• yıllardır bazılarının asla vazgeçemediği, yılda en az bir kere gösterdiği film. ayrıca yönetmenin pek de vazgeçemediği oyuncuları ve onlara yakıştırdıklarını içermesiyle de dikkat çekmektedir.
  • danny boyle 'un trainspottingden onceki filmi. gerek senaryosu olsun, gerek cekimleri ve oyunculugu, ile akillarda uzun sureler kalan sahaser film. yasadigimiz toplumunun ne kadar materyalist degerlerle doldurulmus oldugunu bize cok acik acik gosteren bir basyapit. filmin en carpici yani sanirim amerikalasmis bir ingiltereyi politik bir elestiri olarak degilde, oldugu gibi gosteriyor olmasi.
  • bu aksam m6de "arkadaslar arasinda kucuk cinayetler" adiyla gosterilecek film*
  • yönetmen danny boyle. başrol oyuncuları kerry fox (juliet miller), christopher eccleston (david stephens) ve ewan mcgregor (alex law)

    filmin müziklerinin bir kısmı süper grup leftfield tarafından yapılmıştır. filmin orijinali izledikten sonra mezarını derin kazı izleyemedim. çevirmen arkadaşımız her şeyi baştan yazmış. filmin senaryosu trainspottingin de senaryosunu yazan usta senarist john hodgea aittir.

    film müthiş. giriş bölümüneyse özellikle hastayım: i'm not ashamed, i've known love, i've known rejection. i'm not afraid to declare my feelings, take trust for instance or friendship. these are the important things in life, these are the things that matter, that help you on your way. if you can't trust your friends, well what then? what then? this could have been any city they are all the same.
  • her bikac ayda bir periyodik olarak bi kanalda yayinlanan hatta su anda da kanal d ekranlarinda olan danny boyle filmi. gusel turkcemize mezarini derin kaz adiyla cevrilmistir. trainspottinge on bastigi dogrudur. hele ki finaldeki su replikle olaya damardan girilir : "if you can't trust your friends, who can you trust????..." ayrica evan mcgregorun yerde kanlar icinde yatar pozisyonda, yaptigi cakalligi dusunerek "madem oyle, iste boyle" dermis gibi gulumseyisi akillara zarardir.
  • bikere sunu soyliyim ben zor film beyenen biriyim
    bu film karakterler uzerine degil de olay orgusu uzerine kurulmus.bence bu genellikle kotu bir seydir ama olaylar uzerine kurulu guzel bir film yapabilmek icin olay orgusunun mukemmel olmasi gerekir.shallow grave boyle degildi.filmin basinda birbirleriyle cok iyi gecinen ev arkadaslarinin parayi bolerek tamamen memnun olacaklarini hissediyorsun ama sonra biseyler oluyor ve filmin sonunda onlar birbirlerini arkadan vurmak icin oldukca istekli gorunuyor.aslinda yuzeysel dusunursek hikaye fena degil yonetmenin anlatmak istedigi guzel (yasadigimiz toplumunun ne kadar materyalist degerlerle doldurulmus oldugu) ama eksik yan su ki yonetmen danny boyle karakterlerin bu degisimini filmde pek gosterememis(ozellikle birbirlerini bicaklayacak kadar degisimini).oyle ki sondaki bu degisim insana sacma geliyor.sonuc olarak karakterlerden soguyosun ve artik kimin parayi kaptigini ve digerlerini atlattigini umursamiyorsun.su kesin ki iyi bir filmde hikayeyi karakterlerle birlikte yasarsin.
    ayrica filmin adi (shallow grave-sığ mezar-) yeterince iyi degil.baslik ilgi cekici fakat ana temayi yeterince yakalayamiyor.
  • danny boyle'un tüm filmlerinde olduğu gibi bu filmde de müzikler süper kullanılmış. özellikle final sahnesindeki parça süper oturmuş.

    yıllar sonra gelen link:
  • --- spoiler ---
    son sahnesi ile aklıma temelli yerleşmiş film...
    ewan'ı omzuna bıçak saplanmış halde sırıtırken kanının,döşeme altına sakladığı paraya damladığını görürürüz....
    --- spoiler ---
  • ewan mcgregor ın triplerinin hasta ettiği*, çok keyifli, eğlenceli, gayet kahkahalarla izlenen süper film.

    ayrıca ewan mcgregor la a clockwork orange ın sonundaki alex* i zihnimde bir serbest çağrışımda buluşturan, lock stock and two smoking barrels misali bir finali de mevcuttur.
hesabın var mı? giriş yap