tardu flordun

• ilac adi gibi ada sahip kisi. sanki bi kardesi olsa onun da adi tantum verde olacakmis gibi.
• böyle home store'un tatlı menüsündeki bir şeçenek gibi...
  
  1- kruvasan yatağında vanilyalı dondurma
  2- bilmemneyle marine edilmiş çikolatalı mousse
  3- tardu flordun
  
  tağdü flöğdün (fransızca aksanıyla okunacak)
  
  gibi...
  
  - pardon, buuuu... tardu flordun un içinde ne var acaba?
  * efenim tağifimiz peğk eeeööö sakreblööö olduğundan lööö şefimiz eee bize daahhhii söylemiyoğ
• ben bu oyuncunun yerinde olsaydım, arabamın arkasına "kuzu kurdun, tardu flordun"^* yazmayı düşünebilir, hatta düşünmeyi kısa kesip ilk fırsatta yazardım. tabii bunun için bir miktar çatlak ve bir hayli iğrenç espri seviyor olmak lazım.
  
  "ismimin böyle bir espriye müsait olmaması ve arabamın bulunmaması sebebiyle böyle bir girişimim olamıyor; bari imkanı olan yapsın" manasında paylaşmak istedim. çerçeveye gerdiğim seçici ramaksızlık için ömür diler, sıradaki entry'yi tardu flordun'a armağan çağlayan ederim.
• ad soyad kombinasyonu istemsiz olarak soguk alginligina karsi etkili bi ilac gibi geliyor kulagima.
  alakasiz tabi.
  kariyerinde basarilar.
  (bkz: tarduflordun 500mg)
• bu ülkedeki set arkalarında yapılan terbiyesizliklere yenisini ekleyen oyuncudur. yıllar önce malum (bkz: yeşilçam) setlerinde de aynıydı durum, halen de aynıdır. bu sadece basına yansıyan bir örnek. egolarının esiri olmuş 'ünlü'ler set arkasındakiler emeklerine ihtiyaçları yokmuş gibi davranıp gerçekten uzak kalarak orada çalışanlara köle muamelesi yapmaktadır.
  o kadar çok duyuyoruz ki son zamanda bu tip şeyleri. bundan öncede (bkz: hülya avşar) istediği elbiseyi giyemediği için yönetmeni koltuğundan ettirdi (bkz: muhteşem yüzyıl kösem) dizisinin setinde.
  eskilerden ise bir programda bizzat (bkz: belkıs özener) 'den dinledim (hani şu yıllar sonra hak ettiği değeri bulan kadın, o güzel sesiyle bir sürü türk filminde karşımıza çıkan kadın ama görüntü farklıdır ya türkan şoray ya hülya koçyiğit vb. simalar öndedir ama ses belkıs hanımındır) 'bir gün sete gittim, bayağı da heyecanlıyım. yanından geçiyoruz türkan şoray'la tanıştırmak istediler beni; sonra bir arkadaş bakın türkan hanım işte şarkılarınızı söyleyen kız dedi, göz ucuyla bir baktı geçti gitti, selam verme lütfunu bile göstermedi.' kadının sesi yıllarca kullanılmış ama ne yapımcılardan ne de bu sesi kullananlardan gram saygı görmemiş, yıllar sonra kadını getirin şöhret yapın ne yapacak kadın o şöhreti.
  konumuzla verdiğim son örneğin ne alakası vara gelince, set arkasındaysan ne iş yaptığının nasıl yaptığının hiç bir önemi yok, istersen en iyisini yap, ünlü olan yüzler sana değer vermedikleri zaman sen bir hiç oluyorsun sektörün içinde ne yazık ki. çünkü onlar için değer vermek de parayla, mesela ünlü parasını alır instagrama sevdiği(!) ürünün fotosunu ancak o karşılık ile koyar; çalıştığı ''insana'' ise hakaretler savurup işinden edebilir çünkü ondan hiç bir kazancı yoktur görünürde, onların gözünde çalışanlar ünlülere ihtiyaç duyarlar, onlar ve onların egosu olmasa zaten set olmaz haliyle set olmayınca da sen nerede çalışacaksın?
• hadsiz, terbiyesiz herifin tekidir.
  yanlışlıkla viski bardağını alan kişinin gururu ve ekmeği ile oynayacak kadar ruhsuzdur.
  allah aşkına prim vermeyin böyle eziklere
  
  son dakika
  eve dönüş setinde oyuncu tardu flordun setin ortasında sanat asistanı olan kıza hakaret ve küfürler etti
  eve dönüş ekibi bugün saat 18.30 civarında kanlıca'daki ana mekandaydı. gelen bilgilerde oyuncu tardu flordun viskili sahnede sanatın hazırladığı viskiyi boşaltıp gerçek viski doldurdu. sahne bitiminde masada duran bardakta birkaç damla viski kalmıştı. oyuncunun içeceği gerçek viski ile değiştiğinden haberi olmayıp o sette yeni olan sanat asistanı hanife, bardağı almak isteyince oyuncu tardu flordun sanat asistanına setin ortasında bağırıp hakaret ve küfürler etti. '"sen kimsin bardağı alıyosun önce bi merhaba demeyi öğren, sen böyle burda çalışamazsın siktirolup gidersin senin gibileri nerden buluyorlar" derken kız ağlayarak gitti ve arkasından "..... koduğumun karısı şirketle konuşurum bu böyle burda duramaz gönderirler" diyerek hakaretlere devam etti. dışarda ağlayan sanat asistanını ekip arkadaşları sakinleştirmeye çalıştı.
  daha öncede bize gelen şikayetler arasında, bu sette aynı oyuncuların devamlı sette ekibe sorun çıkardığı bilgiler arasında.
  
  link
• bu adamın gülüşü kimselere benzemiyor, böyle alay eder gibi ince ince dalga geçerek, gözleri ışıldayarak filan, allah sahibine bağışlasın. ^*
• kendisinin dillere destan altı saatlik hamlet performansını izlemişliğim vardır. fakat bir ara o kadar sıkılmıştık ki salondan çıkıp dolanmaya başlamıştık. bu turlarımız sırasında kendisine rastlamıştık, tabi o zaman tanımıyorduk tardu deyü, aa hamlet dedik, tuvalete gidiyorum arkadaşlar demişti bizim bu mal tepkimiz karşısında. keşke izmit eski izmit olsa tardu da altı saat hamlet oynasa..
• nam-ı diğer marmara kazım'ın oğlu. evdeki yabancı'da küvette uyumalarıyla gençlere küveti sevdirip, ona özendirmiş olan yakışıklı adam..
  takım elbise giyince jiletgillerden olan..
• bu adamın olayının neden bittiğini anlayamadım? bilen varsa yeşillendirsin pls.