• doğu kısmını mantıklı bulduğum ancak mülakat yapılması ve atamanın da bu mülakat puanı dikkate alınarak yapılmasına anlam veremediğim uygulama.

    hadi mülakatı da anlamaya çalışıyorum (güvenlik araştırması daha mantıklı) ama mülakat puanıyla atama nedir ya...
  • bu konuda henüz resmi bir açıklama yoktur. 2017 şubat alımının nasıl olacağı belirsizliğini korumaktadır.
  • sayin fikrine soktuklarim, umarim "ohhh iyi oldu pezevenklere surunsunler doguda" mantigiyla bok attiginiz bu ogretmenlerden birinin cocugunuz derslerine girmesidir tek temennim. mulakat puaniyla atanmis en buyuk vasfi akpli tanidigi olan ogretmenler ile mutlu mesut yetistirirsiniz cocuklarinizi.
  • sanki doğuda bütün meslekler fazla vermiş de bir tek öğretmen açığı varmış gibi, neden sadece öğretmenler bu ülkenin yükünü çekiyor? madem artık kadrolu da yapmayacaksın o zaman valiliklere, il eğitim müdürlüklerine ver yetkiyi, onlar da talebe göre maaş versinler kendi öğretmenlerini kendileri bulsunlar, devletçi misin, merkezci misin nesin karar ver artık...
  • çok yerinde bir karar diyenler var aranızda. peki hiç düşündü mü bu kişiler 16 yıl bu ülkeye öğretmen olmak için okuyoruz; defalarca gk, gy, eğitim bilimleri, öabt sınavlarına giriyoruz; alanımızda ilk 500e giriyoruz.
    sonuç : "mülakat" puanıyla "sözleşmeli" atanıyoruz. iş sonu tazminatı da dahil hiçbir güvencemiz ve hakkımız yok. hiçbir gerekçe göstermeden kapı önüne konabiliriz o 6 yılın dolmasını beklerken. her iki eş de sözleşmeli öğretmen ise, birimiz hakkari'de birimiz şırnak'ta da olsak kesinlikle eş durumu tayini yok!
    ve siz bu uygulamaya alkış tutabiliyor, ardından sağlıklı ve eğitimli bireyler yetiştirmemizi bekliyorsunuz...
    takdir ettim doğrusu!!
  • kaynak?
    ayrıca daha önceden de dedim 6 yıl beni zorunlu görev adı altında sevdiğim meslek dahi olsa sosyal haklarimdan kisitlayacaksa 2000 liraya özelde öğretmenlik yapıp istediğim şehirde yaşarım. herkes memur olacak diye bir şart yok ne de olsa.
  • mülakat haricinde faydalı uygulama.
  • sözleşmeli öğretmenliğin hakları kısıtlı değil mi? yok değil diyorsanız o zaman tüm dövlet memurlarını sözleşmeli yapın, hak hukuk yerini bulsun.
  • nerede o çocukları gibi öğrencilerini sahiplenen öğretmenler ...
  • 30 yaşında sekiz senedir atanmayı bekleyen bir öğretmenim. bu sürede kolej hariç tüm eğitim kurumlarında her kademede görev yaptım. eğitim fakülteliyim. şimdiye kadar 1300 liranın üstünde maaş almadım. bu sene haftada iki saat tarih dersi vererek 75 lira kazancımla geçimimi sağladım. başka iş bakmadım, kpss ye hazırlandım.

    türlü badirelerle kpss ye girdim ve adam diyor ki kadrolu alım yok. ne var:

    1- kpss puanı ile mülakata çağrılıp, mülakat puanı ile atama var.
    2- atandığın yerde altı sene kalmak var.
    3- atandığın yere eşin gelecek, sen gidemezsin.
    4 - atandığın yerde ihtiyaç nerede ise orada görevlendirilirsin. her dönem veya her yıl başka okul olabilir.
    5- doğum için izin yoktur, sözleşmeni kendin fesh edersin.
    6- performans değerlendirmen olumsuz olursa sözleşmen fesh edilir.

    benim kaybedecek hiçbir şeyim yok şu saatten sonra. ne idiğü belirsiz ayrı bir tartışma konusu olan o mülakatı geçip tası tarağı toplayıp şırnak'ın uludere'sine gidip ikinci senemde tam alışmışken müdürün bana zıt gidip sözleşmemi fesh etmeyeceği ne malum? binlerce ögretmen var bekleyen, sen git başkası gelsin, devlet gönderir gene demeyeceğini kim garanti ediyor bana?

    bakın savaş, terör, güvenlik, sağlık şartlarını geçtim, benim orada bulunmamı istemedikleri anda benim işim biter. bu noktada özel sektörden ne farkı var bunun?

    benim tek isteğim garanti bir iş. yıllarımı doğuda ücra bir kasabada geçirmeye razıyım. okunacak kitaplarım, izlenecek filmlerim, görecek öğrencim, yetiştirecek çocuklarım bir sürü hayalim var. zorluklarla okudum, çoğu derslerim öğretmensiz boş geçti, imkanlar kısıtlıydı, hepsini biliyorum. gitmeye razıyım, yerleşmeye razıyım. ama bir kadro istiyorum sadece. işten atılmama garantisi istiyorum. sürgüne, angaryaya bile razıyım.

    sözleşmeyi ben burda yaşadığım şehirde de yaparım bir kolejle. maaşında değilim, geçinirim. garantisi yok diye yapmadım yıllardır. günü kurtardım hep, hep kadro bekledim. şimdi bu kadar emek vermiş ve bu kadar yaklaşmışken kadro yok demek gasptır. bundan sonraki kpss için de bari. biz bunun için bu kadar kahır çekmedik bu sene.

    eğitimin kalitesi böyle artırılmaz. öğretmen her an sözleşmesinin fesh edilmesi korkusuyla her deneni yapan bir robot olursa eğitime değil, düzene hizmet eder. ve her hükümetin düzeni farklıdır. daha fazla açmayacağım konuyu, anlayan anladı amacın ne olduğunu.
    karşı çıkışım bunlardan işte.
    sözleşmeye başvurmayacağım dediğimde karşı çıkanların bunları düşündüğü yok. azcık empati ve derin düşünme bizi bir yerlere götürecek.
hesabın var mı? giriş yap