• talat bulut'un açıklamalarını okuyunca gerçek olduğuna emin olduğum durum.

    "kim evlenecek artık bu kızla?"
    "ben herkese sarılırım, rahatsız oluyorsa onların sorunu"
    "neden hemen şikayet etmemiş?"

    gibi klasik savunmalar yapmış. nedense bu konu sözlükte hiç gündem olmamış.
  • ben artık böyle haberlerde direkt kadınının yollu gösterilmesinden bıktım! sabah birini izledim ama o kadın neden gitmiş arkaya diyor. ulan hangimiz çalıştığımız yerde kendimizden daha üst düzey biri bir şey istediğinde yapmam diyebiliyoruz? ya bunu söyleyen bir kadın üstelik. ben anlam veremiyorum biz kadınların her gün her saat tacize uğrama olasılıklarının olduğunun bir tek ben mi farkındayım? ablacığım sana biri yolda hiç mi laf aymadı, iki bacak gördü diye kimse mi peşine takılmadı, otobüste, konserde hiç mi sadece kimseyi umursamadan durmak isterken rahatsız edilmedin?
    biz kadınlar olarak bu toplumun bize dayattığı rollerin farkındayız. her gün bunları bilerek dışarı çıkıyor topluma karışıyoruz, kim ne derse desin oyunu kuralına göre oynamak zorundayız ama gel gör ki buna rağmen böyle andavallar çıkıp bir de üstüne ben kaç yıllık oyuncuyum diyip aradan sıyrılmaya çalışabiliyor. o yetmezmiş gibi bazı kendini gazeteci sanan tipler de bir bok biliyormuş gibi toplumdan bihaber öyle yapsaymış diye konuşmaya devam ediyor. bıktım, ben artık eve tamirci çağırdığımda bir erkek arkadaşımı da çağırayım, gece 12'den sonra evden çıkmayayım tehlikeli diye düşünmek istemiyorum kendimi de geçtim bırakın da ekmeğini düşünen insanlar bari işini yapsın. sıkıldım artık yeter rahat bırakın bizi.
  • talat’a bak “3 yaşında kız tecavüze uğradığında tepki gösterdim neden ozaman helal olsun demediniz bana?” diyor.

    lan ben neyse bişey demiyorum ya.oğlum gerizekalı mısın sen talat? kaç yaşında adamsın elalemin karısını kızını neden elliyosun öpüyosun elin götün rahat dursun.
  • talat bulut’un savunmasını okuyunca kızın doğru söylediğini düşündüğüm konu.

    birincisi; ‘yönetmenin köpeği kızın kucağındaymış, kız morali bozuk değilmiş olaydan sonra’ gibi bir ifadesi var. eğer bir şey yapmadıysan savunma olarak böyle bir cümle kurmaz, kızın kucağındaki köpeğe kadar hatırlamazsın ki..

    ikincisi; ‘sarılıyorum, öpüyorum onları’ diyor. ne alaka? neden küçük kızları sarılıp, öpüyorsun?

    ayrıca ‘hande, cihan ünal’ı da suçladı’ demiş. ben o oyunu profilo’da arkadaşlarımla izlemiştim. ve ben seyirci tarafında olup, bizzat cihan ünal’ı gördükten bir kaç gün sonra çıkan bu iddiada hande’nin doğru söylediğine de inandım. o yüzden ilkinde olduğu gibi şahsi kanaatim ‘bir kadın biri hakkında doğru söylüyorsa diğeri hakkında da söylüyordur.’

    kendisi de kız çocuk babasıdır vs ama bir insan da şayet böyle şeylere yelteniyorsa kendi kızının psikolojisini yeltenmeden önce düşünmeli sonra değil.

    sonuç olarak; ileri yaşlardaki erkeklerin küçük kız düşkünlüğü tanıdığımız bir durum ve çok çirkin. suçu varsa cezası da olsun dilerim.
  • unlu olunca herkesi sikebileceklerini saniyor insanlar. zamaninda gazete calisan bi sevgilim vardi. adliye muhabirligi yaptigi donemde suan rahmetli olan unlu bir habercinin kendisini goturmek icin baya ugrastigini soylemisti. ali kircanin patlayan sex kasetini aylar once izletmisti bana. genel olarak saygin gozuken cogu kisinin sapik oldugunu soyluyordu.
  • tacizci şakşakçısı yavşaklar damlamış yine başlığa. kendileri gibi birinin ifşa olması pek rahatsız etti herhal; huzurları bozulmuş olmalı. o devirler geçti artık; kadınlar sessiz kalmıyor bu iğrençliklere. hiçbir kadın durduk yerde şu adam beni taciz etti demez. bırakın bu ayakları.

    tanım: iğrenç olay. talat bulut ne aşağılık bir adammış. dava açan kadının bu davayı kazanmasını ve bu herifi sonsuza kadar gözümüzün önünden uzaklaştırmasını diliyorum.
  • adamın savunması bile "ben herkesi öperim, ne var bunda?".

    manyak mısın oğlum sen? neden herkesi öpüyorsun? karşındaki öpülmek istemiyorsa bunun adı tacizdir.
  • öncelikle şahsı kanaatim talat bulut'un bu işi yapmış olduğu yönünde. yetkili bir mercii değilim ve olaya taraf olan kişileri de tanımam, sadece medyaya yansıyanlar vesilesiyle bu yargıya vardım. rengimi baştan belli edeyim.

    benim asıl şaşırdığım nokta, bu kızın gösterdiği medeni cesaret ve dizi ekibinin kıza bu denli sahip çıkması. piyasayı az çok bilen herkes, tacizin son derece yaygın olduğundan ve buna rıza göstermeyenlerin sektörden elendiğinden haberdardır. zaten olaya inanmama sebep olan faktörlerden biri de bu. talat bulut olmasa da başka başka oyuncuların, yönetmenlerin, yapımcıların tuhaf tuhaf istekleri, enteresan hareketleri, tacize varan davranışları kulağıma çalınmıştı. maruz kalan kişi sesini yükseltecek olursa yapımcı devreye girer, kız bir daha iş bulamamakla tehtid edilir, o ya da bu şekilde olay 'tatlıya' bağlanır. falanca yapımda set işçiliği yahut asistanlık yapacak başka biri mutlaka bulunur; fakat başka bir 'başrol oyuncusu', başka bir 'yönetmen', başka bir 'yapımcı' bulmak çok zordur. yapımcı kar-zarar karşılaştırması yapar ve etik değerlere göre değil, fayda sağlayana göre karar verir. arkanızda duracak tek bir insan bulamazsınız. ne öbür kadın oyuncuların umrunda olursunuz ne de yönetimin.

    sektör yıllar içerisinde böyle böyle şekillenir. bu, sadece türkiye için de geçerli bir durum değil; her yerde var bu yozlaşma. günün sonunda işinizi ne kadar iyi yaptığınızın ya da ne kadar yetenekli olduğunuzun bir önemi yoktur. kimin nazını çekebildiğinizin, midenizin ne kadarını kaldırabildiğinin, kimin sevgilisi ya da kankası olduğunuzun önemi vardır. arkanızda duracak çok güçlü bir aileniz yoksa sistem sizi bir şekilde öğütür, öğütemediğini de dışarı tükürür.

    o yüzden bu kadar şaşırıyorum bu kızın arkasında durulmasına. ya olaylar burda bize yansıtıldığından çok daha berbat şekilde cereyan etti ve üstü kapatılamayacak kadar büyüdü, ya bu kostümcü kızın arkası çok sağlam tanıdıkları var, ya da yapımcı ve ekip hakikatten dürüst insanlar. eğer durum son söylediğim gibiyse helal olsun o yapımcıya da o ekibe de.

    bir de belirtmeden edemeyeceğim, bu olay bize kimin ne olduğunu çok güzel öğretti. ali eyüboğlu ve seren serengil destansı sıçışlar içerisindeyken ece erken ve berrak tüzünataç'a helal olsun dedirtti. bunu söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi ama cengiz semercioğlu bile gayet omurgalı durdu, "kızın o saatte orda ne işi varmış tek başına" demedi seren gibi.
  • bu insan müsveddesi canli yayinda dedi ki;
    bu kiz baska bir iste calisirken
    baska bir oyuncuyu asansorde opmus ve sıkı durun
    soyle demis
    ben talat bulutu da operim. 2 haftadir calistigi bir isi onceden ongorup sapikca planlarini soylemis. bu hikayeyi talata anlatan da oyuncuymus ve abi senin icin mahkemede sahit olurum demis.

    bunu sirf kizin gozunu korkutmak icin cikip tv de soyledigine eminim ama o kadar mal ve sapik ki sadece sacmalamasiyla bile ne denli bi sapik oldugu anlasiliyor.

    hadi diyelim ki kizcaaz mahkeme duzeyine getiremedi bu isi ve bu olay bu ucubenin yanina kar kaldi.

    allahtan da mi korkmuyorsun yahu? o yasta kizin varmis, kizinin yuzune nasil bakiyorsun?

    bu mevzunun gercek oldugu pacalarindan akiyor bu herifin.

    cenesini kapatmayi beceremedigi icin ve sapikligi kadar buyuk egosuyla herkesi salak sandigi icin oturdugumuz yerden biz bile anladik ne bok oldugunu.

    beddua edemiyorum allahim sen biliyorsun ne yapacagini.
  • adamın kostüm odasında donla bekler, beni güzelce giydirdiklerinde de sarılıp öperim sözünden sonra zerre şüphe etmediğim iddiadır. kız büyük ihtimalle doğru söylüyor. kimsin sen sarılıp öpüyorsun?
hesabın var mı? giriş yap