• üniversiteden mezun olduktan sonra bir çok gencimizin pişmanlıkla sorguladığı, bana göre cevabı ticaret yapmak olan soru. (en azından bizim ülkemizde)

    eğer amacınız para kazanmak ise kesinlikle üniversiteyi boşverin derim. mesela çevremden bazı örnekler;

    - bir arkadaş, hazırlık dahil 5 sene okudu, yüksek lisans yaptı, kpss olmadı. bankada satış danışmanı olarak iş buldu (ismin cazibesine aldanmayın, sokak sokak gezip elde tablet kart satmaya çalışıyor ve işi baya zor). 7 sene önce, benim cocuklar okuyacak bende yapamam diye babası bakkal dükkanını sattı. şuan arkadaş her gün kendine sövmekte, kafamı sikeyim keşke o bakkalı sattırmasaydım şimdi para basıyor başına geçerdim diyor.

    - başka bir arkadaş 5 sene üni okudu. ales, kpss kastı, puanlar cok yüksek olmasına rağmen iş olmadı. şimdi bir firmada beyaz yakalı muhasebe elemanı ve aylık 2500tl ye talim. keşke 7-8 sene okulla uğraşacağıma çalışıp para biriktirseydim, şimdi mis gibi internet cafe açar kendi işimin başına geçerdim kafamı sikeyim diyor. her gün yediği mobinglerden, fazla mesailerden dert yanmakta. ( şuan, 30 pc li, ortalama bir net kafe aylık 30-35 bin arası kazanmakta, en azından bizim buralarda böyle ama iş fazla sermaye istiyor tabi).

    - diğer bir arkadaş. toplamda 6 yıl okudu. mühendis oldu. zorla orman müdürlüğüne sözleşmeli personel olarak girdi. şuan 2000 tl ye allahın siktir ettiği yerlerde kar, buz, yağmur, çamur demeden dağ tepe dolaşıyor. yarın işten çıkartılsa ne yapacağını bilmiyor. araba al sat yapsam bundan 10 kat iyidi, şimdiye evlenmiştim amk modunda.

    - kimya mühendisi arkadaş var. yıllarca iş bulamadı en sonunda polis oldu. nispeten durumu daha iyi. ama oda pişman. keşke zamanında imkanım varken tavuk çiftliği açsaydım diyor.

    daha bende arkadaş çok, ama uzun uzun yazıp sizleri sıkmak istemiyorum. görüldüğü üzere okuyan çevre de durum böyle arkadaşlar. biraz da okumayanlar anlatsın sizde işler nasıl arkadaşlar?
  • bence üniversite okuyup öyle ticaret yapmak
  • mümkünse ikisini aynı anda yapmak.
  • zaten 5 yıllık bir kriz sürecine girdiğimizden bu boş vakti üniversite okuyarak harcamak daha mantıklı.
  • kendimi yeterince zeki görmüyordum ve okumak istemiyordum, aile baskısı ile dersaneye gittim ve daha o zamanlar dersaneye verilen paraya acıyordum, sonuçta üniversitede istediğim bölümü kazanamamıştım ve daha ilk yılımda kopya çektiğim için üniversiteden 6 ay uzaklaştırma aldım.

    sonrasında bir işyerinde komik bir fiyat karşılığı çalıştım ve 1 yıl biriktirdiğim parayla bir dükkan devir aldım, üniversiteyi ise önce açıköğretim olarak okudum sonra askerliği ertelemek için birkaç bölüm daha okudum.

    sonuçta iş hayatı, yeri geldi para kazandım yeri geldi iflas ettim ama allah'a şükür maddi durumum iyi. mesela şuanda durumum müsait olsa üniversitede paleontoloji veya jeoloji okumak isterdim veya arkeoloji hatta makine mühendisliği içimde ukte olarak kaldı ama bu yaştan sonra ne kafa var ne öğretime ayıracak zaman.

    bence insan önce kendi potansiyelini değerlendirmeli eğer akademik bir hedefi varsa veya merak ettiği bir bölüm varsa okumalı, bunun haricindekiler bence tamamen zaman kaybı ve emin olun belli bir yaşa geldiğinizde insanın en değerli hazinesinin "zaman" olduğunun farkına varıyorsunuz ama son pişmanlık fayda etmiyor.

    bir de, doktorluk veya mühendislik gibi çok iyi bölümler okumuş ama doktorluk yapmak istemeyen ve konumundan memnun olmayan kişi sayısı çok fazla bu durum sadece bireyleri değil tüm toplumu etkiliyor çünki mutsuz bir şekilde sadece para kazanmak amaçlı yapılan işlemler ileride çarpık sonuçlar doğuruyor.
  • yakinlarinizda universiteli adayi bir genc varsa ona ve ailesine yapacaginiz en buyuk iyilik yolundan dondurmek olsun. ınanin minimum 4 senede egitimine harcayacagi parayi aile bir kenarda biriktirsin, cocugu da bir asci, kuafor, tesisatci veya nalburun yanina cirak olarak versin. oyle yuksek mebla haftalik almasina da gerek yok he, maksat meslegi ogrensin. uber gerizekali degilse 4 senede zaten meslegin butun inceliklerini kapar. maddi birikim de yerine ulastiginda kucuk, buyuk demeden acar bir dukkan. omrunun sonuna kadar pasalar gibi de gecinir, evini de kurar, cocuklarina da bakar. simdiki aklim bundan 15 sene once olsaydi degil universite okumak, kapisinin onunden gecmezdim.
  • ne yapıyorsanız yapın ama sonunda bir şeyler üretin. bilgi üretin, kuram üretin, makine üretin, çivi üretin ama üretin. üretmeye çok fazla ihtiyacımız var.
  • su siralar revasta oldugu zannedilen bir kac bolum kalmistir herhalde onun disinda ki her sey bos.

    universite okumanin tek sebebi issizlik oranina bir sure daha gec katilmak.kimsenin kimseyi bir faydasi olmayan bu sacma yerde o kadar sart degil.ama gercekten akademik hayata ilgi duyan ve onun ne oldugunun bilincinde olup okuyan herkese saygim sonsuzdur.

    ama okuyanlara tavsiyem sudur liberalizm hayal dunyasina kapilmamalaridir.hayal kurmak, ticarete atilacagiz,bunlar gibi olmiyacagim dikkat.
    cunki senin okulda ogrendigini ogrenen milyonlar var ona gore
  • şimdiye kadar yaptığım gözlemlerim şu yönde. illaki ticaret yapılacaksa ve bu esnada üniversite okumak da sorun teşkil etmiyorsa okunmalıdır. üniversitenin kattığı vizyonla yapılan ticaret de doğal olarak iyi sonuçlar verecektir diye düşünüyorum.

    üniversiteden ev arkadaşım okul bitince babasının 20 yıllık demir doğrama dükkanına başladı. ilk etapta babası dahil 3 kişilerdi. çok kısa bir sürede sayıları 10’u geçti ve şu an babası işe elini sürmüyo.

    buna ilave olarak hasbelkader belli bi ölçeğe kadar büyümüş firmaları incelediğimizde kendine vizyon katamayan işverenler ya şirketi devretmek zorunda kalıyor ya da büyük zararlarla tüm sermayeyi bitiriyor. buna en iyi örnek eskişehir hisarlardır.
  • çok gezen mi bilir çok okuyan mı sorusu gibi, gezerken okumak da lazım. gezerken okuyan bilir.
hesabın var mı? giriş yap