*

  • danisman gecidi'ndeki kahvecinin kahveci amcasi mustafa amca. kendisinin, gelenin ne ictigini bir seferde ogrenme gibi ustun bir yetenegi vardir. sonraki ziyaretlerde sizi "hosgeldin cok sekerli**" diye karsilayacagindan supheniz olmasin. [buradan da anlasilacagi uzere turk kahvesi icilir ve "evet, turk kahvesi cok guzeldir" denir.]

    bu kahvenin bir adi olmadigi icin, bizim oralarda** "mustafa amca'ya gidelim" diyerek bir anlasma saglanir. eksi sozluk cizre ye kitap yagdiralim kampanyasi cercevesinde cizreye kitap yagdiralim zirvesi 2 icin bulusma noktasi olarak belirlenmesi ve bir isimlendirmeye gitmek gerekliliginden oturu adi kahveci mustafa amca olarak kalacak gibi duruyor.

    kompozisyonuma ise soyle bir klasiklesmis kahveci mustafa amca'nin mekanina giris diyalogu ile son vermek isterim:
    mustafa amca: hosgeldin cok sekerli
    cok sekerli: hosbulduk mustafa amca
  • "telefon numarani yazsana amca" dendiginde, israrla kendini "cayici" olarak kagida doken, danisman gecidi'nin her daim açık, her daim özlenen kahvecisi. son olarak da zeki demirkubuz'un bekleme odası filminde görülerek tiryakilerini hislendirmiştir.
  • aradan ne kadar zaman gecerse gecsin sizi taniyan ve akabinde ne istediginizi de unutmadigi icin "sekerli" diyerek hemen getiren hatirsinas insan. "nerelere gittin bizi biraktin?" seklinde ince seyler soyler, "senden para almasak bu sefer" naifligiyle de insani sasirtir, gulumsetir. "kaeve"si de superdir! beyoglu'na gidildiginde mutlaka ugranir, hatri sorulur, kaevesi icilir!
  • oyuncu... zeki demirkubuz'un bekleme odası filmindeki rolü için "yaa evet ölee küçük bi şeyyy işte" demiştir kendisi...
  • eline saglik dendiginde
    sizin de agziniza saglik cok guzel ictiniz diye cevap veren, ayni bardakta icersen 50 bin lira ucuz olur diye de takilan. karsidaki binada calistigimiz icin her bunaldigimizda kacip sigindigimiz gusel insan...
  • mekanında şöyle bir konuşmaya şahit olup "ulan bu adam zen ustası mıdır nedir" diyebileceğiniz amca:
    -mustafa abi, kahvenin yanında su getiriyor musun?
    -biz suyu kahvenin içine koyuyoruz, susuz kahve mi olur?
  • sabah öğle ve akşam olmak üzere günün her saati mutlaka dolu olan, gelenlerin bir süre sonra yolda karşılaştıklarında " ben bunu bir yerden tanıyorum aaa evet yaa mustafa amcaya geliyo orada görmüştüm" diyecek kadar müdavimi oldukları, son iki haftadır grup halinde gelen gençler arasında uzun boylu masmavi gözlü ve dünyanın en güzel bakışlı kişisini fark etmeme sebep olan mekan. bazı büyük aşkların başlamasına ya da bitmesine de şahit olmuş danışman geçidi içerisindeki en keyifli yer.
  • cay ocagina gelenlerin kullanabilmesi icin acilen bir lavabo ve tuvalet yaptirmasini bekledigim ama bunu yapmamakta israrli olan hem kahveci hem mustafa hem amca.
  • daha dün sıcak bi çayını içtiğim amcadır kendisi. kendisini yeni yeni tanımaya başladım. ve dün camına astığı sözlük sayfası gözüme ilişti. çıkardığı zamana kadar hakkında 3 entry girilmiş. o sıra aramızda bi diyalog geçti.

    luis: mustafa amca bende sözlükte yazarım
    m.a: ne güzel
    luis: senin için yazıcam bişeyler, reklamını yapıcam
    m.a.: yap tabi, yazar olmak mantık ister, güzel şeyler yaz
    luis: yazarım abi sen merak etme
  • bir tepsi cayla yanimiza geldi ve ''cay alir misiniz?'' dedi

    arkadas-aliriz da demli mi?
    mustafa abi- hepsi demli.
    timsi-ben de bir cay alayim abicim
    mustafa amca-sen acik istiyorsan hepsi acik.
hesabın var mı? giriş yap