• bilmem kaç tane öğretmenin içinden tamamen "seni seçtim pikachu" yöntemiyle seçilirsin ve pazar sabahı, sabahın köründe olay mahallinde bulunman gerekir.daha da fenası kaçta biteceği belli değildir.daha daha fenası bir de cumartesi gününü de orada geçirip olaya uyum sağlaman istenir.ki daha bu başlangıç bile değildir bakalım o gün başına neler gelecektir.
  • bir de bunun toplanan sandiklarin gelip de oylarin sayiminda gorev alan kismi vardir ki, onlar butun gece sabaha kadar ayakta durur, oylar toplanir, zavalli gorevli, gazeteciler, parti temsilcileri, guvenlik, memurlar seklinde bir curcunanın ortasinda kalir.
  • daha da guzeli, "dogum gununde sandik kurulu uyesi olmak"tir ki, bu pazar basima gelecektir. gorevlisi oldugum sandiga sabahin korunde o saatte ancak taksiyle ulasabilmekteyimdir ki, sandik kurulu uyelerine verilen parayi taksiye vermemek icin geceyi bilmedigim bir yerde gecirmem olasidir.
  • aynı boka iki kere basmayan biri olarak uzak durulmasını şiddetle tavsiye ederim.

    (bkz: almayayim alana da mani olmayayim)
  • özellikle öğrenciyseniz ve "oğlum şu kadar para veriyorlar lan" diyenlere aldırmadan geri durulması hatta arkaya bakmadan kaçılması gereken bir görevdir. yerel seçimlerde gece 12ye kadar oy sayarsınız. bir de oy pusulalarının teslim edilmesi için bekleyeceğiniz sıra da cabasıdır.
  • pazar günü 2. kez alacağım görev. streslidir, yüksek sorumluluk ister, sinirlerinizin ve dikkatinizin çok iyi olmasını gerektirir. en geç 06.20 de sandık başında olabilmek için 05.00 te falan kalkmanız gerekiyor ve bu da bütün gün zombi gibi dolaşmanıza neden olabilir.

    farklı siyasi görüşlerden insanlarla dip dibe uygarca çalışırsınız sabahtan akşama kadar; partinizin gönderdiği sandvici meyve suyunu paylaşırsınız; ojesi bozulmasın diye boya damlattırmak istemeyen hatunları ikna etmeye çalışırsınız; gözü görmeyen, kulağı duymayan yaşlı amcalara ne yapmaları gerektiğini anlatırsınız defalarca; oy sayımı yapılırken içeri girmek isteyen çaycıyı uyarırsınız, anlamaz, kavga çıkarır, etrafınıza insanlar doluşur; sandık başkanı, başka bir ilçede oy kullanan ve sandığının seçmen listesinde olmayan bir tanıdığının kendi sandığında da oy kullanmasına izin verir, itiraz dilekçesi yazarsınız, tabii ki sonuçlanmaz *; ysk'ye gitmeden açılmaması gereken mühür, çuvalda cüzdan unutulduğu gerekçesiyle yolda birkaç defa açılır kapanır, mühür yalama olur vs.

    yine de tüm yorgunluğa, strese rağmen tavsiye edebileceğim eğlenceli bir deneyim. * * *
  • hayatimda bir kere yapip, iki kere pisman oldugum sey bu...

    ilk pismanligim, sabahin korunde sandik basina dikilip, saatler gece yarisini gosterip peltem cikana kadar oylarla, insanlarla, parti gorevlileriyle uc otuz para alacagim diye ugrasmakti. zaten gidip parayi da almadim...

    ikinci pismanligim, bazi arkadaslarim; "olm biz genc parti'den sandik gorevlisi olduk. sen de olsana" demelerine ragmen dedemin "teskilattan (anap) aradilar sandik gorevlisi lazimmis, git de ayip olmasin" sözünü kiramamam oldu. söyle ki; oglen yemek vakti geldiginde anap teskilatinin gonderdigi soguk sandvici markasini ilk kez duydugum meyve suyu ile yiyip ac midemi sakinlestirmeye calisirken, genc parti'den ayni gorevi alan arkadaslara gelen "kolileri" görmemle "ben nerede hata yaptim" sarkisini söylemeye baslamam bir oldu...

    genc parti kolilerinin icinden cikan; hamburger menü, kola, cep telefonu ve kontor kartlarina bakarken hala 2 gun once yapildigi icindeki domatesin yavsamasindan belli olan soguk sandvicimi dislemeye calisiyordum...
  • herhangi bir partiden sandik gorevlisi (musahit) idiyseniz 47,15 lira almaniz manasina gelir (12 eylül 2010 anayasa değişikliği referandumu).

    ayrica zamanda ziraat bankasinin verdigi makbuzda hangi partiden musahit oldugunuzun gorunmesi manasina da gelir. amina koyayim birisi otursa "lan, dur bakayim" dese tam fislemelik firsat. ha, belki de oluyordur, bilemedim.
  • muhtarın ''para kazanmak ister misin'' diye beni dahil ettiği görev. çok hızlı gelişti olaylar. aman yemek götür lafını sıklıkla duyuyorum. parti bize ödenek vermiyor ekmek arası yap götür diyor çevremdekiler. daha şimdiden üzülüyorlar benim için. püsküüt falan at çantana dedi bi tanıdık. diğeri püsküütle olacak iş değil dedi. millet yemek derdine düşmüş derken bu yemek olayının ne kadar ciddi olduğunu sonradan anladım.
    hadi onu geç kavga dövüş olmasa bari. insanlar aşırı gergin.
hesabın var mı? giriş yap