*

  • hukuk fakulteleri egitim sistemlerinin vazgecilmezlerindendir . gerek anayasa, gerek ceza, gerek borclar, gerek roma, gerek medeni olsun bir cok hukuk dersinde ogrenilen teorik bilgilerin pratige aktarilmasina denir . sinavlarda da bir cok sinavin ana kismi pratik cali$ma sorulari $eklinde olur .

    (bkz: hukuk)
  • bunlarin formati genelde $u $ekilde olur:

    fiil ehliyetine sahip 17 ya$indaki bay (a), akil hastasi olan 15 ya$indaki bayan (b)'yi kandirarak evlenir . (a), (b)'ye dugun hediyesi olarak altin bir saat vermi$tir . (b)'nin kucuk karde$i (c) ise bu saati calmi$tir . (b)'nin 1711'de antartika'da kaybolmu$ kuzeni (d) ise geri gelip (a)'yi, evlilik anla$masini iptal etmesi konusunda uyarmi$tir .

    buna gore, bay denilen bu (a) nasil bir insandir ?
    bu evlilik hangi $artlara gore iptal edilebilir, hangi davalar acilabilir ?
    (c) saati calmakla ne gibi $eyler kazanabilecegini du$unmu$tur ? saatin markasi nedir ?
    (d) 1711'den beri antartika'da ne yapmaktadir ? daha sonra neden gelmi$tir ? fiil ehliyetine sahip midir ? hakkinda olum karinesi cikmi$ midir ? nedir ?

    ba$arilar .
  • $imdi bu pratik cali$malarin degi$ik bir boyutuna gececegiz . biraz corrupt ama, idare eder .

    *

    efendim selamlar. cilgin bir hukuk ogrencisi olarak $imdi sizinle beraber, ben set, guzel bir cali$ma yapacagim. lutfen dersi guzel takip ediniz, takip ediniz ki bu genc dimaglar $enlensin, yeni hukukcularin tohumlari atilabilsin. sen arkadaki sakalli, cok keyiflendin orada. dersi dinle. tovbe yarabbi. neyse. gordugunuz gibi elimizde bir mesele, bir sorun, bir sorunsal var. bunu cozmek de, her turlu i$in altindan kalmakta tek bir yorgunluk belirtisi bile gostermemi$ olan size du$uyor. o yuzden hep beraber ba$liyoruz. buyrun!

    ulpianus, digesta’da (roman times 56-week best-seller), iulianus’un (kesin buyuk bir insan) digesta’sinda $u olaydan bahsettigini yazmaktadir: titius, maevius’un malik oldugu bir koleyi bir ucuncu ki$iye (u –u nedir ya, ummiye, mauhauhahuha!) satmi$ ve teslim etmi$tir. maevius kolesinin zilyedi olarak bildigi titius’a kar$i kolesini geri almak icin dava acmi$tir. titius kole zilyetliginde olmadigi halde, davayi kabul etmi$, fakat bu arada kole u tarafindan oldurulmu$tur (abi niye oldurdun $imdi ne sacma pratik cali$iyoruz ya).

    $imdi elimizde titius, maevius ve ummiye’den olu$an bir adriyatik $eytan ucgeni var arkada$lar. bu arada hemen bir latince olayina girelim? emptio venditio ne demektir? alim-satim. te$ekkur ederim.

    sorular:

    1) iulianus kimdir ve roma hukuku tarihindeki rolu nedir (finalde boyle soru sorulursa allah belami versin ehehe)? iulianus’un digesta’si neyi ifade etmektedir (cevap verirken her turlu rejim diyet esprisinden kacinilacak)?
    2) titius, maevius’un malik oldugu bir kole uzerinde ucuncu bir ki$i ile alim satim (neydi? emptio venditio! aferin) akdi yapabilir mi?
    3) ummiye, bu kolenin mulkiyetini kazanmi$ midir? kazanma ihtimali varsa nasil kazanabilir? ummiye bu isimle nereye kadar devam etmeyi du$unuyor olabilir (optional)?
    4) kolenin maliki maevius, kolesini istemek icin hangi davayi acmi$tir ve dava sonucunda ne elde edecektir? davayi, kolenin oldurulmesinden once, ummiye’ye kar$i acmi$ olsaydi, kolesini geri alabilir miydi?
    5) ummiye bu dava kar$isinda ne yapabilirdi?
    6) masraf nedir? koleye yapilan masraflar geri istenebilir mi (cu$ be insaf)? bu konuda, zilyedin iyi veya kotu niyetli olmasi durumu degi$tirir mi?
    7) semere nedir? neden bir latince kelimeye benzemektedir? cesare pavese’yle baglantisi nedir (optinal)? kole kadin olsa ve olmeden cocuk dogursaydi, bu semere sayilir miydi? semelerin iadesi gertekir mi?
    8) mala gelen zararlar bakimindan durum nedir?

    cevaplar:

    ehehe tirstiniz sanirim? cali$an kazanir arkada$lar. $imdi normalde burada latince bir paragraf gorecektiniz ancak bir pratik cali$manin cevabina latince paragraf koymak kadar sacma bir $ey olamayacagi icin ben sizi du$undum, ve bu paragrafi koymadim.

    1) $imdi birinci soruyu ogrenip yaparsiniz o yuzden burada geciyorum.

    2) klasik roma hukuku’nda res mancipi e$ya mulkiyetinin nakli icin mancipatio veya in iure cessio gibi $ekilci muamelelere ihtiyac vardi. iustinianus hukukunda ise butun mallarin mulkiyeti teslim (traditio) ile nakledilmi$tir. satici, aliciya kar$i alicinin atin aldigi mala zilyet olmasini, ondan yararlanacak durumda bulunmasini saglamakla yukumluydu.

    alim satim akti borc dogurdugu, mulkiyeti nakletmedigi icin ba$kasina ait e$yayi satmak mumkundur. bu sebeple, titius’un maevius’un kolesini ucuncu ki$iye satmasi ve teslim etmesi muteberdir.

    bugunku hukukta da ba$kasinin e$yasini satmak mumkundur (ki buna ibnetio deniliyor). roma hukukundaki gibi, hakkinda alim satim akti yapilan e$yanin, aktin yapilmasi sirasinda saticinin mulkiyetinde olmasi gerekli degildir.
    3) ummiye, titius’u kolenin maliki sanmaktadir. ancak gercek malik maevius’tur. ummiye koleyi gercek malikten mulkiyetini kazanacak $ekilde devralmadigi icin, mulkiyet hakkini kazanmami$tir. gercek malik maevius’un kolesini isteme hakki vardir. zira ummiye mulkiyet hakkini kazanmi$ degildir. ummiye dunyadan bihaber $a$kinin tekidir.

    ummiye $artlari gercekle$tigi zaman, olayimizda soz konusu olan kolenin mulkiyetini ancak kazandirici zamana$imi (usucapio) ile kazanabilirdi. hayatta da bunun ayrintisini anlatamam kusura bakmayin.

    4) gercek malik maevius kolesini geri istemek icin titius’a (bu da tam pic ya) kar$i rei vindicatio (istihkak davasi) acmi$tir. hemen bir zoom:

    efendim istihkak davasi, mulkiyeti koruyan vasitalardan biridir. mal uzerindeki hakimiyetin tam ihlaline kar$i zilyet olmayan quirites hukuku malikinin, malik olmayan zilyede kar$i actigi davadir. bu dava ile mal uzerindeki hakkinin taninmasini ve bu sebepten dolayi malin geri verilmesini veya degerinin odenmesini talep eder. formula usulunde (demin cali$tik lan hatirlayin) mahkumiyet nakti, belirli bir para miktarinadir. bu dava turunde malin geri verilmesi hakimin davaliya malin iadesi hakkinda verdigi emrin yerine getirilmesi ile saglanabilirdi.

    bu sebeple, maevius dava sonucunda kolesini degil, ancak nakdi para tazminati elde edebilecektir.

    olayimizda titius kolenin gercekte zilyedi olmadigi halde zilyedi imi$ gibi, davayi kabul etmi$tir. fakaaaaaaat, mal kendisinde degildir. o halde rei vindicatio ile bu olayda kolenin geri verilmesi saglanamaz. bu sebeple, olayin alindigi ulpianus’un (ezik kalmi$) metninde belirtildigi gibi, rei vindicatio burada bir tazminat davasi niteligini alacaktir.

    maevius rei vindicatio’yu ummiye’ye kar$i kolenin oldurulmesinden once acmi$ olsaydi kolesini klasik devirde (yani? evet yani? cocuklar cabuk cevap lutfen? evet evet yani formula usulunde) davalinin ancak muhayerlik $artina uymasi sonucu geri alabilirdi.

    5) malik maevius ummiye’ye kar$i dava acmasi halinde, titius’un ummiye ile yaptigi alim satim aktindeki zapta kar$i sorumlulugu ortaya cikmaktadir. ummiye’ye kole, mancipatio yolu ile nakledilseydi, ummiye mali zaptedildigi icin semeni odenmi$ olmasi $artiyla actio auctoritatis’i kullanabilirdi. zaten zapt ihtimaline kar$i teminat almak uzere alim satima ozel stipulatio’lar eklenirdi: satilan mal bir res mancipi iken, mancipatio yapilmami$sa satici stipulatio duplae (pecuniae) yoluyla aliciya semenin iki misline cikan bir ceza vermeyi taahhut ederdi (ske ske edicek).

    ummiye bu imkanlardan yararlanarak, kolenin maliki maevius tarafindan zapti (evictio) halinde, aticisi titius’a rucu ederek tazminat isteyecektir.

    6) $imdi oncelikle masraf nedir, gibi gereksiz bir soruyla bizi tuttugu icin soruyu soran arkada$a kinamalarimizi yolluyoruz. sonra ise elimiz mahkum oldugu uzere cevapliyoruz: masraf, bir mal icin harcanilan veya onun icin kullanilan paradir. bunlarin da ce$itleri vardir ama skseniz yazmam kusura bakmayin.

    koleye yapilan masraflar istenebilir, ancak bunun da bokunun cikmamasi icin zilyedin iyi veya kotu niyetli olmasinin durumu degi$tirmesi gibi gerekli bir $art konulagelmi$tir:

    istihkak davasi (rei vindicatio) acan malik, zilyedin mal uzerinde yapmi$ oldugu masraflari tazminle yukumludur. masaraflari talep etmede, masrafin turu ve zilyedin iyi veya kotu niyetli olmasi onem ta$ir. bu sebeple (ehehe super dikkat toplarim) olayimizda ummiye, titius’tan satin aldigi kole uzerinde maevius’un mulkiyet hakki oldugunu bilmiyorsa ve gercekte titius’u malik sanarak koleyi almi$sa iyi niyetli zilyettir. fakat, malikin maevius’un oldugunu biliyorsa, titius kendisine mulkiyeti kazandiramayacaktir. buna ragmen, yani mulkiyet hakkini elde etmedigini bilmesine ragmen koleyi kullanmaya devam ettiyse, kotu niyetli zilyettir, ibnedir.

    klasik hukukta iyi niyetli zilyede mal icin yaptigi

    a) zaruri masraflar tamamen,
    b) faydali masraflar, malike sagladiklari menfaat oraninda fakat masraf toplamini gecmemek $arti ile odenir,
    c) luks masraflar ise odenmezdi (super de maddelerim).

    eger malik zaruri ve faydali masraflari odemezse, davali malin zilyetligini muhafaza ederdi.

    kotu niyetli zilyet ise, hic bir tazminat iddiasinda bulunamazdi.

    7) semere (fructus, fruktoz da buradan geliyordur kesin, arada biyoloji de yaptim) bitki, maden, hayvan gibi mallardan saglanilan gelirlerdir.

    hayvanlarin yavrulari, yun ve sut gibi urunleri semere oldugu halde, kole kadinin cocugu boyle degildi. kadinlarin ba$ka cocuklar yeti$tirmek icin tutulmadiklari sebebine dayanarak bu goru$ hakim olmu$tur. yani efendim, hukuki bakimindan mal olarak da gozukseler, iktisadi bakimtan koleler insan olarak ele alinmi$tir.

    mal istihkak davasinin tesbiti aninda, davaciya iade edilmi$ olsaydi, eline ne gececek idiyse o $ekilde iade edilmeliydi. burada da olay yine zilyedin tipine gelmektedir. iyi niyetli zilyet, davanin tespitinden onceki semelerinden sorumlu degildir. ancak iustinianus hukukunda boyle degildi. davanin tespitinden sonra aldigi semereler icinse, ihmali yuzunden almadigi semerelerden de sorumlu olan kotu niyetli zilyede e$it tutulmu$tur. davanin tespitinden sonra aldigi semereleri geri vermesi gerekir.

    kotu niyetli zilyed, davanin tespitinden once almi$ oldugu semerelerden de sorumludur. bunlar kendisinden hala zilyetliginde ise ayri bir rei vindicatio ile istenir. eger semereler bu topo$ tarafindan tuketili$se bir condictio acilmasi gerekir. dolayisiyla, mevcut semereleri geri verecek, kullandiklarini tazmin edecek ve elde etmeyi ihmal ettigi semereleri de tazmin edecektir.

    8) $imdi bu haber bultenlerindeki canli baglanti tadindaki soruyu da sabrimizin sonuna geldigimiz halde cevapliyoruz. yine olay zilyette bitmektedir. iyi niyetli zilyet davanin tesbitinden onceki zararlardan sorumlu degildir. sonrakilerde ise kast ve ihmalinden dolayi meydana gelen zararlardan sorumlu idi. kotu niyetli zilyet tesbit oncesi zararlardan kasti de olsa hafif ihmal de olsa sorumluydu. sorakilerde ise beklenmedik hallerden dahi (mailikin de ayni zarara ugrayacagini ispat etmesi hali di$inda) sorumlu idi. oh super.

    hmm. bitirdik sanirim. sekiz soru dile kolay. fena degilsiniz evet ama size guzelinden bir pratik daha lazim. onu da umarim onumuzdeki saatlerde halledecegizdir efendim. bir dahaki cali$mada goru$mek uzere, saygilar sunuyorum.

    *
  • derslerde pratik cok az yapilsa da hatta vakit kalmadigi icin yapilmasa da sinavlarda sorularin sorulus tarzidir bu pratik calismalar
    setin yukarida üsenmeden anlattigi roma hukukundan gecebilip 2. sinifa varan hukuk ogencileri bu sefer borclarin cezanin idarenin vs pratikleriyle bogusurlar ki bunlarin en abuklari muhtemelen ceza hukukuna ait olanlardir
    hemen bir ornek verelim kolay anlasilsin:
    (a) karisi (b) yi ters iliskiye zorlayip bicakla tehdit eder.sonra kadin reddedince kadincagizi cirilciplak camdan atar.kadin eve geri girer adami bicaklar doyamaz bi de tabancayla vurur.adam telef olur
    bu baglamda (b) suclu mudur?
    biz burada mesru mudafa var midir?(b)nin yaptigi mesru mudafanin sinirlarini asar mı?yoksa var olan haksiz tahrik midir diye dusunur tespitte bulunuruz
  • (bkz: pratik saati)
  • harflerle adlandırılan kimselerin arasında genellikle "a" olan bir kimse vardır ki bu zavallının başına gelmedik kalmaz;hırsızlık,gasp,tecavüz,gayrimeşru doğum,yaralama,cinayet...alfabenin diğer tüm harfleri canına okurlar bu garibanın.
  • eğer pratik çalışmasını yöneten kişi, yeni asistan olmuş ise, muhtemelen getirdiğinden daha çok soru ile geri dönecektir.
  • hukukta okumayıp aldığı hukuk dersinde bunlarla karşılaşan bir bünyenin önceleri "aa ne kadar da zevkli" diyerek merakla olayları anlama çabasıyla başlayıp daha sonra dersten kaldığında "aman ya sanki hukukta okuyoruz ne diye böyle kastırıyolar ki..", "allahtan hukukta okumuyorum..." demesine yol açan çalışmalar.*

    (a) kişisi ekonomik krizde işsiz kalıp babası olan (b) kişisinin dükkanını kendisine bırakmasını ister ama (b) kişisinin bir de evlat alınmış (c) kişisi olan oğlu vardır. ayrıca (b) kişisinin dükkanı (a) ya verebilmesi için önce (d) kişisini dükkandan çıkarması gerekmektedir. (d) kişisi ise (a)nın kızı (e) ile flört ettiğini öğrenip sinirlenmiş ve daha da inat ederek çıkmama kararı alır. o sırada (f) kişisi...**
  • istanbul üniversitesi hukuk fakültesi'nde 6. anfinin yanında vaktiyle asılmış olan pratikleri kimin yapacağının listesinde sadece soyadlarına yer verdiklerinden ve soyadların yanına da pratik yazdıklarından yarmışlardı, zira mehmet oral da pratiklere girenlerden biriydi...
  • birden fazla hukuk öğrencisinin bir araya gelmesi halinde, üzerinde mutlaka konuştukları, dillere pelesenk olmuş hukuk çalışma metinleri. her hukuk dersi için aynı derecede saçma ve gereksiz konulara sahip bu metinleri yazan tüm öğretim görevlileri çarpıcı hayalgüçleri ve yaratıcılıkları yüzünden takdire şayandırlar. sınavlar ve derslerde karşılaşılan bu pratik çalışmalar a'dan z'ye alfebedeki tüm harflerle ifade edilen kişilerin başına gelenleri anlatarak en az 2, en çok da 29 kişilik kadroları ve popüler pembe dizilere taş çıkartan olay kurguları ile öğrencileri hayattan bezdirirler. hukuk pratik çalışması denilen şey, hukuk öğreniminin yegane unutulmaz kısmıdır.
hesabın var mı? giriş yap