• şimdi kabul etmek lazım. el bombası denen şey öyle bakkaldan alabildiğiniz bir şey değil, günün rastgele saatlerinde gökyüzünden yağan bir şey sonuçta. o yüzden bunların tam güneş batarken bir anda ortaya peydah olmasıyla ilgili tsk'yı suçlamak saçma. düşün akşam olmuş bahçede bir sürü el bombasını yerde yatıyor buluyorsun. bunları öyle bahçede bırakmak bir komutanın yüreğine sinmez. yönetmeliğe de aykırı zaten. yani el bombasının akşam saatinde cephanelik önünde birikmesine yönetmelik yazabilsen ona yazarsın ama nasıl yazacaksın? bildiğin allah'ın yarattığı bir şey el bombası. hani böyle bir yerden bir yere taşıma ve yerleştirmesi planlanabilecek olsa herkesi suçla. bu sisteme "nizami" diyeni bile suçla. ama kalkıp doğal bir afeti tsk'nın hatasıymış gibi göstermeye çalışmakta kasıt vardır, art niyet vardır.
  • yemekhaneye giden erzaktan 3-4 tane patates eksik çıksa tutanak tutup sorumlu askerin götünden kan alacak ordunun ölen askerine patatesten fazla değer vermediğinin göstergesi olan açıklamadır.
  • "2. idari, teknik ve adli ekipler henüz olayın oluş şeklini belirlemeden bazı basın yayın organlarında; yetkisiz ve konuyla ilgili bilgi ve deneyimi bulunmayan kişilerce açıklamalar yapılarak kamuoyunun yanlış bilgilendirildiği de görülmektedir."

    mesela orman bakanı di mi faysalım genelkurmay başkanım? herşey ortada.
  • aslında hiç kimse suçlu değilmiş..kısaca onu demeye çalışan açıklama..

    savunma bakanı dahil tüm sorumlular istifa etmelidir...insanlık şeref ve onuru adına....
  • yüreklere su serpmiştir, ben biliyordum zaten tsk'nın bu işte hiçbir kabahati olmadığını...

    akıllarda soru işareti bırakmayan açıklamanın özeti şu şekildedir:

    -depolamayı 21:30'da yapıyorduk çünkü hazır elimiz değmişken bitirelim dedik. bu mantıkla örneğin daha çok mühimmatın depolanması gerekseydi hiç uyumadan günlerce çalışmamız bile mümkündü.

    -mühimmat dediğin dışarıda durmaz. zaten böyle bir kuralımız da var. mühimmat dışarıda kalamaz, kural böyle. yapacak bi şey yok, depolama ertesi güne kalamazdı, üzgünüm.

    -işlemi gerçekleştirenler acemi asker deniyor bu doğru değil. aralarıda tam 3 hafta eğitimli "usta" askerler bile vardı. hatta adamlara yemin bile ettirmiştik.

    -kısa dönem askerler 3 hafta eğitim görüp, yemin ettiler mi bomba taşıma konusunda yetkin sayılırlar.

    -hele hele 3-6-9 aylık uzun dönemler bomba ile ilgili her konuda kompetandır, profesördür, duayendir.

    -zaten biz baştan uyarmıştık... (bkz: ben demiştim) astsubaylardan birisi şehitlere: "bakın çok dikkat edin!" demişti. zaten demesi gerekir, çünkü kurallar böyle.

    -yani her şey kuralına uygundu, her şey yolundaydı, niye böyle oldu biz de bilmiyoruz? ama araştırıyoruz. şimdilik şanssızlık diyelim :((

    işte böyle arkadaşlar...

    gördüğünüz gibi tsk bu pek mühim bomba sayma işini adeta nasa titizliğinde, kurallara uygun ve muhteşem bir şekilde gerçekleştiriyormuş. ama işte şans faktörü devreye girmiş ve bu facia yaşanmış. fakat içiniz rahat olabilir, her şey kurallara uygunmuş, ölen herkes bomba taşıma ve depolama işi için gayet uygun ve yetkinmiş.

    artık herkes huzur içinde uyuyabilir.
  • "biz bu süreyi kılıf uydurmak için geçirdik. nasıl ama? tek suçlu bile bulamadınız açıklamada dimi:) istifa yok, allahtan rahmet falan. dağılın"
    özeti budur.
  • genelkurmay başkanlığının devrecilikten haberi olmadığını gösteren açıklamadır. usta asker depoda mühimmat kasalarıyla cebelleşirken, torunlar depo kapısında bekleyecek. ancak askere henüz gitmemiş olanlar inanır buna.
  • eksi sozluk entrysi olsa degil haftanin, yilin en kotu entrylerine girerdi.
  • "(3) istifleme işleminin yetkili ve uzman olan bu personel tarafından yapıldığı,"

    belirtilen açıklama.

    ya yetkili ve uzman olmayanlar yapsa idi...
  • bu açıklamaya göre 1 ay eğitimden geçmiş asker "yeni asker" sayılmamış. zaten şehit olan 12 aylık askerler de 3-4 hafta içinde genelkurmay başkanlığına atanacaklardı...

    bir ay lan... okuma yazmayı bir ayda öğrenemiyor insan.
hesabın var mı? giriş yap