• (bkz: samimiyet)
  • (bkz: mahalle maçı)
    (bkz: akşam ezanı)
    (bkz: salçalı ekmek)
    (bkz: taso)
    (bkz: bilye)
  • benim için 00'lı yıllarda barış manço'nun olmamasıdır.
  • her şeyi hissetmeden yaşamaları tek sebep. biz 80ler 90a yakınlar top tuttuk, ip atladık ; dokunarak hissettik. ezan okununca eve girdik ; duyduk hissettik. yemek resimlerini çekip cümle aleme nispet yapmak yerine , sokakta ekmek arasını bölüşerek saklambaç oynadık ; paylaşmayı hissettik. bir arkadaşımızın babası dışarı çıkmasına izin vermediğinde birlik olup izin kopardık ; dostluğu , birlikten kuvvet doğarı hissettik... biz daha neler neler yaşadık ama hep hissederek yaşadık. gördük , duyduk , dokunduk, tatdık, paylaştık , sevdik , sevindik... çocukluk ve gençlik diye bir kavram vardı mesela ve ikisinde de bilmedik hiç sanal ortam nedir. hissetmeden yaşamayı anlayamıyoruz o yüzden biz 80ler 90lar ... yani en azından ben hala anlayamıyorum... st
  • eski bir topçunun neden olduğunu söyleyebiliriz. evet evet, o aklına gelen.
  • internet çağı olmasıdır.
  • 5-10 sene sonra 2000liler sözlüğe hücum edince okur öğreniriz.

    bizim bulamadığımız bi' şey bulmuşlardır belki bu çağda.
  • 5 - 10 yil sonra anlatabilecek bir "gencken ne dolandik beraber" leri olmaya icin olabilir. teknoloji kil tuy derken asosyellestik iyice.
  • eksik kalan değil de fazlasıyla fazla olan şeyler vardı. bir çocuğun sahip olabileceği her şey, çok kolay ulaşılabilir oldu.
  • misal; "90 model araba" denildiğinde 1990 model olduğunu anlayabiliyoruz. 2010 model araba için "10 model araba" demiyoruz, diyemiyoruz. sebebi bu küçük detay olmalı.
hesabın var mı? giriş yap