• düşen petrol fiyatları dolayısıyla petrol tankerleri afrika'yı dolanmayı tercih etmeye başlamış bulunuyor: bbc.com haberi

    haberde bunun birden fazla sebebi olduğu belirtiliyor: ilki petrol fiyatlarının düşmesi sayesinde eski yolun maliyetinin ciddi biçimde azalması, ikincisi ham petrolün satışı için acele etmemenin daha avantajlı oluşu. bir de kanala ödenen geçiş ücretinin yanı sıra, artık âdet haline gelmiş sigara vs şeklinde ayni rüşvet ve kanal personelinin umursamazlığı da meğer gemicileri yıldırıyormuş...

    kanal istanbul için gelir gider hesabı yapanların bu haberi okumasında fayda var...
  • müslümanlar terörist, sisi katliamla iktidar olmuş bir zorba... bu ortam kanala çökmek için harika bir ortam. bir kaç yıla kalmaz ingiltere kanalın üzerine tekrar çöker diye diye öngörüyorum. sonuçta dünya terör savaşıyla yeniden şekilleniyor ve burası bütün savaş muhabbetlerinin ana sebep ve paylaşım yerlerinden biri.
    hem kanal bcerikiz mısır yönetimine bırakılamayacak kadar önemli değil mi dünya için!
  • tarihte çok önemli bir yer olsa da artık kimsenin sallamadığı bir yer olma yolundaymış. sebebi de gemilerin ümit burnundan dolaşması bile daha karlı olmasıymış. petrolün ucuzlaması, taşımacılığın gelişmesi gibi etmenlerle de burayı kullanan gemi sayısı iyice düşmüş.

    buna rağmen kanalın genişletilmesine yönelik çalışmalar başlamış (ya da başlayacak). bu ortadoğululardaki saçma işlere para gömme merakı bulaşıcı herhalde.
  • okuduklarımdan gördüğüm kadarıyla tarih boyunca mısır ne zaman savaşsa rakibine kaptırmış, daha sonra 3. ülkelerin devreye girmesiyle geri almıştır. bir zamanların en önemli askeri ve ticari güzergahıdır.
  • süveyş kanalı açılmadan önce, bölge süveyş berzahı olarak adlandırılmıştır. berzah kelimesinin anlamı ise; bir yarımadayı karaya bağlayan, iki yanı su olan dar kara parçasıdır.

    süveyş berzahı asya ve afrika kıt'alarını birbirine bağlayan, fakat kızlıdeniz ile akdenizi; dolayısıyla hint okyanusu ile atlas okyanusunu birbirinden ayıran bir coğrafi kesik özelliğindeydi. denizciliğin kara nakliyatı ile rekabet edemeyecek kadar zayıf olduğu dönemlerde süveyş berzahı, jeopolitik önemi yüksek, kıt'alar arası bir irtibat köprüsü idi. bu bölgenin pek çok askeri, siyasi ve iktisadi olaylara sahne olmasının nedeni de budur.

    denizciliğin gelişimi ile beraber yapılan yeni keşifler, deniz ticaret yollarının yönlerini değiştirmiştir. 15. yüzyılın sonunda portekizliler, güney afrika'dan dolaşmak suretiyle denizden hindistan'a gitme yolunu bulduklarında, ticaret faaliyetleri akdeniz'den batı avrupa sahillerine kaymıştır. bunun neticesi olarak süveyş berzahı ve dolayısıyla nil deltası üzerindeki limanlarla beraber venedik ve cenova da eski önemlerini kaybetmiştir.

    19. yüzyılın başlarında hızla gelişen deniz ticareti için süveyş berzahı artık bir mesele teşkil eder konuma gelmişti. böylece 25 nisan 1859'da kanalın inşası başladı. proje 10 yıl sürdü ve 17 kasım 1869'da kanal açıldı.

    süveyş kanalı gemilerin seyir süresini çok kısaltmıştır. örneğin hamburg ile bombay arasındaki deniz yolu güney afrika'dan gidildiği taktirde 11.220; süveyş kanalından geçmek suretiyle ise 6.420 deniz mili uzunluğundadır. kanaldan geçmek suretiyle bu yol %43 oranında kısalmakta, seyahat süresi de 20-24 gün azalmaktadır. bu tür avantajlar kanalın değerini artırmış ve geçen gemilerin sayısı yıldan yıla artmıştır.

    süveyş kanalı'nın açılmasıyla kaldırılmış olan coğrafi kesik, kızıldeniz'i akdeniz'e bağlamıştır. bunun sonucunda pek çok deniz canlısı kızıldeniz'den akdeniz'e göç etmiş yahut taşınmıştır. bu göçe, kanalın mühendisi fransız diplomat ferdinand de lesseps'e atfen lessepsian göç adı verilmiştir.
  • akdeniz ve kızıldeniz'i birbirine baglayan, 193.3 km. uzunluğunda 220 m. genişlik ve 24 m. derinliğe sahip olan su kanalı.
    bu kanal fransız diplomat ferdinand lesseps tarafından mısır valisi sait paşa ile anlaşması neticesinde 30 ekim 1854 ve 5 ocak 1856' da yapılan iki antlaşma ile karara bağlandı.bu antlaşmalarda alınan kararlar gereğince tüm milletlerin geçmesine müsaade edilecek ve 99 yıllığına kanalın işletmesini yapmak maksadıyla bir kanal kurulacaktı.
    15 aralık 1858 tarihinde "the compaigne universelle du canal maritime de suez" adıyla şirket kuruldu.25 nisan 1859'da inşaatına başlanılan kanal, kahire yakınlarındaki bulak bölgesinde başlayıp batı istikametinde devam edip ismailiye bölgesine buradanda kuzey-güney istikametinde devam edip port said'ten süveyş'e kadar yaklaşık 11 sene süren kazı işlemiyle uzandı.
    kanal 1869'da trafiğe açıldı ve gecişler 45 saat civarı sürmekteydi. trafiğin de artmasiyla kanalda genişletme çalışmalarına başlandı. toplamda 322 milyar dolar harcanan tadilat bedeliyle geçiş süresi 15 saate kadar düşmüştür.
    kanal 26 temmuz 1956 da mısır hükümetinin kanal şirketini tasfiye etmesiyle millileştirildi. bunun üzerine israil, ingiltere ve fransa kuvvetleri kanala saldırdı. abdve rusya'nın yoğun baskılarıyla bu kuvvetler geri çekildi ve kanal mısırlılar tarafından millileştirildi.

    bugün londra'dan karaçiye gitmek isteyen bir kişi kanalı kullanarak 9880 km. yaparak varabilmek teyken eğer kanal olmasaydı ümit burnunda geçerek 17.400 km. yapmak zorunda kalacaktı. yol,zaman ve maliyet vb. bircok konuda tasarrruf sağlamasıyla insan oğlunun dünyaya yaptığı ender faydalı müdahaleler den biridir.
    kanal son haliyle 12-16 saat arasında gecikebilmektedir. oldukça pis olan suyuyla geçen gemilerin sintinelerini suya basmalarının yasak olduğu yer yer çöl ve ev manzaralı geceleri soğuktan üşütebilecek ve uzerindeki trafik tabelâlarıyla geçilmeyi beklemektedir.
  • ortadoğu, bütün 19. yüzyıl boyunca avrupa ülkelerinin artan ekonomik girişkenliklerine tanık oldu. avrupalılar yatırımlarını genellikle iletişim araçları için kullanmışlardı: limanlar, demir yolları, kanallar.

    en meşhur olan süveyş kanalı, akdeniz ile kızıldeniz'i birbirine bağlar. fransız ferdinand de lesseps'in eseri olan kanal,fransa ile ingiltere'yi ciddi politik çatışmalarla karşı karşıya getirir. zira kanalın kontrolünü elinde tutan,mısır'ı da kontrol altında tutacaktır. sonuçta ingilizler ülkeyi 1882'de işgal ederler ve kanal ortaklığı eşit paylarla fransız ve ingilizler arasında paylaşılır. kanal, mısırlılar için, sadece avrupalılar kendi topraklarını kuşattıkları için değil, avrupa için ifade ettiği önem nedeniyle, fransız ve ingilizler'in, mısırlılar'ın ''ulus'' olma hakkını yani bağımsızlıklarını tanımayı reddettikleri için yabancı hakimiyetinin sembolü haline gelmiştir.

    süveyş kanalı'nda çalışmalarda yerli el emeğine ihtiyaç duyulmuştur ama mısırlılar'ın protestoları sonucu dönemin en modern makineleri getirtilmiştir.

    süveyş kanalı 1809'da törenle açılmıştır.

    mısır hükümeti kanalın açılış törenlerinde avrupalılar'ın, bağımsızlıklarını tanıdıklarını zannetmiştir. oysa kanal, avrupalı güçlerin yeni mücadele sahası olmuştur. bunun yanında avrupalılar ''uluslararası durum'' kabul etmeye hazırdılar, yani mısır'ın yansızlaştırılması ve ortak yönetilmesi 1888 konvansiyonu kanalın yönetmenliğini bu yönde belirleyecektir.
  • konteyner gemisinde kaptanlık yapan şu youtuber, gemiyle süveyş kanalından geçerken şöyle bir time lapse video paylaşmış.

    süveyş kanalı'nı merak eden suser'lar gemi yolculuğu havasında inceleme yapabilir.
  • arapların harika (!) bir şekilde işlettiği, akdeniz'i kızıldeniz'e bağlayan diğer adı "marlboro canal" olan kanalın adıdır.

    günümüzde bir geminin geçiş ücreti tug boat (römorkör) hariç 75,000 dolardan başlayıp 400,000 dolara kadar çıkabilmektedir. tabii bu sadece görünen ücrettir. bunun yanında kuzey afrika'daki arap limanlarının çoğunda geçerli olan alternatif ödeme biçimlerinden "halva, cigarette my friend, presents my friend presents!" da geçerli olup sıklıkla istenmektedir.

    denizcilik camiasında marlboro canal olarak bilinen bu kanal lakabını kanal geçişi esnasında gemiye çıkan yetkililerin pazarlığı marlboro ile açıp genelde bir geçiş boyunca toplam 1-1.5 box (50-75 karton) sigara almalarından alır. tabii bunların yanında kuru yemiş, helva, sabun, zeytinyağı vs aklınıza gelebilecek bilimum malzemeyi de istedikleri görülmemiş şey değildir.

    bir de sahte sağlıkçı, gümrükçü vb meselesi var ki araplarla haşır neşir olmayanlar için şaşırtıcı olsa bile kuzey afrika sahillerinde sıradan bir gündür. şöyle ki bu kanalda seyrederken geminize gelen her resmi yazılı, içinde resmi üniformalı insan bulunduran bota aldanıp da geminize aborda ettirip içindekilere de "hediyelerini" sunarsanız ertesi gün o ekibin orijinali gelip karton karton sigara alırken önceki gün gelenlerin sahte üniforma ve botla gelen bir ekip olduğunu öğrenip slopchestte kaç karton kaldı lan hesaplarına başlayabilirsiniz.

    vermiyorum lan derseniz de gerçekleşecek olası senaryolar:

    - kılavuz kaptan geminizi bile bile sığlığa doğru kaçırtır (saçma dümen komutlarıyla geminin dolaylı yoldan sığlığa doğru yönelmesini sağlar), gemiyi tehlikeye atacak pozisyonlara sokar fark edemezseniz oturursunuz bir sığlığa veya topuğa. nasıl olsa kılavuz kaptanlar köprüüstünde sadece tavsiye verici konumunda.

    - sağlıkçısı karantinayı kaldırmaz uğraşırsınız. hadi kaldırdı bu sefer revirinizi ve ilaç stoğunuzu kontrol eder ve saçma sapan bir ilaç yok diye olay çıkarır.

    - elektrikçisi gelir süveyş feneriniz kurala uygun değil der geçişinizi engeller vs vs

    tüm bunlar gemiyi 1 gün bile geciktirecek olsa armatör zarar yazacağından 1-1.5 box sigara bu adamlara her seferinde verilir, onlar da iyice arsızlaşır.

    bu kanalı işleten arabın bunu (bkz: marlboro port) yapmaması ayıp olurdu diye düşünüyorsanız merak etmeyin tabii ki onu da yapmışlar. günümüzde yabancı firmaların işlettiği bir kaç özel liman hariç kuzey afrika sahillerindeki herhangi bir limana her girişinizde kılavuz kaptana, liman başkanlığına, liman işçilerine, römorkörlere, gümrükçülere, deniz polisine ona buna herkese sigara verirsiniz.

    bir de minik son not; yeni türkiyemizde mükemmel (!) arap kültürüne özenmiş olacaklar ki son bir kaç senedir bu sigara mevzusuna bizim gümrükçülerimiz ve deniz polisimiz de başladı.
hesabın var mı? giriş yap