• asimile olmamak.
  • bi dandik çadırı bile geliştirememek.
    sen yıllarca göçebe takıl, hayvancılık yap, çadır denen şey artık bir uzvun gibi olsun yine de senelerin birikimini bir outdoor spor markasına çevireme. aferin amk malı, aferin. şuan chader trademark olacaktı amariga'da. mına koyayım ya şuna sinirlendiğim kadar yemin ederim topa tüfeğe sinirlenmiyorum. lan bi sikindirik çadır yapıcaksın ama dünyanın bir numaralı çadırı olucak. bak türkiş bir motto da buldum size "erects quick" türkiye'ye de "çabuk kalktı dikkat edersen" diye pazarlayacaksınız.
    olm nasıl göçebeyiz lan biz? nerede lan bir çanta bi çadır bi uyku tulumu? nerede olm bunlar?

    aha yapmış işte ecnebiler, mottomuzu da yandan çarklı çalmışlar.
    http://www.youtube.com/watch?v=skkla88grpe

    not: erects quick diye aramayın abi google'da, bak benden size tavsiye.
  • turistleri sultanahmet'e dolanmadan goturebilmek.
  • benim aklıma gelenler şunlar ama baştan belirteyim, bunların bazıları ciddi sosyal araştırma sonuçlarında çıkan şeyler. birazı da yabancı kültürlerde yetişmiş kişilerde sıklıkla gördüğüm farklılıklar:

    -herhangi bir konuda kendini geliştirmeye zaman ayırmak. işten kalan zamanı başka bir şey için uğraşmaya harcamak.

    -iş disiplini, zaman verimliliği gibi konularda verimli olmak.

    -sivil toplum * * * * gibi konulara zaman ayırmak.

    -bir şey * * kısa yoldan kazanılamıyorsa kalan yolların zahmetli, yani boş görmek.

    -yolun kenarında yürümemekten kendini arabanın ortasına atmamaya kadar şehir kurallarına uymak.

    bunların hiçbiri ırksal falan değil. tamamen eğitim, aileden ve sosyal çevreden görülen şeyler. genelgeçer ayrıca. her zaman istisnası var.
  • araplasmadan kalabilmek.
    deve sidigi icmek isteyen var lan ulkede.
  • ortak iş yapmak.
  • öfke kontrolü ;

    insanlar çok fazla stres altında yaşıyor, olaylara karşı kontrolsüz bir öfke var ki en sakin dediğimiz insanlar bile pasif agresif durumda.

    kendini ifade edememek;

    kullanacağı cümleleri, üslubu ve mimikleri bilmiyorlar. yazım dilinde bile bunu belli edip, orantısız şekilde iletişimi öldürüyorlar. anlatamama kaygısı taşıması gereken insanlar, anlaşılmama kaygısıyla kibirleniyor ve insanlarla iletişim safhasında başarısız oluyor.

    organize olmak;

    belirli niteliklere sahip insanları, uzmanlıklarına göre sıralayıp maksimum fayda sağlayacak şekilde organize edip üretim yapmak varken, her kolda alaksız, kibirli ve "benim dediğim doğru" insanları sıralayıp, her seferinde garip çıkmazlarda konuyu, durumu kontrol altına almaktan çıkıp, konunun ve olayın altında ezilen bir örgütlenme yapısına sahibiz.

    dinlemek ve dinlenmek;

    yanlış, kalitesizi insan yetiştirdiğimizin en net karşılığıdır bu iki evre. oysa hepimiz lise ve ortaokul gibi eğitim seviyelerinde müzaraa kültürünü öğrenmekle yükümlüydük. her tartışmanın, kavgaya dönüştüğü iletişim kopukluğunun ve tahammülsüzlüğün zirvede olduğu toplumdayız.

    kurallara uymak ;

    hep medeniyetiyle sohbetimize konu olan avrupa insanın becerdiği, orta doğu insanının beceremediği durum. hep oyunun kuralları bizim çıkarlarımıza göre değilse yanlıştır mantığını taşıyan insanlar yüzünden, yasalar ve toplum da yıpranıyor.
  • saygılı olmak. doğaya, çocuklara, eşyalara, düşüncelere, kısacası dünyaya ve yaşama.
hesabın var mı? giriş yap