96 entry daha
  • kanada'nın en büyük şehri, ekonominin kalbi olması sebebiyle yoğun göç almakta. toronto-montreal rekabetini son 15-20 yılda tamamen kazanmış görünüyor. bu şehrin iki kelimelik özeti şu olur sanırım; kanada'daki abd'li. tabi bu yargıya quebec eyaletinden sonra toronto'ya gelen biri olarak vardığımı eklemeliyim.
    ülke dışından ziyaretlerde uçaktan başka bir yol yok ancak benim gibi kanada içi ziyarette bulunacaksanız tren oldukça iyi bir seçenek olacak, hem ucuz hem konforlu*. yüzölçümü olarak büyük bir şehir değil, toplu ulaşım da şehri sarmış durumda bir de şehre tren ile geldiyseniz konaklayacağınız yere tek jeton mesafesinde oluyorsunuz.
    toronto kozmopolit yapısı ve yüksek banka binalarıyla tam bir iş merkezi görünümüne sahip, şehre dair bir kaç ufak not;

    -çakma times square yonge-dundas square'i gezip görmekte fayda var. burada bulunan turist bilgi merkezinde size inanılmaz derecede yardımcı olacaklardır. şahsen ben niagara turunu buradan ayarladım, benim yerime firmayı arayıp görüştü yetkili kişi.
    -şehir frankofon etkisinden kurtulmuş, amerikan kültürü ve dolayısıyla yahudi etkisi burada kendini hissettiriyor. bu amerikan etkisi göçmen nüfusunda da kendini göstermekte, quebec'deki arap-hint yoğun göçmenlere burada asyalılar da katılmış.
    -konaklama olarak sınırsız seçenek var, ancak düşük bütçeyle konaklamayı halledip yemeye içmeye para ayırmak istiyorsanız size spadina'daki guest hostel'i öneririm. oldukça eski bir bina ama yine de fiyat/performans olarak tatmin ediyor. konum itibariyle her türlü ulaşım aracına ve şehir merkezine oldukça yakın.
    -her büyük şehirde olduğu gibi burada da trafik etkisini hissettiriyor, otobüs yerine yürüyüş* ve metroyu kullanmak vakit kazandırır.
    -şehrin ve hatta kanada'nın en önemli simgelerinden cn tower'a çıkmadan toronto'yu terketmek olmaz. hatta biraz daha para verip skypod katına çıkmanızı tavsiye ederim. yaklaşık 400mt'den şehri seyretmek hoş bir tecrübe. kule o kadar yüksek ki, söylenene göre hava koşulları yeterince elverişli ise seyir terasındaki dürbünlerden niagara şelalesini görmek mümkün oluyormuş. mümkünse günbatımına denk gelecek şekilde kuleye çıkmaya çalışın.
    -totosu yiyenler için erkenden rezervasyon yaptırmak ve 200 canada doları ödemek koşuluyla cn tower'dan yaklaşık 300mt'de halatla bağlı şekilde kendinizi boşluğa bırakabilirsiniz*. ben denemedim, ancak bilginiz olsun.
    -şehirde bulunan yol kesişimlerinden bir çoğunda tabelalar eksik, bu da elinizde harita / telefon yol bulmanızı zorlaştırıyor, neyse ki haklın tamamı ingilizce konuştuğu için kaybolmanız çok düşük bir ihtimal.
    -cable car konsepti bana san francisco'yu hatırlattı, belki de sırf bu yüzden ayrı bir sevdim toronto'yu.
    -vaktiniz var ise toronto üniversitesini ve kampüs içinde ziyaretçilere açık kütüphanesini gezmenizi tavsiye ederim. söylenen göre şehir rekabetini kazanan toronto üniversite rekabetinde de öne geçmiş durumda*.
    -son olarak tim hortons ve second cup görmekten sıkıldıysanız, little nicky's cafe'ye uğramanızı tavsiye ederim, ufak donutları ve güzel ortamıyla keşke istanbul'da da böyle mekanlar olsa dedirtiyor.
287 entry daha
hesabın var mı? giriş yap