• tarot kartı:
    kartın tanımı: bu kart tarot'un en etkin kartlarından biridir. kartta, boynuzlu ve kanatlı bir şeytan görüntüsü vardır. duygulara karşılık veren ve görülebilen yarı-bilinci simgeleyen bir kütlenin üzerinde oturmaktadır. sağ elini havaya kaldırmış, sol elinde ise, kötülüğün meşalesini tutmaktadır. alnının üzerinde, ters olarak duran beş köşeli yıldız (pentagram), insanlığın evrendeki yerinin tersine döndüğünü göstermektedir. altta ise, şeytanın oturduğu yere, halka ve zincirlerle bağlı bir kadın ve bir erkek vardır. bu çiftin boyunlarına bağlı bulunan zincirin halkalarının geniş olması, istenildiği takdirde, şeytanın bağımlılığından kurtulunabilineceğini anlatır. kartın sayısı on beştir, l ve 5'in toplamı altıdır. bu sayı, arabik sayı sembolizmine göre şeytanın sayısıdır. mitolojik yönden bu kart, tanrı dionisos ile eşdeğerdedir. insanın şeytanla buluşması, olabilecek en tehlikeli buluşmadır. çünkü, o, insanın öz enerjisini, içine alır ve özümler. okültizm de ise, şeytan, tanrı pan ile özdeşleşir. pan, döllenme, bereket ve ölümsüzlük simgesidir. şeytan kartı, astrolojik yönden oğlak burcu ile birleşir. dişi özellikli, toprak karakterlidir.

    kehanet anlamı: yıkım, şiddet, maddenin maneviyata üstün olması. duyguların mantığı yenmesi, ani sürprizler. olağanüstü çabalar ve isyan. öz enerjinin, kullanılır güç haline dönüştürülmesi.

    ters anlamı: kötü talih, güçsüzlük. kararsızlık ve pasiflik. zekânın ve mantığın tehlikeye düşmesi. fiziksel sağlığa kavuşma.
  • pj harvey'in white chalk albumunun giris sarkisi.
  • piyano tınısı ile güzelleşen pj harvey şarkısı.

    sözleri şu biçim;

    as soon as i'm left alone
    the devil wanders into my soul

    and i pretend to myself
    and i pretend to myself

    i go out
    to the old milestone
    insanely expecting
    you to come there
    knowing that i wait for you there
    that i wait for you there

    come!
    come!
    come here at once
    come!
    come!
    on a night with no moon

    because all of my being is now in pining
    all of my being is now in pining

    what formerly had cheered me
    now seems
    insignificant
    insignificant
  • the rapture'ın pieces of the people we love albümündeki şahane parçadır. sabah sabah işe gitmeden evvel dinlenildiği vakit güne neşeli, enerjik ve libidosu yüksek başlamanızı sağlar. özellikle 2.42 ve 2.50. saniyeleri arasında kendisine eşlik etmek pek bir zevklidir. ısrarla dinleyiniz.

    ahan da sözleri;

    you say you're falling in love.
    i cry from heaven above.
    this time can only be kept
    by those who never have wept.
    it's strange these things that we're told.
    live fast and never grow old.
    live fast and die in your shoes
    the devil, the devil, may choose.

    heeee,iiii... heee, iiii....

    keep up with wishes of sin.
    your life will never begin.
    cleanse now the scum in your soul.
    out the lies, the lies you've been told.
    these things can always be found
    ind arkness, always in doubt.
    look up, don't age with content.
    get strong and go deep within.

    heee, iiii...heee, iiii...

    you say, you're falling in love.
    cry for shelter from heaven above.
    release the sin that lives in your heart.
    let the devil cry out in the dark.
    lifestyle is taking its toll.
    let yourself go just lose all control.
    just 'cause you know you are bored.
    don't you fall down upon your own sword.

    heee, iiii...heee, iiii...heeee, iiii...he, i.
  • pj harvey'in yıllardır bıkmadığım muhteşem şarkısı. msn iletimin yıllardır "...and i pretend to myself" olmasının sebebi, white chalk albümünün en iyisi.

    ikinicisi için de (bkz: the piano)
  • 2015 yapimi blue stahli albumu.
  • tolstoy'un olumunden sonra cekmecesinde bulunan kitabidir.

    insanin bedenine hukmedememesini anlatir.
  • pj harvey şarkısı olan spotify'dan kalkmış garip bir şekilde. albümün gerisi duruyor. sadece trde olan bir durum mu bilmiyorum.
  • neyle karşı karşıya olduğumu, sorularının verdiğim cevaplara duyarsızlığını gördükçe anladım. sorular yeni soruları doğuruyor ve her şey onun bilme isteğinin himayesi altına giriyordu. kendi büyüklüğünü benimle keşfetmekte olan, kendini keşfetmek için beni kullanan bir açlıkla karşı karşıyaydım ve onu ancak ben besleyebilirdim. beslemeyip ne yapabilirdim ki? dünyada bundan daha zevkli, heyecanlı, besleyici ne olabilirdi? kışkırtıcıydı ve kışkırtıldım, ama burada bir seçim olduğundan şüphe duyulmasını istemem; ayartılmak her zaman bir seçimdir, evet, ve ayartılmayı istedim. bana sahip olabilirdi ama bunun bedeli olarak o da benim olacaktı çünkü onu besleyen bendim. her noktasını bilmek istediğin bir el tarafından ele geçirilmek bir tutsaklık mıdır yoksa o el ile bütünleşmek mi? elin içinde erimek, ele nüfuz etmek, o elin her sinir ucunda kendini hissettirmek, o eli değiştirmek midir? bunu istedim, evet, değiştirmeyi, onun şeklini anlamak ve sonra ona şekil vermeyi istedim. önce ona tutsak olmayı sonra da beni çaresizce sevmesini istedim.
hesabın var mı? giriş yap