• terörist cenazelerinden sorumlu vekil.

    diyor ki, ikna edilebilirdi. kardeşim madem ki böyle bir ikna kabiliyetin var. bu tür canlı bombalara, teröristlere her an ulaşabilecek altyapınız var. hadi gidin tek tek ikna edin onları, yapmayın etmeyin deyin. ha, nasıl olur?
  • buna oy verenler var aramızda, hatta arkadaş diye yanımızda gezdiriyoruz bazılarını.
  • ikna etmenin en güzel örneklerinden birisi için;

    (bkz:http://yurthaber.mynet.com/…imligi-belirlendi/66784 )

    nesibe belgin'in kızı anlatmış;

    "bingöl'de iki sivil vatandaşın hayatını kaybettiği canlı bomba saldırısıyla ilgili ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı. kadın canlı bombayı fark ederek üzerine atlayan 4 çocuk annesi hatice belgin'in, bombayı patlatmaması için teröriste adeta yalvardığı öğrenildi. patlamanın olduğu sırada annesinin yanında bulunan ve yaralanan ceylan belgin (14), o anları şöyle anlattı: "bayram alışverişine çıkmıştık. annem bir kadının elinde bomba olduğunu görünce üzerine doğru gitti. sonra boğuşmaya başladılar. o sırada bomba yere düştü. küçük kardeşim veysel annemin hemen yanındaydı. ben de kardeşim hazal ile 4-5 metre mesafedeydik. annem bir yandan bombayı almaya çalışıyor, bir yandan da 'allah aşkına patlatma.' diyordu. annemle saldırgan boğuşurken patlama oldu."

    tüylerimi diken diken etmesi için görmeme gerek olmayan insanlardan biri.adını duysam yeter.
  • bu kadının suratı başlı başına bir korku filmidir. aksini kimse iddia etmesin.
  • tüm gerilla/ terörist cenazelerinde ön safta görmeye alışık olduğumuz ama "haklarını savundukları" kürtlerin hiçbir cenazesinde göremediğimiz şahıs.
  • söylemek istediklerini anlamamakta direten orospu çocuklarının hakaret etmek için fırsat kolladığı vekil.

    mantıklı düşünme kudretine sahip insanlar için aslında çok fazla karmaşık şeyler söylemiyor. ama karşısında kendisine küfretmek, hakaret etmek, kendileri elf çocuklarıymış gibi "çirkin kadın" gibi ifadeler kullanmak için can atan bir güruh var ki ne söylese boş, ne dese beyhude.

    bir örnek vermek istiyorum. fazla uzağa gitmeyin, beyniniz o kadar basmaz zira.

    1996 yılında soçi'ye giden avrasya feribotu'nu çeçenler rusya'ya tepki amacıyla kaçırmıştı. epeyce de bir ses getirmişti eylem. hatta ailemizin habercisi uğur dündar abimiz ta helikopterle feribota inip çeçen eylemcilerle görüşmüştü. sözde rehineler bozkurt işaretleriyle cirit atıyorlardı feribotun içinde, maskeli eylemcilerle resimler falan çektiriyorlardı. neyse dağılmasın konu. eylemciler eylemlerini duyurmuş, eylem kansız bir şekilde sonuçlanmış ve kimsenin burnu bile kanamamıştı.

    gelelim 2011 yılına. gelelim türkiye'ye. bu eylemcinin ne istediğine dair bir belirti var mı ? yok çünkü sansür var. yok çünkü ulaştırma bakanı "eylemcinin amacını bilmiyoruz" diyor. hayret verici. durduk yere "hele şu feribotu bir kaçırayım bakalım ne olacak" mı dedi yani bu adam? bu kadar mı basıyor kafanız? sonra adamın üzerinde bomba olduğu iddia ediliyor. görüntülere bakıyoruz adam elini kolunu sallayarak giriyor feribota. devlet de zor durumda kalmamak için "üzerinde bomba vardı" deyip geçiştiriyor. ne de olsa inanmak için pusuda bekleyen bir güruh var. ne de olsa "tabi canım kesin vardır" diyecek bir topluluk var.

    şimdi tekrar dönelim 96'ya. rusya'nın kendisini uluslararası kamuoyunda köşeye sıkıştırmak isteyen, elleri silahlı çeçen eylemcileri öldürecek gücü yok muydu ? gemiyi karadenizin soğuk sularına gömecek gücü yok muydu ? vardı. alası vardı hem de. feribotun kimin karasularında olduğuna aldırış etmeden bunu yapabilirdi hem de. ama rusya bunu yapmadı.

    15 sene gücü olduğu halde eylemcilere müdahale etmeyen rusya'nın yapmadığını; 15 sene sonra gücünü; gücü kime yetiyorsa onun üzerinde test etmeyi adet haline getiren türkiye yapıyor. yazık.
  • aşağı yukarı ortalama bir beyne ve temizinden bir muhakeme yeteneğine sahip olan herhangi bir kimse için, söylediklerinin bir güzelleme olmadığı, söz konusu eylemci ile ilgili herhangi bir yasa dışı istekte bulunmadığı yeterince açık.

    ne diyor?

    ''vali ayrı, bakan ayrı konuşuyor, biri bomba vardı diyor, diğeri hayır bomba yoktu diyor. biri ikna edemedik diyor, biri iletişim kurmadık diyor, hangisi doğru? gerçekten bomba var mıydı'' diyor mealen.

    ikinci mesele, hani şu eylemcinin öldürülmesine dair söyledikleri. bakın gerizekalıya anlatır gibi anlatayım sizin için, kolluk kuvvetleri kamu düzeninin en sert ve en tehlikeli biçimde bozulduğu durumla karşılaşsa bile, karşıtlarına ve çevreye asgari zarar verecek biçimde hareket etmek zorundadır. zira polisin eylemliliği ancak yasadışılığı önlemek ve adaletin sağlanması için gerek şartları oluşturmakla sınırlıdır. yasal güç olarak devlet, yasal yükümlülüklerini ve sınırlarını, illegalize ilan ettiğinin eylemlerine paralel olarak belirleyemez. bir grup protesto gösterisini yasal sınırların dışına taşırsa ve polise karşı şiddete girişirse, polisin yapacağı saldırmak değil, söz konusu davranışları önleyici müdahaleleri gerçekleştirmek olmalıdır. bir kişinin elinde bombayla feribotu kaçırması demek, kolluk kuvvetlerinin onu zart diye vurabileceği anlamına gelmez. devlet bu durumda dahi olabilecek en az zararla ve önleyiciliği esas alarak hareket etmek zorundadır.

    yani bu ne demek?

    diyelim ki feribotu kaçıran eylemcide bomba var, eğer ikna edilmesi veya ikna edilmediyse de silahsız yakalanması için en ufak bir ihtimal varsa ve 'yasaya bağlı' kolluk kuvvetleri bu ihtimali gerçekleştirmek yerine, söz konusu eylemciyi vurduysa, bu gayri meşrudur demek.

    bu başbakanı protesto eden öğrenciler yerde tekmelenirken de böyleydi, bu üniversite kapılarında plastik kurşun kullanılırken de böyleydi, bu herhangi bir adli vakada da böyleydi.

    bu çok yeni çıkmış ve anlaşılmaz bir durum değil. bu hep böyleydi. sebahat tuncel de bunu dile getirmiş. yani zannettiğiniz gibi ''bence serbest bırakılmalıydı, niye serbest bırakılmamış ki? hayret!!'' falan dememiş. rica ederim götünüzle düşünmeyi bırakıp kafanızı kullanın iki dakika.

    ha bir de lookism meselesi var, herhangi bir insana çirkin demeniz, sizleri, hepinizi de aynı oranda o lookism cenderesine sokacak. ve orada kısılıp kalmamak için varoluşunuzdan vazgeçeceksiniz. bu kadarını söyleyeyim. anlatacaktım ama vazgeçtim. zor geldi.
  • şu ülkeden beni soğutan bir şeyler varsa, -ki bayağı var- sebahat tuncel onların başında geliyor. ama nasıl bi insan olduğuyla değil, bu derece söz sahibi olmasıyla, bu derece göz önünde bulunmasıyla...
  • canlı bombaya avukat olan vekil. illa birilerinin hakkını savunacaksa gidip van`da soğuktan donanların hakkını savunsun.
  • "sizlerinde takip ettiği gibi gemi kaçırma olayı sonrasında infaz edilen bir vatandaşımızın cenazesindeyiz." diyebilen biri.

    tabi bu güzelleme değildir, kabahati saptırarak mazur gösterme, kendince hedef saptırmadır belki.

    olay patlama ile bitecek olsaydı zaten en derin üzüntülerini ve "artık barış" gelsin dileklerini sıralayacaktı, tabi ölen yolcuların ailelerini ziyaret etmeden.

    lan kendinizi de kandırabiliyor musunuz böyle naneden avukatlık ağızlarıyla?

    fıratnews'i ağızından düşürmeyenler hemen vali, bakan manyağı olmuşlar 2 dakkada. bi de gevşek gevşek örnekler veriyorlar.

    bi de komik biri çıkmış kişisel fikir ve bilgisini ifşa olarak entry girmiş, umarım silmez...

    he canım he trabzon'dan istanbul'a kaçırılan gemiyi batıracaktı rusya, kaçırılan bir gemi için ülkeler arası savaş sebebi hareketlere girecekti he...
hesabın var mı? giriş yap