• en kötü pantolon olmuş 500 tl ve bok gibi kalitesi var. fiyatlar artarken aynı zamanda kalite diplere düşmeye başladı. hadi fiyat artışını anlamaya çalışıyorum da kalite niye düşüyor? benim aldığım bir pantolonun ertesi gün neden şekli değişiyor çuval gibi oluyor? geçen bilindik bir markadan siyah uzun kollu bir bluz aldım dümdüz bir şey 200 den fazla verdim bir kere giydim hemen tüylendi inanamadım. giyecek bir şey de kalmadı. o kadar bıktım ve usandım ki, yeter deyip sadece tişört kot takıldım koca yaz, umrumda olmadı. şimdi kış için fiyatlara bakıyorum çok da kaliteli olmayan bir sweatshirt 499 tl. bir yıkamada mahvoluyorlar. 8 sene önce aynı markadan aldığım tişört hala aynı kalitede duruyor 1000. yıkamadan sonra bile. şu an hepsi ilk yıkamadan sonra bile çöp oluyor yüzlerce lira veriyoruz bir de.

    hadi diyorum ki vereyim bi pantolona 600 tl zaten her yerde hemen hemen aynı fiyatlar. ama arkadaş bir iki giymeden sonra pantolonun şekli değişiyor bir şey oluyor giyilmemeye başlıyor. diyorsun ki aldığımda böyle değildi. amaçları sanırım sürekli para harcatmak zorunda bırakıp yeni şeyler aldırmak.

    kabanlar 2 bin tl en az. o da biraz şık güzel bir şey olsun dersen. yani ısıtma görevini yerine getirdiklerine de emin değilim. botlar 1700 1800 orta segment ve hiçbiri bi boka benzemiyor. anlaşılan bu kış yine full kaban sweatshirt takılacağım.
    sokak aralarında bile cam silmeyeceğim tişörtler 100 den aşağı değil. bence bir olup bez bir örtü giyelim artık bu iş ancak böyle çözülür.
  • önceden alt ve orta kesimin giyim mağazası sayılan lcw, artık bir çoğumuz için pahalı bir marka haline geldi. ülkede orta kesim diye birşey kalmadı. zenginler ve fakirler olarak ikiye ayrıldık. tek sebebi de iktidarın seçime işsizlik ve iflaslarla gitmemek için hiper enflasyonla şansını denemek istemesidir.
  • 2 yıldır işten güçten alışveriş bile yapmıyorum. 2-3 pantolonum da erişim bitmiş sokağa çıkacak hali yok. dolaba bi baktım 3 tane pantol duruyor, pandemi zamanında almışım terziye bile götürmeye erinmişim.

    montun cebinde para bulmaktan daha iyisi varmış.
  • kusura bakmayın ama artık outlet diye nitelendirilen defolu malların satıldığı avm'lerden bile alışveriş yapamaz hale geldik. bunlar araplar için "senin için değil lan ayı" tadında fiyatlardır. fiyatlar artık enflasyonla açıklanacak seviyeleri geçti. yerli firmaların yabancı markalarla aynı olmasını hiç bir ekonomik model açıklayamaz. adına ne derseniz deyin ülkeme "yazlık belde" muamelesi yapan, eli kolu dolu arap gördükçe asabım bozuluyor artık. eskiden gürcistan bulgaristan muhabbeti yapardık ama artık bu ülkenin vatandaşları moldova, romanya kategorisinde farkında değil.
  • önceden -birkaç yıl öncesine kadar- türk giyim markaları arasında kalite ve fiyat konusunda aşırı ciddi uçurumlar olmasa da bariz farklar vardı. yani insanlar bütçeleri doğrultusunda görece biraz daha yüksek fiyatlı olan x markasını baz alarak, x fiyat bu, y markasında ise bu diyip, y markasından alabiliyordu. şu an işler o kadar saçma ve komik bir hal aldı ki, en pahalı türk markalarıyla görece daha giriş seviye kaliteye hitap eden diğer markalar arasında hiçbir konuda fark kalmadı.
    hepsinde de aşırı basit, kalitesiz, iki üç yıkamada rengi atan ve aşırı pahalı bir durum mevcut. bu sorunun bir süre daha önü alınamayacak gibi duruyor. ve insanlar her yeni sezonda, bir öncekinden katbekat daha fazla para ödeyerek kıyafet almak zorunda kalacak.
  • pamuk üretiminde dünyanın yedincisi, tekstil üretiminde avrupa kıtasının birincisi olduğumuz ve giyim ihracatında sürekli rekor kırdığımız içindir.
  • hem yeme içme sektörü hemde tekstil urunleri kalitesi inanılmaz diplerde şuan.
    artan fiyatları malesef aldığınız hizmeti karşılamıyor.
    geri dönüşüm diye insan sağlığına zararlı plastikten kıyafet üretip yuksek fiyatlara satıyorlar.
    iyi kalitede pamuklu ürün bulmak hayal oldu.
  • iki gündür kıyafetlerimi ayıklıyorum. uzun zamandır giymediklerimi katlayıp katlayıp düzgüncene poşetleyip sokakta kenara bırakıyorum. 3 koca poşet kıyafet bıraktım ve hepsi 5 dakika geçmeden sokak kenarından alınmıştı. artık hepimiz birbirimizin külüne bile muhtacız.

    işin kötüsü fiyatlar çıldırırken kalitenin dipte olması.

    bütün yaz keten pantolon aradım. basit, düz, keten bir pantolon. önüme polyester pantolon çıkarıyorlar ama fiyatları keten pantolon değerinde. kumaştan anlamasam yutturacaklar.

    sağa sola bakıyorum, fiyatlar paris, ürünler bangladeş. çoğu malı üzerine para verseler giymem.

    bir tık kilo almıştım yemin ederim açlık grevine gireceğim zira gardrobu mont, kazak, sweatshirt, tayt ve pantolonla doldurmak için ev satmak lazım.

    ben ki pazara, terkosa, pasajlara, butiklere gider gayet ucuza hoş ve kaliteli kombinler yapardım. artık bu bile hayal oldu.
  • fiyatları bedavaya yakınken aldıklarım beni 2-3 sene daha idare eder. zaten home ofis olduğum için her gün ne giyeceğim derdim de yok.

    yalnız şu crop olayını hayatımıza kim soktuysa allah onu nasıl bilirse öyle yapsın. normal tshirt yok piyasada!

    tshirt diye mini elbise alıyorum artık, cropuna sıçtıklarım ya..
  • 50 tl iken favorilerime attığım etek 169.99 tl olmuş, gel de çıldırma.
hesabın var mı? giriş yap