• hindistan'a caatsa yaptırımı uygulamamak için kongre harekete geçmiş. hindistan s400 alıyor.

    (bkz: #129698428)

    bu sırada f16 bile satmayacaklar türkiye'ye.

    ambargo uygulayıp nedenini bile söylemeyen bir ülke haline geldi.

    israil elçiliği de zaytung haberi paylaşıp ipad alırsınız dalgasını geçiyor.
  • 5-11 yas icin covid asisini onaylamis ulke.
  • https://encyclopediaofarkansas.net/…d-scandal-3732/

    80lere kadar hapisteki mahkumlardan kan alıp satan ülke. abd'de özel hapishaneler ve burada zorla çalıştırılan mahkumlar var. 2020'ye kadar california'da piyasa şartlarından ucuza hapisteki insanları çalıştırmaya devam ettiler. bazı sektörlerde karlılık bu şekilde mümkünmüş.

    sonra hiv yüzünden pek çok yerde kan satımından vazgeçilir.

    arkansas hariç. hepatitli, hivli mahkumların kanları 92 yılına kadar satışa devam ediliyor. kanada, japonya, avrupa bu kanları alıyor.

    arkansas mahkumlara emekleri için ödeme yapmazmış. angarya yani.

    o yüzden kan satımı çare bulunmuş. hapishane 50 dolar para, mahkum 7 dolarlık para çeki alırmış.

    kanada ve ingiltere'de binlerce insan hastalık kapmış. arkansas valisi bill clinton ilk önce soruşturma açmış. sonra engellemiş.

    bu şekilde kendi başkanlık yarışında kan ticareti yapan şirketten para yardımı almış.

    mahkumlara bazen kanları için para bile verilmemiş. bağımlı insanlara uyuşturucu sağlanmış.

    düzene bak.

    edit:

    (bkz: #129737850)

    afganistan'dan çıkınca abd'de bağımlılara uyuşturucu eroin satışı azalmış.

    acaba alakası var mı *
  • (bkz: #129719180)
  • debe!

    sürücü, üstelik de kendi hatasını yazdığı halde nedense suçlu abd kuralları oluyor ve debeye gibiyor. şaşırdım doğrusu.

    hız limitinin x kadar üstünde gitmek normal değildir, hiç olmadı. hız limiti kaçsa onunla gitmek zorunludur. belirtilmiş tolerans limitleri cihaz hata paylarını kapsamak için vardır. ne sizin aracınızın hız göstergesi ne de hız denetimi yapan radar mükemmel çalışır. mesela hollanda'da hız limitinin 3km/s üstüne çıktığınız anda ceza yersiniz. kendi uydurduğunuz kurallara dahi uymayıp üste çıkmak şark kurnazlığıdır ve abdde cezalandırılır.

    hız limitinin düştüğü yerde araç hızı da düşürülür, ölçüm orada yapılıyorsa açarsın davanı polis kuralsız davranıyor diye, rahat ol kusurluysa polis de ceza alır. türkiye'de örneğin sadece para cezası ve ceza puanı uygulanır. siz 120lik yoldan 300le geçseniz dahi ciddi sıkıntı yaşamazsınız. ülkemiz için büyük eksikliktir. ancak gelişmiş ülkelerde belli sınırı geçerseniz ya da aynı sınırı birkaç kez geçerseniz hakim karşısına çıkarsınız. neden kural ihlali yaptığınızı savunmak zorundasınız ve evet hapse girmeye kadar yolu var cezaların.
  • abd'nin halkı tarafından avcı olarak tanımlanan bir hukuk sistemi var. bunun eleştirisi yapıldı, yapılmaya devam ediliyor.

    ufak tefek suçlardan fazlasıyla ceza verilen düşük sosyoekonomik kesimden ve ne tesadüfse siyahi olan insanlar var.

    polisine tutuklama kotası verilen, özel hapishanelerle iş gücü kullanımı anlaşması yapan şirketlerin olduğu bir ülkedir abd.

    kısaca evet, hız sınırlarına uyun. sonra haksızken mağdur edebiyatı yapmayın. ama bunlardan ayrı olarak bunu abd'de özellikle yapmayın çünkü ne kadar insanın hayatını ağır cezayla mahvettim diyerek övünen savcılar ve politikaya atılan insanlar var. biri de şu anda başkan yardımcısı kamala harris.
  • new york'e seyahat ederken aktarmalı mı gidilmeli, yoksa direkt mi bilet kesmeli diye beni tereddütte bırakan ülke. aktarmalı gidilecekse hangi rota tercih edilmeli acaba? tecrübeli arkadaşlardan yardım bekliyorum.
  • suç işleyince hapse girmenin her ülke gibi çok kolay olduğu ülke. sen hız sınırının 20kmh üstünde git, sonra hız sınırı düşünce "poso koroyorlor"

    o 20kmh esneklik zaten hız sınırı bir anda düşünce eski sınıra uyanların yavaşlamak için vakti olsun diye. sen taşşağını havalandıra havalandıra gez diye değil.

    ulan hem suç işleyip hem de bu kadar yaygara koparan başka millet yoktur ha. o hızla birine çarpsa parçaları bulunmaz, hala insanı harcıyorlar edebiyatı.

    ha bi de şöyle bir şey var ahahaha.

    görsel çomağın ucu kendine dokunana kadar
  • siz siz olun, "hız limitinin 10 mile üstüyle gitmek normaldir" seklinde afedersiniz g*tunuzden element uydurmayın, zira hiz sinirinin 10 mil uzerinde gitmek normal falan degildir. evet biz sinirinin 3-5 mil uzerinde giderseniz büyük ihtimalle ceza yemezsiniz*, yerine ve lokasyonuna gore bu hata payı 10-15 mile kadar da çıkabilir, ama bu demek degildir ki sinirin 10 mil uzeri okey diye bir kural var. yok öyle bisey. hiz sinirinin tam 10 mil uzerinde çevrilip ceza yemisligim var. benim eşekliğim.

    ayrica evet, hiz sinirinin azaldigi noktaların az ilerisine polis pusuya yatar ki bir şoför olarak siz tabelalarına bakma gorevinizi yerine getirmiyor musunuz, getirmiyor musunuz kontrol edilebilsin. bu yüzden de ceza yemisligim var. bu da benim eşekliğim.

    ozetle yasalarına ve kurallarına saygili olun.

    bu arada debeye giren entry'i yazan arkadaşı da tam bir amerikalı gibi davranıp kendisine avukat tuttuğu icin tebrik etmek istiyorum. butun hikayede yaptigi en akli basında davranış bu olmuş.

    (bkz: lawyer up)

    edit: bu arada malum entry’i girene katıldığım bir nokta var, suç ile potansiyel ceza arasında bir kopukluk mevcut. sınırın 45 olduğu yerde 80’le gidiyor olsa bi nebze anlarım da, 45’te 65’le gidip insana felon damgası yapıştırıp hayat karartmak biraz fazla.
  • bugün için debeye giren entry'i okuyunca, böyle kural tanımayan insanları, katıksız bir şekilde afişe etmek için oy verildiğini düşünmeme sebep olan ülke.

    türkiyede uzun bir süre yaşayıp, avrupa ülkelerine ya da amerika, kanada gibi ülkelere gittiklerinde, bizim insanlarımızın birçoğunun karşılaştığı en büyük zorluk, genellikle kağıt üzerinde kuralların abd hayatına pratik olarak işlemesidir.

    neymiş aşılması gereken hızın hata payından az biraz daha fazla hız yapmış da suçlu kaydı olmayacakmış. bak yasal sınırı aşmış, hata payını da aşmış, ama çok az aştığı için daha hafif bir ceza olması gerekiyormuş. peki, bunun önünü nasıl alacaksın ?

    kimse, araç sürerken ayağınızı pedala bağlamıyorsa, trafikte kalp krizi geçirmediyseniz, ani felç geçirmediyseniz, farklı bir hastalıktan muzdarip olmadıysanız, elbette ceza yiyeceksiniz. hem de ne yazıyorsa o cezayı çekeceksiniz.

    alışmışsınız bizim ülkede, polislere "abbbbeeeey param yok " demeye ya da "sen benim kim olduğumu biliyor musun " diyerek, parti il başkanını, bilmem kimin şoförünü falan aramaya alışmışsınız. kağıt üzerindeki yasaların bir şekilde kör noktasını bulup, uygulatmamak zaten başlı başına birer suç unsurudur. hem ceza gerektiren eylemi işliyor olacaksın, hem tanıdık araya sokacaksın ve rüşvet, tehdit, şantaj gibi suçları dahil etmiş olacaksın, hem birçok insanın hayatını tehlikeye atıyor olacaksın, ancak sırf ülkede hukuk kuralları çarpıtılıyor diye bunlardan kurtulacaksın. sonra başka ülkede, aslında bunların suç olduğunu sana hatırlatacaklar.

    utanmadan, orada yaşarken, kendi ülkenin gündeminde, türkçe olarak çemkirecek ve hatalı olmadığını da üstüne basa basa söyleyeceksin.

    şu konuyu redditte aynı türkçe olarak yazdığın gibi birebir ingilizce çevirisiyle aç, bak sana ne cevaplar geliyor. *

    şahsen debeye girmesini bu anlamda olumlu buluyorum. açık açık rezil olurken, hala savunmaya devam etmiş olması da entry'e renk katıyor resmen.

    o entry'i olumlu olarak oylayıp, debeye girmesini sağlayan herkese teşekkürü borç bilirim.

    edit : ilgili debe entry'si yedek.
hesabın var mı? giriş yap