• onuncu nesil sabırtaşı yazar. hoşgelmiş.

    mangal partisini evinin balkonunda yapmaya karar verdik. iyi de oldu. dışarda çok para gidiyo bacım. sonra müzeyyen senar'la rakı faslı var. pek bi renkli anıları da var bubadişin, o anlatacak, ben dinlicem.
  • bir acaip adam. ilk elektrik, ilk ışık vardır hani; biriyle yeni tanışmışınızdır ama sanki doğduğunuzdan beri tanırsınız onu. çocukluk arkadaşı gibi muhabbet etmeye başlarsınız. laf lafı, geyik geyiği açar. sözlükten girer, sinemadan kapıyı aralar, müzikle saatler öldürürsünüz. kız muhabbetinin biri diğerini kovalar. sonra bir an gelir ki farketmeden karşıklı oturmuş rakıları vuruyorsun birbirine.
    her insanın hayatında bu tarz bir iki kişi vardır, çok kısa sürede çok sevip hayatına kattığı, muhabbetinden ölesiye zevk aldığı. derdiyle dertlendiği, mutluluğuyla sevindiği. geçen sene tanıştık, daha belki dostluğumuz bir yaşını bile yeni doldurmuştur, saymadım, ama şunu biliyorum ki ortamda küfredilecek birşey varsa o da kaderin ve alın yazısının ta kendisidir. bizi bu kadar geç tanıştırdığı için, ve ikimizi de birbirine çok benzeyen dertler tasalar içinde boğduğu için.

    çökertmeden çıktım da halilim..
  • muhabbeti pek bir özlenendir. hele ki karaincir ve bira işin içine girdi mi...*
  • yüzünü unutmaya başladığım. hızlı hızlı içip sallana sallana yürüdüğümüzü hatırlarım.
hesabın var mı? giriş yap