gürcan yurt ^*

• leman ya da lemanyakta robinson crusoe & cuma'yı çizen karikaturist..
• cizerlik yerine deli yurek senaristligi yapsa daha basarili olacagini dusunduren karikaturist.
• lemanyaktaki en sevdigim karikatürist . robi ve cuma;
  yalnızlık savaşçılarının yaratıcısı...onu sevenleri pabucu yarım bırakmaması sevenlerinin en büyük beklentisidir.
  tıpkı benim olduğum gibi...
• (bkz: robinson crusoe ve cuma).
• 1973 ankara doğumludur.. anadolu üniversitesi iletişim bilimleri fakültesi -halkla ilişkiler ve reklamcılık- bölümü mezunudur.. 3 yıl kadar çeşitli reklam ajanslarında reklam yazarlığı yapmıştır.. ama bu arada çizimler yapmaya da devam etmiştir.. karikatürdeki altyapısı ise leman dergisine dayanmaktadır.. ilk başlarda birini mesleği^*, diğerini de hobisi^* olarak görürken, hobisi bir anda işi oluvermiştir..
  
  robinson crusoe ve cuma'yı 1997 yılında çizmeye başlamıştır.. kanımca burada güzel diyaloglar da yaratmayı başarmıştır; zira klasik romandaki cuma tarzanca konuşmaktadır oysa gürcan yurt'un yarattığı hayali uyarlamada cuma daha sevimli konuşmaktadır.. robinson'un ağzı ise burada çok bozuktur ama en az bizler^* kadar küfürlü konuşmaktadır bu da sanırım bir gerçeği ortaya koymaktadır(?!).. inanıyorum ki, bunları yazarken kendisi de epeyi keyif almaktadır hatta kendini eğlendirmektedir..
  
  ayrıca, 2001 yılından itibaren de cengiz akın'la birlikte ortaya çıkardıkları cengiz akın'ın çizimini yaptığı cüce ajan cabbar baba'nın hikayelerini de yazmaya devam etmektedir..
• o bir ankaragücü taraftarıdır..
• kac yildir cizmesine ragmen cizgisinde en ufak bir ilerleme olmamistir. hele cizdigi insan elleri artik iyice itici bi hal almistir. elini o sekle getirebilen varsa beri gelsin. cizdigi hikaye de keza hicbir degisiklige ugramadan cekiciligini coktan yitirmistir
• robinson crusoe ve cuma adlı eseriyle ne olursa olsun hemen herkesi güldürebilmiş başarılı bir çizerdir.
• kanal d'de yayınlanan, osman sinav yapımı kapilari acmak dizisinin senaryo ekibinde yer alıyor.
• hani birine ilk kez rastlar ve o anın tadını çıkarmaktansa
  onu bir daha hiç göremeyecek olmanın acısını çekersin yaa...
  hani sokakta gezerken gözlerin sürekli onu arar ya...
  hani ellerin ayağın tutuşur, dilin susar yaa...
  ben seni işte böyle sevdim...
  hani bir başkasının gölgesini hissedince
  onun geldiğini sanıp başın sürekli sağa sola döner ya...
  ben seni işte böyle bekledim...
  bir gün yine çıkıp gelecek olsan, yine sadece pişmanlık duyarım...
  bu ne biçim adam, desen ya...
  
  dizelerinin sahibi aşmış insan
  
  not: şiir tam böyle olmayabilir, tam metnini bulamadım, aklımda kalan kısmı bu...