• "ve yüksek öğrenim yapmış kızlarımız neden hâkim, savcı, kaymakam, vali, polis, emniyet müdürü olmasınlar? hatta başörtülü milletvekili olarak nasıl ve neden tbmm’ye giremesinler?”
    sonuç...
    yüksek öğrenimde başörtüsü sadece birinci perdedir.
    ardından... hiç kimse kuşku duymasın “ikinci perde” açılacaktır. bunu bilmeliyiz, demokrasinin özgürlükler çizgisinde şimdiden “çözüm taslakları” üzerinde çalışmalıyız.
    “demokrasiyi” özellikle vurguluyorum.
    “herkes örtünmeli” konulu üçüncü perdeyi açtırmamak için, “dayatma” ve “yasak” çıkmazlarına girmeyelim.
    zamanla “dayatmalar” yön değiştirebilir."
    http://www.milliyet.com.tr/…010/1298408/default.htm
  • "nitekim sevgili dostlar, hepimiz gördük, daha iki yıl önce, “biz sadece üniversitelerdeki kız öğrencilerin okuma haklarından söz ediyoruz, başka bir şey istemiyoruz” diyenler, şimdi neler söylemeye başladılar. başbakan, almanya’ya giderken, “ne kamusal alan yasağıymış” diyerek memurlar konusundaki hedeflerini de açıkça ortaya koydu. son günlerde bu “ekibin” diğer yazarlarının, aydınlarının(!), gazetecilerinin yazılarını da okuyorsunuz. oysa çok iyi hatırlarsınız iki yıl önce tümü de, örneğin bekir bozdağ, televizyon televizyon gezip “üniversitedeki kızların özgürlüğünden söz ediyoruz” diyordu. hatta her televizyonda, “böyle alttan bağlanacak, yasaya nasıl bağlanacağını gösteren resim koyacağız” diyordu. hatırlıyorsunuzdur! nereden nereye… gerçi hepimiz de biliyorduk. istenen, amaçlanan, aynen güngör mengi’nin yazdığı gibi “salamı dilim dilim kesme” hedefi idi. başka hiçbir şey değil. ve “iyot gibi” açığa çıktı."
    http://www.ilk-kursun.com/…‘iyot-gibi-aciga-cikti’/
  • bu laf, paralel bir evrende sevgilisiyle öpüşmeye başlamış bir şakirt söylemi de olabilir. olmayadabilir.
  • ama arkasında güneş doğmayacaktır.

    geniş kanatlı bu siyah kapıdan geçince, bitmeyen sükunlu gece başlayacaktır. o yüzden, aslında şafak değil, gurub vaktidir. "en iyisi güneş daha batmamışken, guruba karşı bu son bahçelerde rind keyfi sürmek" diyenler vardır.
  • hangi kapı diye sorulabilecek bir önermedir.

    -başbakan: büyük kapı açıldı inşallah ardına kadar açılacak

    + yaver: başbakanım açtık kapıyı

    - ne varmış kapı ardında

    + 2 kapı daha var efendim. birinde demokratik ülkeler, diğerinde ileri demoktarik ülkeler yazıyor

    - ileriye yaver ileriye.

    + efendim onu da açtık 2 kapı daha çıktı önümüze. birinde minority report yazıyor diğerinde yüzüklerin efendisi

    - report neydi lan? hah rapor tamam raporlar vardır gir lan o kapıya. ya bismillah.
  • üniversite 1. sınıfta iken tarih dersinde mutlaka gelen imam gazali 'içtihat kapısı' açıldı bır bır mık mık kem küm temalı cümlenin evrimleşmiş hali.

    bakmayın cümlenin manasız olduğuna, ya ne olacağıdı mantıklı mı olacağıdı? sayın erdoğan kalkıp bir aydından örnek verecek değil ya.
  • bu gün aklıma başka bir konuşmayı getirmiş söz.
    kapının kimler tarafından açıldığı ve kimlerin bu açılıştan çekindiği konusunda tuhaf bir benzerlik olduğu için aynen aktarıyorum.

    "hazreti ömer, bir gün huzeyfe ibni yeman (radiyallahüanh- allah ondan razı olsun) hazretlerine deniz gibi dalgalanacak bozukluğu sorduğu zaman aldığı cevapta: "senin için ondan zarar yok, senin zamanında onun arasında kapalı bir kapı vardır" dedi. hazreti ömer sordu:
    - bu kapı kırılacak mı, yoksa açılacak mı? huzeyfe: "kırılacak!" dedi.
    hazreti ömer: "öyle ise artık kapanmaz" dedi. ve üzüntülerini belirtti. gerçekten kapının kırılması alın yazısıydı. çünkü islâm memleketleri genişlemişti, iş çoğalmıştı. bu emirlik şekli ve bu yönetim şekli ile her yerde tam bir adalet uygulaması zor olmuştu. hazreti ömer, bunu anlıyor ve sıkılıyor ve allahı'na yalvararak diyordu ki:
    -ya rab! ruhumu kavra (al) !
    ömer bir gün ağlarken sebebi soruldu: "nasıl ağlamayım ki, fırat kenarında bir oğlak kayıp olsa korkarım ki ömer'den sorulur" diye cevap verdi."
    nutuk'tan...
    gazi m. kemal
    1.11.1922

    ömer'in adaletiyle anıldığının altını bir kez daha çizmek gerekiyor.
    hazır adalet demişken;
    (bkz: yazılan entry nedeniyle okuldan uzaklaştırılmak)
    (bkz: grup yorum konserine bilet satmak terör suçudur)
    (bkz: tutuklu gazeteci sayısında dünya birincisi olmak)
    ...
    ...
    ...
    fazla söze gerek yok sanırım...
hesabın var mı? giriş yap