan ve anlatış yapısı içerir. her yüzyılın icaplarına ilişkin ihtiyaçlar, o kitapta bir şekilde açıklanmıştır. tefsir ehli geçmişin lisanını bugünün anlayışına çevirir bir nevi.. o zamanki uygulamaların bugüne nasıl uyarlanacağına ışık tutarlar. sistemin ana felsefesi değişmez. yeni nesillere, o dilden anlatılır sadece..ve bu sistem 1400 yıldır gayet de güzel işliyor ki biz hala o peygamberin yolundan gidebiliyoruz.

    gelelim sana..

    kendi inandığı mevcut sistemin kaynaklarının çürüklüğünü görmeyen bünyelerin, 1400 yıldır bir şekilde yaşayan bir sistemi eleştirirken sergiledikleri bu çifte standart beni her zaman güldürmüştür. saf mısınız olm siz? lan daha yüz yaşına gelememiş cumhuriyette 4 tane anayasa değiştirmişsin, onlarda da bir dünya değişiklik yapmışsın, gelmiş bana ötüyorsun senin kitap tefsir ediliyor ne iş diye..benim kitap açıklanıyor ama değiştirilmiyor. senin inandığın sistemin ana kodlamasının beşincisine halleniyoruz, bilmem farkında mısın?
  • genelde yanlış anlaşılmasından çekinildiği ya da çeviren kişinin anladığından farklı bir şey düşünülmemesi için, anlamı keskinleştirmek için kullanılıyor parantez. yani çeviren kişinin algılarınca, duygurınca kuran'ı anlamaya yarar. sonra gidip bir de mütefessirine imzalatılsa yeri...
  • boştur. halbuki arapça bilseniz soğuk füzyonun formülü, her gün başka karı sikmenin yolu, hayatın anlamı, kaybolan çorap teklerinin yerleri vb sayısız sırra vakıf olursunuz. zira hepsi kuranda yazıyo bunların ama işte arapça bilmek lazım.

    arapça bilmesine rağmen bunları kuranda bulamayanlara ise aldırmayın, onlar arapçayı yeterince iyi bilmiyor.
hesabın var mı? giriş yap