• nick drakein aynı adlı albümünde yer alan, içindeki keman ezgileriyle hüzün ve huzuru birleştirebilen kusursuz şarkı.

    way to blue

    don't you have a word to show what may be done
    have you never heard a way to find the sun
    tell me all that you may know
    show me what you have to show
    won't you come and say
    if you know the way to blue?

    have you seen the land living by the breeze
    can you understand a light among the trees
    tell me all that you may know
    show me what you have to show
    tell us all today
    if you know the way to blue?

    look through time and find your rhyme
    tell us what you find
    we will wait at your gate
    hoping like the blind.

    can you now recall all that you have known?
    will you never fall
    when the light has flown?
    tell me all that you may know
    show me what you have to show
    won't you come and say
    if you know the way to blue?
  • keder denen kelebeğin kanat seslerini, yaylılara emanet ettiği nick drake ağıtı..
  • inanilmaz yayli duzenlemesi ve caresizce medet uman sozleriyle yurek parcalayan bir nick drake calismasi. sarkinin yer aldigi way to blue albumu bir toplama albumdur. aslinda sarki 1969 tarihli five leaves left albumune aittir.
  • daha ziyade "back to womb" gibi bi tınıya sahiptir.
    ana rahmine dönüş bileti gibidir.

    (bkz: gidiş dönüş bileti)
  • (bkz: way to go)
  • uzun zamandır dinlemediğim la belle personne'u izlerken karşıma çıkmış inanılmaz güzel şarkı. sadece müziğinin ilk 10 saniyesini dinlemek bile başka bir diyara gitmeye yeterliyken bir de sözleriyle karşılaşmak...sözleri sakin, müziği ağır, anlamı ise çok derin şarkı.
  • piyano versiyonu da yaylılarla söylenen hali kadar ağlatır. bu şarkı sayesinde güzelliği sadelikte bulmanın mutluluğuyla, bir yandan da sorduğu soruların cevabını hala bulamadığım için üzülerek dinliyorum.. http://www.youtube.com/…ndscreen&nr=1&v=s40ddld9jxi
  • bence nick drake'in en güzel şarkısı. çok açık, çok sade ve sıradan görünmesine karşın oldukça derinlikli bir eser olduğunu düşünüyorum. tıpkı nick drake'in kendisi gibi; ağır bir melankoli, arayışlar ve cevaplanmamış sorularla dolu. bu güzel şarkının anlamının, aslında drake'in "blue"dan kastının ne olduğuna dair birtakım görüşler var.

    kimisi blue'yu "hüzün" olarak nitelendirmiş ki bu bana çok doğru gelmiyor. nitekim nick drake'in hali hazırda fazlasıyla depresif olduğunu, ekstradan hüzün arayışına çıkmayacağını düşünen kimseler hemen bu görüşe karşı çıkmışlar. ben de aynı şekilde düşünüyorum.

    başka birileri, "blue derken aslında cennet demek istiyor," demişler. karşı çıkanlar da anında "drake, dindar bir insan değildi; cenneti kastediyor olamaz," diye cevaplamışlar. makul.

    benim de desteklediğim diğer görüş, "blue" diye tanımlanan şeyin "huzur" olduğu. nick drake'in melankolik kişiliğini ve kendi içinde verdiği yaşam-ölüm savaşını düşününce, bu insanın aradığı şeyin huzura giden yol olduğu çıkarımını yapmak da son derece makul görünüyor.

    gerek şarkının sözlerinin, gerekse bu şarkının da yer aldığı aynı isimli toplama albümün kapağının - bu kapakta nick drake sık ağaçların olduğu, kısmen karanlık bir ormanda duruyor ve ağaçların arasından ormana güneş ışığı sızıyor - oluşturduğu izlenimle, şarkıyı söyleyen kişinin bir tür huzur arayışıyla insanlardan kaçıp doğaya döndüğünü, fakat orada da aradığı huzuru bulamayıp "huzura giden yolun" nerede olduğunu sorguladığını düşünüyorum. sorular cevaplanmamış olsa da şarkıda az da olsa umut da var sanki. evet, doğa da kendi başına en az modern kent yaşamı ve onun insanları kadar acımasız, tehlikeli ve karanlık olabilir. ama arada bir o karanlık ormandaki ağaçlardan biri devrilir ya da bir rüzgar eser ve ağaçların arasında oluşan o boşluktan güneşli gökyüzü seyredilebilir. işte o zaman, karanlığın içinde başka bir renk belirir; o renk mavidir.
  • bunun hissettirebildiklerinden sonra nasıl hala, ne bileyim, sokaklarda yürüyoruz, işlere filan gidiyoruz, çocukları okullara bırakıyoruz, insanlarla bir yerlere gidiyoruz, yani işte ne bileyim, tuvalete gittiğimiz bile oluyor ya böyle hissedebildikten sonra.. ben bizi anlamıyorum.
hesabın var mı? giriş yap