• bu sözü, mahalli enteller dediğim ve ilerleyen zamanda bir tanımını da yapmak istediğim güruhtan bir "şair" söylemişti vakti zamanında. kendisi o sıralar 35 yaşlarındaydı. bazı konularda uzmanlaşmak için çok fazla kitap okumak gerektiği üzerine, "o kadar şeyi nasıl alıp, ne zaman okuyacak insan" temalı bir geyik çevirirken, bir anda bu söz adamcağızın ağzından çıkıverdi. gayet olağan bir şeymiş gibi de konuşmasına devam etti. ilk anda 15,000 sayısına pek dikkat edemedik. sonradan oturup düşününce, bir de şöyle bir hesap yaptık:

    insan, hadi diyelim iyice robotlaştı, makina gibi okuyor, ortalama haftada 5 kitap bitirsin. yılda, 52x5=260 kitap eder. ve yine diyelim ki, bu insan çok erken yaşta okuma alışkanlığı kazandı, 11 yaşından beri romandır, hikayedir, incelemedir ne varsa okuyor. ortalama ömrü de iyimser bir yaklaşımla 70 olsun, ki halihazırda 64'tür türkiye'de. hayatı boyunca, 59x260=15340 tane kitap okuyabilir. o da, ancak her gün başka hiçbir şey yapmadan, o kadar okumasına rağmen yazmadan, bayramda seyranda arkadaşlarıyla görüşmeden, herhangi bir şekilde tatil yapmadan, hasta olmadan, sürekli delicesine okuyor olmasına bağlıdır. kısaca, profesör kien ancak roman karakteri olabilir ve toplum içinde yaşayan normal bir insan, başka şeyler de yapmak zorunda kalacağı için, ömrü boyunca 15,000 kitaptan fazlasını okuyamaz. yaşı ilerlemiş bazı akademisyenler vardır, belki onlar 15,000 kitap hakkında bir fikir sahibi olabilirler, ama tamamını satır satır okumuş olamazlar. akademide zaten bir kitabı okumak demek, tamamını okumak demek değildir.

    bu da böyle yerel bir anımdı. çok yerelim bugün.
  • okuduğu kitapları sayan insanın cümlesidir.
  • 6 yaşında okumayı öğrenmiş bir ise, 24 yıl boyunca her yıl 625, her ay 52, buna göre de her gün neredeyse 2 kitap okumuş şahıs nidası. olmaz demeyin, herşey mümkün.
  • muhtemelen eser miktarda katalog okumuş bir adamın sözleri.
  • 30 yaşına kadar sosyal yaşamını roman kahramanlarınınkilerle süregetirmiş birinin güncesinden çalınmıştır.

    altında yazan "bir gün uyandığımda artık sadece okuyarak ve yazarak insanlarla iletişim kurabildiğimi farkettim" cümlesi kayıtlara geçmemiştir.
  • okuduğu kitapların niteliğine göre pekala mümkün olabilecek bir önerme. adam şairse muhtemelen 80'lerde çıkan sayısı 15000'i kesinlikle aşkın 20-30 sayfalık şiir kitaplarını okumuş olabilir. bu tür şiir kitaplarının pek çoğunda sayfa başına üç ya da bilemediniz dört dize olduğu akla getirilmelidir.

    (bkz: nuri pakdil)
hesabın var mı? giriş yap