• askerlik yapan e$-dostu en cok sevindiren sey. askerlikte olan yakin bir arkadasimla konustum az once. bir aydan fazla olmus, hala kimse gitmemiş gormeye, ben dahil. yuzum kizardi, kendimden utandim. hayat ne kadar da bencillestiriyor insani, hic fark ettirmeden. disaridakiler icin detay olsa da, asker insan icin ne kadar buyuk bir sey oluyormus bir mektup, bir telefon, uzun yolculugun ardindan gulen gozlerle bakilan bir ziyaret.
    (bkz: asker vurulunca degil unutulunca olur)
  • eğer ilk kez böyle bir olayı gerçekleştiriyorsanız, elinizi kolunuzu sallaya sallaya gidersiniz askerin yanına. yanınıza hiç bir şey almazsınız, nasıl olsa herşey vardır kantinde diye düşünürsünüz. ziyaret salonuna bir girersiniz, ortada ne bir kantin ne de ona benzer bi şey vardır. masalarda oturanlara bakarsınız, sizin gibi ziyarete gelmiş kişilerin masalarında kolalar, kekler, lahmacunlar, kebaplar ve bilimum gıda maddeleri. bir an içinizden ulan ben ne yaptım diye geçirirsiniz.
    belli bir süre sonra askeriniz gelir, başlarsınız muhabbete hoş beş anlatırsınız bir şeyler, sonra asker size laf arasında "hani bir şeyler getirmedin mi yiyecek falan" der, o an yerin dibene geçersiniz. ne diyeceğinizi bilmez bir halde, acemi olduğunuzu daha önce hiç böyle asker ziyaretine gitmediğinizi falan söylersiniz. ama olan olmuştur artık. ziyaret bitene kadar özürler dilenir, bi dahaki sefere kendinizi affettireceğinizi söylersiniz.
    bir dahaki ziyaret vakti gelir, elde poşet poşet yiyeceklerle gidersiniz askerin yanına. ziyaret bitene kadar, bu yaklaşık iki saat sürer, bir dakika bile ağızlar boş durmaz, sürekli yeni bir şey masaya konur. yenilir içilir, muhabbet edilir. boş gelinmiş olunan ziyareti böylece telafi etmiş olursunuz.
  • dönüşü çok pis koyar...
  • haftasonu ilk defa gerçekleştirdiğim eylem. herşey iyi hoş da ayrılırken, geride kalan arkadaşın gözlerindeki ifade, yüzüne çöken çaresizlik mutsuzluk hiç hoş değil.
  • haftasonu 2. defa yaptığım eylem. ilkinde asker arkadaş evimizin hemen karşısındaki kışlada idi (şanslı puşt). her hafta sonu sabah 8 de bizde olduğu için bir kere de adamı yerinde ziyaret edelim dedik gittik, pek bir kıymeti yoktu.

    ikincisinde ise ene, ben filan toplamda 10 arkadaş başka bir arkadaşı ziyarete gittik. evin karşısı değildi bu sefer ama az uzakça bir yerde idi, gitmek için az biraz zahmet etmek gerekiyor...

    10 kişiyi kapıdakiler aynı anda içeri almak istemediler filan, demek ki bu kadar kalabalık gelen olmuyor. kapıdaki görevli askerler hepimizin aynı kişi için geldiğine filan inanamadı, tekrar tekrar sordular.

    buluştuk herşey güzel, muhabbet gırla, gülüyoruz eğleniyoruz ama gel gelelim ayrılmak gerekiyor. o sırada geride kalan arkadaş duygulanıyor, yüzünden belli ama merak ediyorum bizim gitmemizden mi yoksa en yakın arkadaşları olarak gördüğü kişilerin hepsinin kendisini gerçekten sevdiğini bir kez daha görmesi miydi onu duygulandıran?

    sonuçta orada hapis değil 2 ay sonra aramızda olacak tekrar, gitmemiz bence o kadar koymamıştır da 10'umuzun birden gelmesi bence duygulandırmıştır...
  • ziyaret edeni bilmem de ziyaret edilen askere çok koyar.

    siz kapıdan çıkıp giderken biz böyle sik gibi kalıyoruz burda lan, vizdansızlar!!! sırf bu yüzden annemle babamı çağırmadım ben. sevgilim gelince normal de uzaktan tanıdık bile gelince ağlayarak çantasına sıvışıp "beni de götürün yeaaa" demek istiyorum.

    çok kötü bişi lan.. ühühü... :/
  • sevdiğin, akraban için gidiyorsun onu çağırtırıyorsun falan. onlar tee uzaklardan artık nereden geliyorlarsa koşup geliyolar sen ise hayvanat bahçesinde gibi onları tellerin arkasında bekliyosun`:geldiklerinde içinden fıstık atasın gelmiyo değil :)`ama hafta içi ve erken saatte gitmenin asker için çok yararı var. çünkü ne yapıyo olurlarsa olsunlar ziyaretçisi geldi mi erin hemen ziyaret alanına gelip akşam 5buçuk 6ya kadar olan bütün eğitim ve ıvır zıvırlardan kurtuluyolar. varsa bekleyeniniz mutlaka gidin ama hafta içi ve erken saatte :d
  • börek,kek,poğaça,gözleme dolu poşetler dolusu gıdayla yakınını görmeye gidenler arasında heyecanla beklemektir.

    kilo kilo meyve getirilir sanki o kısacık sürede hepsi yenilebilirmiş gibi. bu gözler bir asker için getirilen 6-7 ekmek gördü.

    kiminin annesi ile nişanlısı gelmiştir. kız utana sıkıla oturur müstakbel kayınvalidesinin yanında. pek bakamaz sevdiğine.

    kimileri askerin selam verirken fotoğraflarını çeker. asker şapkasını takmış çocuklar koşuşur ortalıkta.

    en güzeliyse demir parmaklıklı kapının arkasında beklerken, gelen otobüsü görmek ve birbirine benzeyen onlarca erkeğin arasında kalbinin diğer yarısını gözlerinden tanımaktır. heyecanla, özlemle, aşkla parlayan bir çift göz ...

    ziyaret iyidir. hem asker için hem bekleyen için.
  • babam için ayrı bir önemi olan ritüel. ben küçükken yeğenimi ve dükkanında çalışan elemanını ziyaret etmişti mesela. sonra abimin yemin töreni için izmir/bornova'ya gitmiştik. uzun döneminde de bolu/dörtdivan'a. gün geldi çattı, ben askere gittim ve ne yemin törenime ne de ziyaretime gelmemesini söyledim çünkü yaptığım askerliğin çok da matah bir şey olmadığını düşünüyordum. yemin törenime gelmedi ama sürpriz bir ziyarette bulundu ve o gün ne kadar sevindiğimi anlatamam. geldiği gün birlikte geçirdiğimiz iki saat o kadar değerleydi ki benim için... işte o zaman asker ziyaretinin, bir askerin başına gelebilecek en güzel şeylerden biri olduğunu anladım ve babamın bu konudaki hassasiyetine anlam verdim.

    velhasılıkelam, eğer bir yakınınız askerdeyse ve onu ziyaret etme imkanınız olursa mutlaka ziyaret edin. yaşayacağı mutluluğu ve duyguları tarif edemem.
hesabın var mı? giriş yap