kuzine ^*

• buyuk firinli soba...
• (bkz: cuisine)
• gemilerdeki mutfaga verilen isim.
• eski zamanlarda kalan, bugünlerde sobalı evlerde bile kullanılmayan, içerisinde pişen kıymalı böreğe babaanne sevgisinin eklenmesi ile insanın parmaklarını yiyeceği yemekler pişirebilen, çocukluğumun hafıza çivilerinden biri.
• sobanin dikine degilde enine yayilmi$ olan $ekli, boylelikle eski zaman ki$isi kuzinenin uzerine tepsi koyabilmeyide ba$armi$tir.... oyle guzel hazlar ya$atir oyle huzur verirki ortama, ne soba ustunde portakal kabugu kurutmak ne de ba$ka bir$ey ya$atamaz bu hazzi....
• (bkz: cucina)
• ismini duyduğum anda elinde tahta kaşığıyla yemek karıştıran tonton bakıcım gelir aklıma. kışın lapa lapa karın içinde oynayıp donduktan sonra yanına oturup yediğim üzerinde kızartılmış tereyağlı köy ekmeği gelir, hindi tüyünden yapılmış mini kül süpürgesi gelir, yan tarafına yapıştırılıp ısıtıldıktan sonra giydirilen pijamalarım gelir.. kadınların öğlenleri yaptıkları çay sefaları gelir..
  sanırım en fazla nostalji yaşatan nesnedir bu, sayısı çok az olsa da hala var bunlardan kimi köylerde..
• (bkz: beşko)
• super islevsel sevimli alet.isi yayan bir seyin bu kadar mi ruhu olur der insan,odanin ortasinda tuter tatli tatli...
• istanbul, kucukyali, mektep sokak'ta bir ekmek firini+pastane.