söylemek istenip de söylenemeyenler
-
-
-
bazi yerlerde, bazi durumlarda, gercekten de:
(bkz: hepiniz orospu cocugusunuz) -
"çığlığındaki sessiz harfler
dün gecenin ağırlığıdır damarlarında"yı* aklıma getirir bir de hep. -
-
arkada kalan olup anları sözcüklere banmak, sonunda sadece kendi beyninle mücadele verdiğini görmek, kendine kızıp kızıp uykudan olmak.
telefona uzanıp da vazgeçmek, sarhoş olmayı istemek; ama, ne kadar içmiş olunursa olunsun bir türlü ağzını açacak takatin olmaması. dönüp bağırmanın eşiğine gelmişken, yürüyüp gitmek sessizce. oysa tüm hayatından vazgeçebilecek noktada olmak, tek bir cümle kurup yeniden, birlikte gülmek için. o an orada ölebilecek olmak. sonunda içinde biriken tümcelerin çokluğundan fiili ölümler yaşamak.
kızgınken susmak, üzgünken susmak, hatırlarken susmak, gülerken hep bir sızı duymak.
sana asla söyleyemediğim şeyler: "unutulduğum kadar sustuklarım" -
seni yanımdayken değil,uzaktayken sevdim hep...
(bkz: biz hep iki kişiyi severiz) -
çok güzel bir şiire, denemeye, edebi esere başlık olacak nitelikte bir söz öbeği
-
-
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap