• (bkz: irrfan khan) ın başrolünde olduğu alt yazısını sabırsızlıkla beklediğim dram komedi türünde bollywood filmidir. irrfan khan ın oyunculuğu zaten muhteşem filmden beklentim çok yüksek hayırlısı bakalım.
  • eğitim sistemini eleştiren hint filmi.

    7/10.

    --- spoiler ---

    fakir çocukların eğitim alma hakkı kontenjanı ile özel okula girmesi için yapılan uygulamaya zenginler kendilerini fakir göstererek girmektedir. bunu çok güzel işleyen film.

    en çok güldüğüm sahne otobüse binme sahnesiydi.

    --- spoiler ---
  • bugun izledim ve cok etkilendim..adamlar egitim filmi yapmasini biliyor,bu konuda kiskaniyorum hintlileri..ayrica acilen milli egitim mufredatina girmesi gereken bir film..
  • başrollerdeki irrfan khan ve saba qamar'ın döktürdüğü başarılı hint filmi.

    senaryoda ufak tefek mantık hataları ve kopukluklar olsa da derdini güzel anlatan eğlenceli bir film olmuş.

    --- spoiler ---

    hindistan özelinde, gelişmekte olan ülkelerin modernleşme sancıları ve eğitim sistemlerindeki sıkıntılar özel okul kovalayan ebeveynin maceraları üzerinden güzelce anlatılmış.
    çocukları iyi bir okula gitsin diye evlerini taşıyor, sosyal çevrelerini değiştirmeye kalkıyor, özel okul giriş koçluğu alıyor, evrakta sahtecilik yapıyor, yakalanmamak için fakir mahallesine taşınıp rol yapıyor bu insanlar. ne kadar tanıdık değil mi?
    filmin sonunda çocuklarının eğitimi için her türlü düzenbazlığı yapan insanlara bir çözüm ve vizyon da veriliyor aslında.

    --- spoiler ---

    eğitim danışmanı rolünde tillotama shome çok başarılı bir performans göstermiş. karakterinden nefret ederken oyunculuğuna da saygı duyuyorsunuz. deepak dobriyal ise biraz sarsak olsa da hatırda kalan bir oyunculuk sergilemiş.
  • kanayan bir yaraya tuz basan ailecek izlenebilecek trajikomik bir hikaye...yoksulluk ve zenginlik arasındaki erdem farkını çok güzel ifade edebilen,mesajları yerli yerinde finali ile de ders niteliğinde bir yapım olmuş...
  • http://www.imdb.com/title/tt5764096
    kızlarının delhi'deki en iyi eğitimi veren seçkin bir okula kabul edilmesi için canını dişine takan bir anne babanın, bu yolda yaptığı fedakarlıkları konu alan, sosyal içerikli irrfan khan filmi, komedi ağırlıklı bir hindistan eleştirisi.
    "herkesin devlet okullarına burun kıvırdığı ve çocuklarını özel okula göndermek istediği delhi de öğrencilerin okula kabul edilmesi için ana babanın da yeterli olması şartı vardır, ama her ne kadar zengin olsa da raj ın moda studyosu orta sınıf bir semtte olunca okulların kalitesi düşeceği gerekçesiyle kızı okula alınmaz. bunun uzerine raj ve mita kızlarını özel okula %25lik fakir kontenjanından sokmak için hilelere başvurur ama denetçiye fakir olduğunu kanıtlamak için varoşlarda yaşamalıdır."
    film sosyal adaletsizlik, bir 10 15 sene evvel bizde de hakim olan özel okul çılgınlığı ve bunların bir ticarethaneye dönüşmesi gibi hatta daha da fazlası konuya komedi dili ile değiniyor. 10 puanlık film kaçırmayın.
  • bu yazıyı irfan khan öldükten sonra yazmıştım. nasip bugüneymiş. huzur içinde uyusun.

    2017 yapımı dram/komedi türünde bir bollywood filmi.
    film, hindistan’ın büyük problemlerinden biri olan (sanki başka hiçbir ülkede problem değilmiş gibi) eğitimde fırsat eşitliğini, çocukları iyi bir eğitim alabilsin ve iyi bir geleceğe sahip olabilsin diye zengin fakir demeden herkesin aslında ticaret merkezlerinden biri haline gelmiş özel okulların tabiri caiz değil kapısında yatmasını, bu uğurda verilen rüşvetleri ve başvurulan türlü oyunları komik ve bir o kadar da dramatik bir biçimde izleyiciye sunar.
    filme konu olan aile de bu oyuna başvurarak hikayeyi başlatmış olur.
    raj, hindistan’ın pek de sosyetik olmayan bir bölgesinde giysi mağazası olan, sıradan, doğal fakat zengin bir insandır. eşi meeta ise onun aksine çocuğuna iyi bir eğitim verme amacıyla hiçbir zaman raj’ın sahip olduğu hayatı, yaşam biçimini kabullenmek istemez. çocuğunun da bu hayatı yaşamasını istemediği için onu şehrin özel okullarından birine kaydetmek ister ancak işler umduğu gibi gitmez. meeta zengindir, üstelik sosyetik hintlilerin bir kabul nişanesi olarak gördüğü ingilizceyi de gayet iyi konuşur. ama bir sorun vardır; eşi raj, zengin olmasına rağmen doğaldır hatta kabul görmek istedikleri hayata fazladır bile. çocuklarla dans eder mesela ya da ingilizce konuşmayı bilmez. zaten bu yüzden hiçbir okuldan kabul alamazlar ya.
    raj, çocuğunun sadece iyi bir eğitim almasını istediği için özel okulların fakirlere sunduğu eğitim imkanına başvurur. tabi ki fakir bir aile gibi olma serüvenini göze alarak… ailesi ile birlikte fakir bir mahalleye taşınır. suyu olmayan, farelerin olduğu bir evde yaşamaya çalışırlar, daha doğrusu alışmaya çalışırlar.
    burada fakir komşularıyla geçirdikleri süre boyunca samimiyeti, insaniyeti, adaleti, hak aramayı, hak vermeyi, gülmeyi, korumayı ve bunun gibi birçok doğruyu deneyimlerler.
    bir süre sonra çocukları okuldan kabul alır ve onlar da bu hayata son vererek zengin sosyeteye yeniden dahil olma ve eski yaşantıya dönme arzusuyla evlerine geri dönerler. ancak artık ne samimi komşuları ne de adaletleri vardır. fakir komşuları shyam’ın çocuğunun eğitim hakkını kendi çocuklarına tahsis etmeye çalışan raj bir süre sonra yaptığı adaletsizliğin farkına varır ve kızının okuldan alınmasını ister. ama gelin görün ki kızı çoktan sisteme kabul edilmiştir. hem de zengin bir çocuk olarak. yaşanan bu adaletsizlik raj’da şu cümlelerde kendini belli eder:
    “zavallı bir çocuğun hakkını çaldık. hayatım boyunca iyi bir koca olmaya çalıştım. ama eğer iyi bir insan olmazsan o zaman ne iyi bir koca olabilirsin ne de iyi bir baba.”
    raj’ın da farkına vardığı gibi özel eğitim diyerek nitelenen ve pazarlanan “mal” aslında hiçbir zaman fakirlere tanınan bir hak olmamıştı. fakir çocukları okutmak için verilen burs sadece bir göz aldatmacasından ibaretti. fakirler yaşamaya, öğrenmeye ve bilgiye erişmede asla zenginlerle aynı kefede olamazlardı. sen fakir kişi! gidip devlet okulunda devletin sana sunduğu imkansızlıklar içinde öğrenme mücadelesi vermelisin! senin sahip olduğun zeka ve yetenekler sadece harcanmak içindir.
    ancak durum hikayenin fakiri olan shyam için bunun tam tersidir. o, çocuğunun eğitim hakkı adi bir oyunla elinden alındığında dahi şu cümleleri kuracak kadar doğru biridir:

    “neden senin gibi olamıyorum biliyor musun? çünkü biz birinin hakkı nasıl çalınır bilmeyiz.”
    raj, tüm olanlardan sonra kızını, adaletsizliğin sağladığı imkanla okuduğu okuldan alarak devlet okuluna verir ve fakir bir çocuğa yaşattığı adaletsizliğin sorumlusu olmayarak adil bir insan, koca ve baba olma yolunda yaşamına devam eder.

    not: buradan itibaren bana ait olana geçiş yapıyorum okumayı bırakabilirsiniz.

    bu filmi izledim çünkü irfan khan’ın ölümü bende tuhaf bir üzüntü yarattı. sanırım bu yazıyı ona bir hediye olarak yazıyorum. zamanında eğitimde fırsat eşitsizliğine kurban giden ben ve benim gibiler de muhtemelen bu film sonrasında şöyle bir dönüp kendi eğitim hayatını gözünün önünden geçirmiştir. liseye kadar eğitim benim için bana “sunulan” bir şey oldu. zeka, yetenek ya da bana ait olan herhangi bir şey görülmedi, göz ardı edildi. hani derler ya “oxford vardı da biz mi okumadık!” diye. ne oxford vardı ne de senin okumana izin verdiler. ee, bu ülkeye çöpçü de lazım değil mi?
  • çok çok güzel bir film. izleyin, izlettirin efendim. maalesef bu çürümüş sistem dünyanın her yerinde mevcut. adaletsizlik hayatımızın her alanına girmiş. sahip olduklarımızın kıymetini de hiç bilmiyoruz. hem gülerek hem de ağlayarak izledim. 10/10
hesabın var mı? giriş yap