• çocuk merkezli aileler tarafından üretilen bir model.

    * doğum yeri, kütük şeysi, vatandaşlık vs. gibi detayları planlanır mümkünse yurtdışında falan doğurulur.
    * sonra yurda dönülür, boyu posu eksik kalmasın diye doktorlarla, diyetisyenlerle, hizmetçilerle, dadılarla büyütülür.
    * namı almış yürümüş kolejlerden birine kreşten sokulur, liseden çıkarılır.
    * namı almış yürümüş özel üniversitelerden en birincisine sokulur. zira diğerleri ona layık değildir. hele devlet üniversitelerinin hiç şansı yok.
    * asla yurtta falan okutulmaz.
    * mecburi hizmet, tayin gerektiren meslekleri tercih etmesine izin verilmez. doğuya falan asla gidemez.
    * koca arama yaşları gelene kadar saraydan ayrılmaz.
    * saray sabittir. kız eşşek kadar oluncaya dek şehir değiştirilmez, mümkünse hiç taşınılmaz. küçük yaşta sık sık okul değiştirmek, genç yaşta arkadaş çevresi değiştirmek vb. şeyler psikolojik minik travmalar yaratabilir diye prensesimiz korunur bu tip olaylardan.
    * çünkü "bizim kızımız biraz şeydir, o öyle şeyleri beceremez, yapamaz"... (evet, prenses yetiştiren bir aileden ben bunu duydum)
    * namı almış yürümüş şirketlerden birine sokulur. modaya uymak, kariyer havasına bürünmek lazım tabii...
    * yurtdışında masterla falan avunmak istiyorsa ona izin verilebilir. çünkü zaten orada yerleşik bi amca, bi teyze, bi kuzen, bi bişii vardır. ama prensesimiz sanki sap sap yaşıyormuş, kimseleri tanımıyormuş, kendi ayaklarının üstünde duruyormuş gibi havalara bürünür. (bkz: çaktırma pampa)
    * yaşadığı steril ortamda, yine prens gibi yetiştirilmiş bir erkekle tanışır ve evlenir. (ya da arkadaş vasıtası, aile çevresi ayaklarına bildiğin modern görücü usulü tanıştırılır, evlendirilir)
    * çocuk da yapar kariyer de... ama arada çocuklarını yetiştirmek için uzun molalar verir.
    * yeni prensler ve prensesler yetiştirir.
    vatana millete hayırlı olsun...
  • eninde sonunda çükü görecektir.

    "murtaza, oğlum... göster bakalım çükünü amcalara" mottosuyla büyütülmüş türk erkeğinin karşı cinsisin sonuçta ey prenses.
  • sanırım bunun sendrom olanı pek sayın romalı perihan'da mevcut. kendisi bildiğim kadarıyla evlilik bağıyla prenses unvanı kazanmış olmasına rağmen sanki külliyatı saray eşrafındanmışçasına davranmakta bir hayli ısrarlı.
  • şu anda 5-7 yaş aralığında olan neredeyse tüm kız çocukları. facebook sağolsun, paylaşılan fotoğraflar sayesinde görüyorum ki etrafımda ne kadar bu yaşta kızı olan anne varsa, istisnasız hepsi kızlarını prenses yapma derdinde. bol parıltılı ve pembe prenses kostümleri bedava dağıtılıyor sanırsın. hatta geçen bu kızlardan birinin anaokulunda kutladığı doğum gününde prenses "tema"sı yapıldığını gördüm. sınıftaki çocukların pasta börek yemesi için uzunca bir masa hazırlanmış, pembe tabaklar, bardaklar, çatallar vs. doğum günü kızı o masanın tam ortasında koca bir tahtta oturuyor. bütün çocuklar kendi boyları kadar taburede ama hanım kız için bildiğin kocaman taht yaptırılmış ahşaptan. gözlerime inanamadım.
  • prenses sendromundan muzdarip olacak. ilerde kendi prensesini/prensini prenses doğum ile doğuracak.
  • eğer ortalama ve altında güzelliğe sahipse, muhtemelen erkek arkadaş edindiği ya da işe girdiği anda prenses olmadığını anlayacak kızdır.
    hadi ilkinde, hormonları hedefe yönelmiş ergen sevgilisi tarafından da amaç doğrultusunda prenses gibi hissettirilecektir ama işe girdikten sonra ayaklarının yere basması kaçınılmazdır. çünkü çevresi diğer prenseslerle dolu olacaktır ve her oluşumda sadece bir prensese yer vardır. güçlü olan kazanır. sıradanlaştığı anda fevrileşen bizim ortalama ve altında güzelliğe sahip kızımız ise ona prenses gibi hissettirecek yeni işyeri ya da ilişkilere yelken açar. 60'larına kadar da arar durur.
  • büyük ihtimalle büyüdüğünde bir öküzün eline düşüp kül kedisi olacak kızdır!
  • bir kız çocuğuna yapılabilecek en kötü şeylerden biridir. yakın arkadaşlarımdan biri bu dertten muzdarip. öğrenim hayatı boyunca evinin bulunduğu semt olan bahçelievlerin 5 km dışına dahi çıkmamış. kızılaya gitse yalnız başına evine nasıl döneceğini bilmiyor. yurtdışına çıkmak için eline bir takım fırsatlar geçtiğinde kendi başına oralarda ne yapacağını bilmediği için bu fırsatları reddeden bir tip. aslında doğru bir karar, zenci görse korkup ağlayabilecek gibi bir hali var. şimdi bu kızın annesi/babası teyze/amcaya soruyorum: olmuş mu yani şimdi bu çocuk?
  • 26-27 yaşlarına geldiğinde bir gece google'a histrionik'i aratacak kızdır.
  • sekste altın tepsi kullanırlar.
hesabın var mı? giriş yap