• ustune binip uctugumuz ucaklarin belli bir oranda kucultuldukten sonra parcalara ayrilip bi kutunun icine kondugu ve sonra icine boyadir cikartmadir uhudur atildiktan sonra kutu kapatilip ustune "hadi birlestirin bakalim" yazdiklari versiyonu..

    buyuk oyuncagi..hobi falan.. tekerlikleri bile sabit..2 hafta ugrasip birlestirdiginis gelin gibi suslediginis ucagi iki "cuuuuuuuuuv disin disin dirrrrrrrrr dirrrrrrrr" yaptiktan sonra bi duvara yada bi ipe asarsinis gidersinis yeni bi maket alirsinis..

    model ucakla en buyuk farki budur iste..ucurmak icin diil yapmak icin yaparsiniz..
    http://mypage.bluewin.ch/…schindibee/the_wall_3.jpg adresinden bissuru ornegini gorebilirsiniz..
  • sadece plastikten yapılmayan, balsa ağacı ve pelur kağıt kullanarak da yapılabilen küçük uçaklardır. balsa ağacından yapılan iskelet üzerine pelur kağıt kaplanarak serçe, bonanza vs. gibi uçan modeller yapılabilir. kauçuk bir gergiyle elde edilen ilkel bir motora sahiptir. pervane, dönmesi gereken yönün tersi yönde 2500 defa döndürülür. (ya da bana o kadar uzun gelirdi 15-20 saniyelik bir uçuş için pervaneyi kurmak) ardından hafif ileri ittirilerek serbest bırakılır. bir süre uçar, yavaşça yere iner. tekerleklerin yerine yerleştirilmesi sırasında yapıştırıcı kullanmamak önemlidir. eğer tekerlek dönmez de kilitlenirse uçak burnunun üzerine çakılabilir. yapımı saatlerce ve hatta bazen bir iki gün sürebilen bir uçağı bir anda kaybetmek ya da yaralamak çok can sıkıcı olur. yön ile ilgili ayarlar (uçağın sağa sola çekmesini düzeltmek için yani) biraz hayvanlık yapıp * kuyruk ve dümenin elle kıvrılmasıyla yapılır. üzerindeki kaplama ne kadar ince olursa, uçak o kadar hafif olur. pelur kullanılmasının sebebi de budur. ama suya hiç gelemez. bir iki damla bile gövdede avrupa'da uçmuş bir b-17'ninki kadar hasar oluşturabilir.
  • yillardir degisik modellerini yapmaktan buyuk zevk aldigim, uygun bir olcekle boyutlari kucultulmus minik ucaklar. 1/72 ve 1/48 olcekli olanlari oldukca yaygindir.
  • zorluk derecesine göre yapımı saatler, günler, haftalar süren en ufak hatanızda "tüh lan ne bok yiyecez şimdi?" sorusunu kendi kendine sormanıza sebep olan çatlamaz bir sabır taşı isteyen zevkli hobi. günler süren boyun ağrıları ve harap olmuş bir sinir sistemi maket uçak yapanların vazgeçilmez biyolojik tepkileridir. her geçen gün artan maket fiyatlarıyla "hödöö, yuuhh, yok artık daha neler!!" şeklinde tepkilerin verilmesine de neden olan hobidir aynı zamanda.
  • part time calistigim sirada "stress atarim eve gelince negzel" diyip aldigim,sonrasinda eksik belirtilen renkler ve onlarin tedarik edilmesini hatta edilememesini düsündükten sonra daha fazla stress yapip en sonunda ev arkadasima outsource ettigim ,rahata huzura erdigim büyük adam oyuncagi.
  • 1:32, 1:48 ve 1:72 ölçekler arasında kararsız bırakıyor insanı.

    1:32 pahalı ve her uçak çeşidine ulaşmak mümkün değil.
    1:48 ideal fiyata sahip fakat bu ölçekte de bulunmayan uçaklar var.
    1:72 ölçekte her modeli bulabiliyorsunuz fakat biraz fazla küçük.

    ne yapsam bilemedim.
  • yapılışı sırasında bazen çok büyük sinir harbi yaşanılan hede. önce gider bir ton para bayılır sevdiğiniz bir uçağın maketini alıp eve gelirsiniz ve kutuyu büyük bi heyecanla açarsınız ve başlarsınız birleştirmeye. aradan zaman geçer uçak yavaş yavaş şekillenmeye başlamıştır fakat o kadar para harcayıp aldığınız kutuda ya bir eksik parça olmadı hatalı bir parça çıkar. alırısınız elinize maket bıçağını parçaların bağlı olduğu çerçeveden parçalar keserek bir şekil eksik parçanın aynısını oluşturmaya çalışırsınız. allem eder kallem eder bir şekil uçağı bitirirsiniz. durun daha bitmedi. sıra ikinci sıra harbinde: boyama. önce gider teker teker aradığınız renkleri ve çok ince fırçalarla ortalama kalınlıkta fırçalar alırsınız ve dikkatlice boyamaya başlarsınız. boyama genellikle tek katla bitmediğinden bir kaç gün harcarsınız, her kattan sonra uçağı tozsuz bir yerde kurumaya bırakırsınız. boyama da bittikten sonra da o ufacık çıkartmaları yırtmadan etmeden yapıştırmayı başarabilirseniz uçağınız hazırdır. tabi bu çıkartma faslının ayrı bir sinir harbi olduğunu belirtmeme gerek yok sanırım. peki insanlar niye uçak yapmak için bu kadar geriliyo diye merak ederseniz şahsen ben yapımı sırasında ne kadar gerilirsem uçağı bitirdiğimde o kadar mutlu oluyorum. herkes içinde o sorunun cevabı bu olsa gerek. yoksa o sinir harbini kaldırmak cidden hiç kolay değil.

    edit: yazdktan sonra aklıma geldi. sakın olaki evde bıraktığınız uçakları anneniz, eşiniz falan evde toz alırken elletmeyin yoksa acımadan uçağın tozunu alıcam diye tekerlek, kanat, pervane filan kırıyorlar üzülüyorsunuz sonra. o yüzden evdekileri uçaklara ellememe konusunda tatlı bir dille uyarın önceden yoksa cidden sevdiğiniz kişilerle kötü anılarınız olabiliyor.
  • üniversite yıllarımda merak salıp ille de el emeği göz nuru olacak ilk yaptığım diyerek türk hava kurumu'ndan aldığım tarla kuşuyla başlayan, kanat parçalarını zımparalarken uçuşan talaşlarla ortaya çıkan toza karşı alerjimin baskın çıkmasıyla uğraşamadan sona eren uğraşım.
  • lan ne zormuş anasını satayım.yok uhu tutmaz yok kartonun birini fazla kesmişindir.neyse allahtan bitti.
    yapacaklara not sabırlı olun hafızlar.
hesabın var mı? giriş yap