*

  • gres yagının görev alanına ulaşımını saglayan, genellikle ucunda hortuma benzer bir yapı bulunan, kullanımı sırasında hayli ilginç, iç gıdıklayıcı hatta hoş bile denebilecek sesler çıkaran, bu sesler sonucunda pompaladıgı maddeyi yemeye çalışma ile sonuçlanan, basit bir kuvvet kolu-alan ilişkisi içersinde çalışan alet.

    (bkz: yuk carpi yuk kolu esit kuvvet carpi kuvvet kolu)
  • makinaların hareketli bölümlerini yağlamada kullanılan edevat. uzaktan bakıldığında radikal bi denizaltıya benzer.
  • bunun massey ferguson tarafından traktörlerle verilen küçük siyah modelleri de vardır. en sevdiğim makina alet edevatıdır kendisi.
  • gres yağına muhtaç makine ekipmanlarını muradına erdirmek üzere kullanılan pompalar. aynı şekilde, iş makineleri yahut araçlarda da kullanılabilir fakat zaman zaman sökümle mümkün olur bu, çoğu zaman işçilik namına uğraşmamak için hortum türevi uzatma uçları ile kullanılır.
  • güneşin doğuşunu izlemek başlığına yazacaklarım vardı. yazacaklarımı düşünürken gözümde birden gres pompası canlandı. hasat zamanı bir biçerdöverin kontrolü sizdeyse doğan güneş biçerdöverin yağlanması gerektiğini söylerdi. kırsalın ortasında, yıldızları izleyerek uykuya dalınan bir gecenin sabahı için çok şiirsel bir iş olmasa da gerekliydi. biçerdöver temelde bilye ve kasnak yığınından oluşur. her sabah ama her sabah biçerdöver, aşkla beklediği buğday tarlasına kavuşmadan önce gres pompası ile onlarca(belki yüzün de üstünde olabilir) gresörlük noktasından yağlanmalıdır. bu işi yapan kişiye yağcı denir. ekibin en tecrübesiz halkasına verilir bu iş. yani bana verilirdi. tüm kışı şehirde geçirip yaz mevsiminde köye gelen şehirli velediydim çünkü ben :) öncelikle gres yağı tenekesinden yağ pompaya basılırdı. biçerdöverin sol başından başlardım yağlamaya. bıçak kolundan. yürütücü, sarsaklar, muhafaza bölümleri boyunca devam ederdim. pompayı bastıkça vıcık vıcık fakat kulağa hoş gelen bir ses çıkardı. tanıdığım en büyük çiftçi olan dayım da bana gölge takip yapardı unuttuğum yer olacak mı diye, her seferinde de unuttuğum bir nokta olurdu. biçerdöver gerçekten büyük bir makine yığını. o koca makine yığınının çoğunlukla kayışla hareket etmesi her zaman çok ilginç gelirdi. yaklaşık yarım saat sürerdi yağlama işi. hasılı güneşin doğuşu bana gres pompasını hatırlatıyor dostlar. gün doğar doğmaz başlayan hareketlilik hoşuma gidiyordu. hareketsizlik beni öldürüyor sanki. yeni bir gres pompasına ihtiyacım var sanırım.
hesabın var mı? giriş yap