türk kadınının seks anlayışı

• türk erkeğinin sekse bakış açısından ve anlayışından farklıdır.
  yüksek dozda gerçekçilik ve romantizm içermesi elzemdir.
• (bkz: bu kadar mahalle baskısına bu kadar seks)
• (bkz: bundan bir tek bende var)
• (bkz: am mı lan o)
• onca zaman özenle, büyük bir titizlikle koruduğu cinsel organını evlendiği erkeğin boyunduruğuna terk etme ve onca zaman sakınmak ve saklamaktan doğmuş bin bir çeşit fetişin arasından sadece kocasının arzularıyla açan çiçeklerin koklanmasıyla yetinilen anlayış.
  
  (bkz: haydar dümen)
• zevksiz, olmazlarla dolu, renksiz, çapsız, sönük, tabuların kıskacı altında, hakkaten travmatik.
  ortası yok. ya hakkaten kezban denen tarzda, ya da iyice ipin ucunu salmış ortalık orospusu kıvamında. iki aşırı uçta hep.
  kadına ilişkin beklentilerimiz ve tabularımızla biz erkekler bu hale getirdik ama bunları. kendi yarattığımız anlayışı kendimiz beğenmiyoruz şimdi.
• evlenecek mi yoksa eğlenilecek bir kadın mı önce bunu tespiti gerektirir... ama dur seks anlayışı varsa zaten eğlenilecek türk kadınıdır. hiç evlenilecek türk kadınının seks anlayışı olur mu??
  
  durursa kezban, hareket ederse orospu... dur kalk dur kalk derken anlayışı oturtamamış tabii.
• bi misyonları olmasa bu kadar ısrarcı olmazlardı.(bkz: misyoner pozisyonu)
• kimileri sırt üstü yatarken "off bu pozisyonda da belim ağrıyacak şimdi" diye çemkirir. kimileri ise üzerinizdeyken "gel gel gel güzelim, gel hiç acımayacak" der işveli bir ses tonu ve karanlıkta parlayan gözleriyle.
  
  orta kararı yoktur.
• türk kadınının seksteki başarısını yerenlerin, bu performansı yeterli görmeyenlerin yüzde 90'ı ''abi evleneeğim kadın bakire olsun yaa, bakirelik, bakire değilse evlenmem, ama bakireyse evlenirim, bu arada türk kadını hiç sevişmiyor ufff :((( ama bakirelik süper :)))'' filan diyen adamlardır kesin. bak, özgür bir cinsel dünyaya sahip olduğunu düşünen sen bile bunca baskının, tabunun, dandik ve çarpık seks anlayışının gölgesi altındasın. sence neden başarısız türk kadını? seviştiğin her kızın arkasından ''bana verdi, demek ki kaşar'' diye düşünüp bunu arkadaşlarına yayan da sen değil misin? sadece vajina bazında gören sen değil misin ''altındaki kaşarı''? sen bile bunca şey düşünürken, bu kadar baskıdan sıyrılıp nasıl tamamiyle kendisini verebilsin sana kadın? seviştiğiniz kadınlar yapabileceklerinin, hayal ettiklerinin yarısını bile yapamadılar sizinle sevişirken. demek ki etki-tepki prensibi, körle yatan şaşı kalkar, ele verir talkını kendi yutar salkımı gibi bilumum atasözleri...
  
  bu olayın psikolojik boyutuydu. iyi sevişmek bir sanatsa, herkes messi olamıyor haliyle, bazıları da ali eren beşerler olabiliyor. o da şans tabi, yetenekle alakalı filan.
  
  not: türk kadınının sekssizliğinden yakınan bir türk erkeğiyim. fakat bunun nedenini -tıpkı diğer tüm kadın sorunlarında olduğu gibi- kadından çok erkekte ararım. laubaliliği sevmem, disipline hayranım, kalbimin çiçeğini küba'dan getirdim, almaz mısın?