domuz derisi

• (bkz: bunu yiyen insan olamaz)
• derisinin arkasini cevirdiginiz kucuk gozenekler gozunuze carpiyorsa bu domuz derisidir.ebat olarak ki ayak olarak anilmaktadir.dana derisinden daha kucuktur. islenmesi kolaydir. domuz derisinin sued olanlari basarili ve kalitelidir. daha cok (bkz: slovenya)da uretilir
• bazı ilahiyatçıların tartışıcak konu aradıkları zamanda imdatlarına koşan malzeme...eksik kalmıştı..şöyledir ki;
  
  ''domuz derisinden ayakkabı giyilir mi?
  sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi islam hukuku anabilim dalı öğretim üyesi doç.dr. hacı ahmet günal, domuz derisi ayakkabıların giyilmesinin doğru olmadığını belirtti.
  günal şöyle konuştu: "bazı din adamları sakınca olmadığını söylüyor ama domuzla ilgili olarak kuran’da açık ayetler bulunmaktadır. dinimize göre domuz derisinden yapılan ayakkabılar ancak zorunluluk halinde giyilebilir. herhangi bir zorunluluk yoksa bu ayakkabılar giyilmemelidir."
• ben uzun sure inanmamistim ama bununla barbunyali sulu yemek yapiyorlar resmen. agziniza yimisak yimisak gelince inaniyorsunuz.
• (bkz: http://www.sabah.com.tr/…b4e389ce8bd6d0751753b.html)
  
  sabah yazarı sevilay yükselir'in bu günkü yazısına konu olmuş deri.
  şöyle sormuş kendisi; "domuz derisi ayakkabı caiz mi? grip yapar mı?"
  
  ilk soruyla ilgili bir şey diyemem ama ikincisini şöyle cevaplayabilirim; herhangi bir derinin işlenmesi sırasında kullanılan kimyasal prosesler sonucunda değil grip virüsü, tardigrad bile hayatta kalamaz.
  
  ancak, domuz derisi ve domuz gribi gibi, eğitimsiz halkın ilgisini kolay yoldan çekecek provokatif iki konuyu ortaokul öğrencisi muhabbeti düzeyinde birleştiren şark kurnazı yazını temizleyecek bir kimyasal bulunmuyor ne yazık ki.
• kıllarının gözenekleri çok belirgindir. bir deriye baktığınızda pati gibi seyrek şekilde 3 er nokta görürseniz kesin domuz derisidir. koyun ve dana derisine göre oldukça kalındır ve ucuzdurda o yüzden genelde ayakkabıların ya da cüzdanların dış düzeyinde değil iç yüzeyinde kullanılır.
• yıllar önce hey arnold'da helga'nın babasının marketten aldığında görünce şoka girdiğim cipsi yapılan bir atıştırmalık. helga bunları yerken arnold'a benzetiyordu ,uyurgezer oluyordu falan. neyse de hadi domuz olmasına birşey demiyorum da yahu deriyi kızartıp cips diye yemek nasıl bir midedir yuh artık!
• deri ayakkabıların ve dahi deri cüzdanların görünmeyen iç yüzeylerinin kaplandığı malzemedir. sert, işlemesi kolay ve ucuz bir malzemedir. gözeneklerinin büyüklüğünden ve birbirine uzaklığından tanınabilir.
• (bkz: benetton mango ve tchibo'da domuz derisi satılması)
  (bkz: mango'nun domuz derisinden süet ceket satması)
• üzerinde nokta nokta kıl köklerinin izi görünen ve genellikle süet olarak kullanılan bir deri. ucuzdur, dayanıklıdır ama berbat görünür.
  
  zara home da kullanıyor ve üzerinde yazmıyor. mesela bebek bölümünde satılan sepetlerin saplarında kullanıyorlar. benim yalnız ve güzel ülkemde çok az anne bebeğinin eşyalarını bilerek ve isteyerek domuz derisi kullanılan ürünlerde muhafaza eder; çok azı ne evine ne de bebeğinin odasına bu maddeyi sokmak ister. ancak bir şekilde hem evimize hem midemize sokuyorlar şu hayvanı.
  
  mango'nun domuz derisini ürünlerinde bol bol kullandığını biliyordum ama türkiye'de satışa çıkartmaya çekinirdi eskiden. artık çılgın gibi satıyor ve benim ülkemin dikkatsiz insanı üzerinde nokta nokta kıl izleri duran ve genelde süet şeklinde işlenen bu deriyi, "ulan nedir bu deliklerin hikmeti, bu deri neden bu kadar ucuz?" demeden alıyor. yıllardır mango'dan alışveriş yapmıyorum; kapısından girince ucuzluk kokuyor. zevksiz, kalitesiz... çarşamba pazarı gibi görünüyor. ancak geçen şöyle bir girmemle üç parça domuz derisi ürün görmem bir oldu ki millet yine kapışıyordu. mango'yla aynı grupta olan diğer markalar için de durum farklı değil.
  
  günahı sevabı bir yana, bu bizi enayi yerine koymaktır. bu ülkemizi adam yerine koymamaktır. allahını seven bu markaların üzerine toprak atsın.
  
  deri ürünlerde ve tekstilde çok başarılı bir ülkeyiz üstelik. ne diye kendi ürünlerimizin kıymetini bilmiyoruz ki... aklım başıma geldiğinden beri yerli markalardan şaşmamaya çalışıyorum ve çok daha mutluyum.
  
  gerçek bir hikaye: italya'da deri ürünler satan bir mağazadayım. çantalardan birini gözüme kestirdim, dedim nedir bunun günahı? bir fiyat söyledi ki apışıp kaldım çünkü diğer ürünlerle arasında ciddi fark vardı. dedim dostum, bu niçin bu kadar pahalı. gelen cevap şu oldu: "çünkü bu çantada türk yapımı deri kullandık". yaaa, bu da böyle bir anımdır.