• sen sevdigim...
    son baharda yaprak rengi gonlumun sahibi, acili yanlarimin garip hali, kesfedilmemis duygularimin pusulasi, umutsuzlugumun anahtari, hazan ruzgarlarimin siyah beyaz fotografi, ayibim, gunahim, tek askim, gizli duygularim, ac tok yanim, ic burkuntum, kacamak bakislarda solgun yuzlum...
    "gozum kapaliyken yanimdasinda acikken niye yoksun"
    sen sevdigim...
    ozgurlugume inat itaatkarligim, caresizligim, yalnizligimi paylasanim, sessizligin sesinde bakisiyla soru soranim, hayat romanim, dar vakitlerde siir kitabim, yoklugun izdirabiyla salkim sacak goz yasim, gonul yanginimi alevlendirenim, gulum, dikenim, garipligim, kalkip gidenim, oturanim, uyuyanim, kabusum, ruyam, sevincim, hicbir seyim yokken her seyim olanim...
    "yoklugun cehennemin obur adi, ya varligin neyin adi"
    sen sevdigim...
    ertelenmis yasanmamislgimi yasatanim, kahrimla dolu yanardagi sıcagi koz obegim, ninniler masumiyeti bebegim, artim, eksim, bolmem, carpmam, her ayriligi kalbimde derin yaralar acan, iz birakanim, gelip gecen gunler silemez bu siziyi, oyle kolay kapanmayanimsin. acitan, aglatan, daglayan, sarartan, ciglik cigliga kopartilan daldan, kirik gulumseyislerin filizisin, yangin kokan firtinalarimi ask sozlu bakislarla, konusmalarla dindirenim, urperten soguk dalgalanmalarinla akan terim, esip gecenim. unutulmayanım, yer yüzünde emsalsiz günler yaşatanımsın.
    sen sevdiğim...
    mecburiyet teknesinde alabora olanım, canım, kanım, yiğidim, yazılmamış şiirimsin, kalabalıklarda kabahatlerimin yargısı, kalemimi kıranımsın, her güne adınla başladığım alfabem, günler içinde son günüm, çözülmez son düğümsün, alıp başımı gitmek varken bir türlü salmayanım, bırakamadığımsın, renklerim içinde sarım, mevsimler içinde sonbaharımsın, samanlık seyran aç sefil şu üç günlük dünyada içime kar olup yağansın, savrulup giden yapraklarımı tutan eylülümsün, nede çok şeyimsin. bu neyin savruluşudur dur durak bilmezim, soru işaretimsin. "neyin kayboluşu, neyin varoluşudur bu?" her gidişin dönüşü iken beklemelerim, beklemelerde dönüşünü bilmelerimsin. ve ne çabuk eksilmelerimsin...
    sen sevdiğim söyle...!
    sınanmaya dayanamayan sevgi sevgi olur mu? sevmemek kabul değilse, sevmenin ne kıymeti kalır? uzakları tanıdık biz ve uzaklara cazibe kattık ki uzaklarla sınanan sevgimizde daha kıymetli olsun diye. sevenler sorgulanmaz derler, sorgulayamazlar bizi değil mi?...
    sen sevdiğim...
    meleğim, yüreğim, azar azar ufalmalarım, beyazım, karam, anam, babam, suyum, aşım, kardeşim, yakınım, elim, dar güne umudumsun. mangal yüreğinle, güçlü bedeninle, dünya kahrını, sevda yükünü taşıyanımsın...
    işte ben; "ne vakit bir yaşamak düşünsem, bu kurtlar sofrasında belki zor, ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden, ne vakit bir yaşamak düşünsem, sus deyip adınla başlıyorum, içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin. hayır başka türlü olmayacak...ben sana mecburum...." ve sen bunu bilenimsin...!
  • gozlerimi acamiyorum, uzun suren bir karanligin ortasina dusen bir isik bombasi... gozlerim kapali ama goz kapaklarimi delerek hucrelerime dolan isigi hissedebiliyorum... gunes olmali bu... bu essiz sicaklik, yatagin her yanina dagilmis yumusak yorgani daha da çekici kiliyor... sariliyorum iyice... bu huzurlu tabloyu, bir olum cigligi gibi darmadagin eden bir ses... evet bu acimasiz bir gunun baslangicini hatirlatan saatin sesi...
    ve cesaret edemeyerek. ve ve kufur ederek, ve kahrederek acizliğime, ve ayaklarima dolanmis yorganla, ve yuzumde emanet duran gozlerle basiyorum saatin butonuna...(guluyorum...)
    ben gulerken duruyor saatin ic giciklayan sesi, ben gulerken hep bir seyler oluyor hayatta, hep bir seyler eksik kaliyor ben gulerken yada asiriya kaciyor... ben gulerken kaciyor hayat, yada ben kaciyorum gulerken..hic romantik degilim, buzdolabini yuzlerce kirmizi gulle doldurmak hic aklima
    gelmedi... hem guller yenmez ki... yatak odasina kadar gullerden bir yol yapmadim hic... yada gullerle "seni seviyorum" yazmadim salonun ortasina... yazsam da goremezdin ki... biliyorum hic romantik degilim, ama gullerde degil....
  • arkasindan gelecek olan tasvirin acilisini belirten iki kelime.
    sen sevgilim'den sonra soyle soylesin, $uran soyle denmesi muhtemel soz grubu.
  • turkce'de bir sonraki cumlenin devrik gelecegini gosteren okumayi kolayla$tiran bir zamir belirtecidir..
  • ayni zamanda barindirdigi otantik hava ile ba$arili bir $iir serpi$tirme deyi$idir.. $oyle bir $iirimiz war diyelim:

    gokyuzu kadar sicakti dokunamadim
    gune$ gibi kivrildi kalbimden iceri
    bir matem havasindaydi bedenim
    sorarim neredeydin?

    $imdi michael jackson'in "31 cekme vakti" $iirinden alinmi$ bu ornek $iirimizi "sen sevdigim" ile zenginle$tirelim bakin ne kadar ho$ olacak:

    sen sevdigim
    gokyuzu kadar sicakti dokunamadim
    sen sevdigim
    gune$ gibi kivrildi kalbimden iceri
    sen sevdigim
    bir matem havasindaydi bedenim
    sen sevdigim
    sorarim neredeydin?

    bakin yepyeni gupguzel bir $iir elde ettik..
  • ...ve bir gunes daha acti sabahin erken saatlerinde.. kollarini acarak girdi odama.. yatagima.. gozlerimden yuregime.. sicakligini tenimde deil, her hucremde hissettim.. tipki sen gibi dokundu bedenime.. oyle yumusak ve naziktiki.. yastigima daha icten sarilasim geldi.. burnumu dayayip kokunu duymak istedim.. bir gun bolesine guzel olamazdi.. dudaklarim kucuk bir cocugun gulumseyisi ile butunlesti.. gozlerim mayhos bakislarla etrafi seyrediyordu.. izlerini ariyordu yanliz ve duygularla daginik odamda.. bak hala orda parmak , halidada ayak izlerin duruyor.. gozlerini duvardaki resmimizde birakmissin.. hala gulumsuyorlar.. kokun ise her yerde.. yatagimda, tenimde, yuregimde.. gomlegine dokunamiyorum biliyor musun? incinirsin die korkuyorum. o oturmayi cok sevdigin kirmizi koltugun ustune daha cok yakisiyor.. tipki senin bedenine yakistigi gibi.. bardaklarini sirayla rafa dizdim, kendi bardaklarimin yanina.. parfumunu ve makyaj malzemelerini tras losyonumun yanina koydum.. cok sirin bir goruntu olusturdular.. sevdigin muzikler hala calmaya devam ediyor..sesinin bir bolumunu odanin her kosesine dagittim..sessizlikte seni dinlemek icin.. geri kalan kismini seninle gonderdim.. biliyordum zamansiz bir sevdaydi..engel olamadigim engel koyamadigin.. gidisinde gelisin kadar hizli olmustu. anlam veremedigim. nasil gelmistin, sevgilim miydin? şimdi gittin mi, yanliz miydim? ve alistirmaya calistirirken bedenimi sensiz sabahlara.. icimi acitan guller hala rengindeler oysa.. getirdigin ilk gunku gibi.. soframda herseyden iki tane var.. ve en sevdigin tweety'li bardaginda su icmen icin seni bekliyor.. hersey ayni degisen hicbirsey yok.. ama bisey eksik lanet olasi anilarimi tazeledigim evde.. izlerin hala burda olsada bu ev seni bekliyor.. anilarim seni bekliyor.. yuregim seni bekliyor..
  • (bkz: evet)(bkz: kiskanclik)
    (bkz: progressive cocuk siirleri)

    ...arkasindan gelecek cumlede gececek olan tonlarca benzetme, tasvir, ovgu, yergi, aciklama, duygu ifadesi ve bilimum kelimenin, icinde bulunulan durumun caresizligi ve tutunamiyor olu$lugunu ifade etse de, masum ve kabul edilebilir olmasini saglamak maksatli kullanilan iki sozcuk...
  • asla cozemedigim kurallariyla beni hep disina surukleyen hayata, yeniden tutunmaya cabaladigim tek yerin sana duydugum bu derin ask oldugunu bilmedin hic.. kendimi degil seni sectigimi bilmedin.. bana "git" dedin.. sonra "gitme..kal" dedin.. hic farkinda olmadan birtek sozunle ittigin o ucurumdan son anda yakaladigin ellerimle cekip cikardin beni.. o gece kollarinda gozyaslarina bogulmamani sebebini hic anlamadin. o "kal"`in benim icin onemini hic bilmedin.
  • sandalda,ciplak ayaklarin suda sipirtisini dinliyordum ve hissediyordum. acliktan geceye donmus yuzleri... gidip geliyordu kalbim onunla sokak arasinda.. hangi gucle koparip aldim kendimi gozlerinden.. kollarindan nasil kurtuldum bilemiyorum. oylece kaldi,korkusunu gozyasi bulutlariyla arkasina gizledi yagmurun ama.. bir turlu bekle beni seninle geliyorum diye bagiramadi..
hesabın var mı? giriş yap