*

8 entry daha
  • yeni masa aldım artı 6 adet de sandalye. babam gelene kadar sandalyelerimle mutlu mesut yaşıyordum. adam bi geldi evime; sandalyeyi test ediyor yemek yerken. ileri geri sallanıp duruyor. sağlam sandalyenin bacağını gevşetti hafiften, sonra da "bak bu sağlam değil. bunu kullanmadığın tarafa koy, kırılır, düşersin. düşerken bi yerini çarparsın." falan filan. olayı abarttı da abarttı. gereksiz gerilim yaratma budur arkadaş. sağlam sandalyeyi kırdığı gibi beni de masa sandalye alamayan insan konumuna düşürdü. kazıklanmama kadar geldi olay. yok inegöl'de mobilyacı tanıdık varmış da, hep burnumun dikine gidiyormuşum da, zaten hep böyle yapmışım da... ya olay lisede sayısal bölüm seçmememe kadar geldi diyim, gerisini siz anlayın. "o zaman da beni dinlemedin, bütün sayısal derslerin beşti, aptallar bile mühendis oldu."

    ee seçmedim de ne oldu, arkadaşlarım fabrikalarda uğraşırken benim olayım sanat, kuş, böcek. çok memnunum amına koyim.

    başka örnekler de var.

    "kumandanın kapağı neden kayboldu?"

    böyle bir soru olabilir mi arkadaş ya.

    adamın tanıdık bi tavukçusu var, ordan başka yerden tavuk alamıyorsun. aldığın anda hormon verilerek zombiye dönüştürülmüş tavuklarla ilgili uzun bir konferans dinlemek zorundasın, kaçarın yok.

    aynı şekilde zeytincisi, kaşar peynircisi ve sucukçusu da var. bütün alışverişler buralardan yapılacak. eğer yapmazsan boku yedin. gerim gerim gerilirsin. lokmaların boğazında kalır.
38 entry daha
hesabın var mı? giriş yap